Translate

5 Mart 2012 Pazartesi

745.bölüm..


zu--- uf yaa.. ben inemem ki.. kebabı nereden çıkardın şimdi.. 
ir--- inersinn.. zuhall,lütfen çekingen durma..... geliyor tuna.. 
 
zu--- yüzünde ki, ifadeden.. anlıyorum kii.. ergün,.."ziya yok.. zuhal,istediği yere gidebilir"..demiş..
 
zu-- ir--- hah hah hah... 
 
tuna kapıyı ,açıp oturdu... 
tu--- evettt.. gidebiliriz hayatım... ergün tamam dedi.. 
 
zu--- ir--- hah hah hah... 
tu--- ne oldu ya.
hareket ettim.. 
 
zu--- tahmin etmiştim de.. tuna.. tek miydi,ergün.. aliyi ,gördün mü ..yani..
tu--- görmedim.. ama başka odada da..olabilir tabi..
 
ir----  neler oluyor.. zuhal.. 
zu--- birşey olduğu yok,canım.. ali,birkaç gündür.. bir saat erken, çıkıyor muş da... 
ergün söyleniyordu.. 
 
ir--- ee.. kız arkadaşını görsen,hak verirdin ali abiye... 
 
zu--- (gülerek) benim görmediğimi ,nasıl düşündün ki..ali ,mart ayı ya.. arkadaşlarına yardım için...
muhasebe bürosuna gidiyormuş.. mesai saatin de,gitme diyordu..ergün..
sen nerede gördün,irem.. ali çok dikkatlidir ,pek açık vermez de..merak ettim.. 
 
 
ir--- trafikte karşılaştık.. ışıklarda..arkamda durdu,abim.. tesadüfen,yani.. 
zu--- başka türlüsü,olmazdı zaten.. 
ir--- kız kim.. 
zu--- kız doktor adayı.. başka birşey sorma..irem..  ergün ve ali acayip ketumlar bu konularda.. 
ir--- (aynadan bakarak) ben ne ketumlar ,biliyorum.. zuhal..
 
tu--- hah hah hah.. 
zu--- ziya da,öyle.. anlattıklarında da,hep bir sınır var.. hiç aşmıyor.. 
tu--- ama öyle olmalı zuhal..iki taraf açısından da.. duymak ve söylemek.. hoş olmaz.. 
 
zu--- herhalde.. bilmiyorum.. 
ir--- ben biliyorum.. iyi olmuyor ,sahiden de... 
 
tu--- konuyu değiştireyim.. tatsızlaşıyor.. irem.. nereye götürüyorsun,bizi.. 
ir--- geçen gece gittiğimiz yeri,düşündüm..
 zuhal için de,kolay olur.. merdiven yok ya.. 
tu--- hımm.. zuhali başka yere götürelim... buradan,sağa dön.. 
 
 
yaptım dediğini.. aynadan bakarak.. 
ir--- tuna ağa.. tarif et.. bakalım.. 
tu--- geldik zaten.... ileride ki..ışıklı yerde dur.. 
 
durup.. indik.. ben,zuhalin koluna girdim yine... 
tuna da.. restoranın kapısını açtı... 
 
üç ,dört masa dolu.. kadınlı erkekli,guruplar var.. kahkahalar atılıyor.. 
org çalıyor birisi de..
 
bizi cam kenarına, oturttular.. 
tunayla yan yanayız.. zuhalde karşımda.. 
 
siparişleri verdik hemen... masamız donatılırken.. 
tunaya kısık sesle... 
 
ir--- halan bozulur mu,tuna.. tam yemek zamanıydı ya.. 
tu--- söyledim ben..
ir--- neyi.. 
tu--- iremin canı sıkılmış, yemeğe bekleme bizi.. geç geliriz ,dedim.. 
gülümseyerek... 
ir--- çok tatlısın.. bende evleri buldum,görüp..anlaştım ...  kimlik ve fotoğraflarını isteyeceğim..unutturma..  
 
tu--- iyi yapmışsın,bak ..sen daha tatlısın.. 
 
ir--- ara verelim.. kimin ,tadı güzel diye.. uzatırız da.. ayıp olur... zuhale. 
tu--- (gülerek) tamam.. 
 
 
yemek yerken.. okuldan,işten.. çeyizden.. evlilikten... ziyadan... bahsederek.. konuşuyoruz.. 
 
 
tu--- ziya gelince.. hemen mi,Ankaraya gideceksiniz zuhal.. 
zu--- yok tuna..cuma gecesi burada olacaklar.. çarşamba gecesi gideceğiz,kısmetse.. pazar gecesi 
de.. döneceğiz... 
tu--- yorgun olmazsa, bu pazar hep beraber.. sarıçama gidelim ..diyecektim de.. 
 
zu--- hep?
tu--- annenler, ahmet abiler.. halam,firuze hanım.. yasin.. biz.. akraba oluyorlar,tanışsınlar dimi..
zu--- iyi olurdu da..abimlerin,sözü varmış.. annemler de.. köye gideceklerdi.. biz de,gelemeyiz herhalde..tuna.. 
 
tu--- ziya gelir, bence.. 
zu--- (gülümseyerek.. )sorarız.. 
ir--- çadır var..zuhal.. ziya dinlenir.. 
 
zu--- çadırı duyarsa,kesin gelir.. anlaşamadığımız konulardan, birisi de o.. bayılıyor çadıra.. 
 
ir--- anlaşamadığın konu, o olsun zuhal..çadırda yaşayalım ,demeyeceğine göre.. katlanılır.. 
tu--- sen katlanır mısın,irem.. 
 
ir--- ben severim,çadır hayatını.. zuhal,hatırlıyor musun... yumurtalıktaki.. çadırlı tatilimizi.. 
zu--- hatırlamaz mıyım,hiç.. kabus gibiydi.. belki de, çadır fobim o zamandan kalmadır..bilmiyorum..
 
tu--- niye kabustu ki.. 
 
zu--- .saadet teyzemler, biz ..iremler beraber ..yumurtalığa bir haftalık deniz tatiline gittik ...görsen,taşınıyoruz sanki..  
ben yedi,sekiz yaşındaydım.. diğerlerini sen hesap et.. kızılay çadırları var ya.. koni şeklinde...
ortasında kocaman, bir direk olanlardan hani.. ona benzer,çadırlarımızı kurdular.. 
babamla,eniştem.. 
arif eniştemle,saadet teyzem.. sahilde yürüyorlar..liseli aşıklar gibi.. 
 
tu--- ir--- hah hah hah.. 

Hiç yorum yok: