Translate

5 Mart 2012 Pazartesi

730.bölüm..


tuna, yerine oturunca..  arkaya dönerek... 
 
tu--- neşelenmişsiniz... bakıyorum..  
ir--- bu kız ,bir alem.. güldürdü beni.. 
 
tu--- yaylaya..seni de götürelim ,zuhal..
zu--- (gülerek..) sağol tuna.. aslında çok ihtiyacım var,bunaldım.. annemler gelsinler de.. hafta içinde.. iki gün de olsa gidip,başımı dinlemek istiyorum.. 
 
ir--- sen,hayal görüyorsun bence.. hem ,tek başına.. hemde ............ sokağa dönen,ziyanın arabası dimi ..
 
tu--- evet o.. 
zu--- size iyi yolculuklar.. dikkatli gidin..
ir--- tu-- sağol.. 
 
ziya tam önümüzde durup.. indi arabadan... 
 
zu---bu  kapı açılmıyor,irem in de.. oradan çıkayım..  hava aniden soğudu..
ir--- ayy ,ayağım uyuştuu.. 
 
fısıldayarak"yalancıı"  derken...
ziyada,tunanın tarafından.. içeri baktı..neşesiz,yüzü gülmüyor... 
 
zi--- ne haber abi.. 
tu--- ne olsun.. sen,yeni mi uyandın.. 
zi--- hımm.. akşamüstü yatabildim.. büroya uğradım,yoktunuz..
tu--- kalkamadık ki.. bizde uyumuşuz, ziya.. ıslanıyorsun..yanıma gelsene.. zuhalle konuşuyorduk bizde... 
 
ziya tunanın yanına oturup, arkaya döndü.. 
zi--- merhaba hanımlar.. 
ir--- merhaba ziya... 
zu---.................... 
zi--- zuhal,beni duymadın herhalde.. 
zu---  birşey mi ,dedin.. duyduklarımı, anlama güçlüğü çekiyorum da.. 
 
zi--- hıı.. merhaba dedim.. 
zu--- merhaba.. 
 
tu--- zuhal,dediğim gibi.. kulağına, su kaçmasını istemiyorsan..tıkaç takacaksın.. 
başka çaresi yok.. 
ir--- yüzerken.. bende kullanıyordum.. çok faydası var.. 
 
zuhal.. gülerek.. başını sallayıp.."tamam "dedi.. 
 
ziya ilgiyle,şaşırarak... 
zi--- su mu ,kaçtı kulağına.. ne zaman.. 
zu--- hıı.. ne ,anlamadım.. 
 
ir--- diyor ki.. ne zaman,kaçtı.. 
zu--  akşam akşam.. neyse.. inelim.. yolunuz açık olsun.. 
tu---sağol zuhal..
 
zi--- bu saatte..nereye gidiyorsunuz abi, kötü birşey yok.. değil mi.. 
tu--- yok yok.. yaylaya gidiyorduk.. 
 
biz inip... zuhalle öpüştük.. 
 
zu--- tunaya ,teşekkür ettiğimi söyle.. 
ir--- tamam.. bak,saat gecenin ikisinde.. uyanır uyanmaz .. pişmanlık duymuş ki,gelmiş.. 
ayıkmış da.. 
sende ,tafra yapma olur mu.. asık yüzlü ziya,hiç çekilmiyor..  kulağına bakar,şimdi senin.. 
 
zu--- yalan,ciddi mi oluyor ne.. kulağım ağrıdı.. birden..
ir-- zu-- hah hah hah... 
 
ziyada indi.. 
zi--- güle güle,irem.. 
ir--- sağol ziya... hoşçakalın.. 
 
ben yerime otururken... 
"zuhal.. ağrın var mı.. " diyordu..
kapıyı kapattım.. 
 
tuna hareket etti.. 
bende aynadan ,bakıyorum.. 
 
ziya özür diliyor,herhalde... ellerini tuttu.. 
 
ir--- tunaa, yavaş git.. 
tu--- (gülerek..)  daha ne kadar ,yavaş gidebilirim kii.. 
ir--- gülme ya.. hiii..kolunu omuzuna attı.. içeri giriyorlar... hızlanabilirsin kocacığım.. 
zuhal ,teşekkür ettiğimi söyle demişti.. 
 
tu--- ne demek efendim.. zuhalin,kırıldığı belliydi.. ziya da, bu saatte geldiğine göre.. 
 bari..uzatmasınlar dedim.. 
ir--- anlayışlı kocacığım.. harikasın... 
tu--- hıh,gençler ..aşıklar.. gece ki ,ortamdan sonra.. istekler olmasa şaşardım.. zaten..
kendimi affettirmeliydim .. şarabı içersem, sorun olur demişti.. ben düşünemedim.. 
 
ir--- hııı..tok ve aç meselesi yani.. 
tu--ir--- hah hah hah...
 
***
 
yayla daki kulübeye gelinceye kadar... konuştuk, havadan sudan.. 
saat 04:00  olmuş..  
çok soğuk.. kar atıştırıyor.. dışarıda... 
şömineyi yaktıktan sonra..
 arabadakileri içeri taşıdı.. çanta ,tüfek falan.. 
 
gaz lambasının ,camını sildiğimi görünce... 
tu--- irem, ne yapıyorsun.. 
ir---- is olmuş,siliyorumm.. 
 
banyonun kapısını açıp.. elektrik düğmesini çevirince... odaya ışık geldi..  tabi.. 
 
ir--- . e burada yook.. 
tu--- anlaşmamız ,böyle değil miydi.. 
ir--- hımm.. banyoda otururuz artık... 
tu--- hah hah hah... 
 
seyyar lamba da ,varmış meğerse.. fişini takınca.. ayy çok güzel oldu.. odamız.. 
pırıl pırıl aydınlandı.. etraf.. 
 
ir--- ikimizin isteğini de.. gerçekleştirdin..yani.. 
tu--- evet canım.. minderi çek de.. yatağı getireyim..
ir--- tamam... 
 
çabuk çabuk.. yatağı hazırlayıp.. yattık.... 
 
 
****
 
 
sabah altıda uyandırdı tuna.. o giyinmiş bile... ben hazırlanıncaya kadar.. sandviçini de yedi.. 
arabayla, en yakın yere kadar gideceğimiz için.. bende ,arabada yerim dedim.. 
 
neyse.. tüfekleri alıp... 
hareket ettik dağa doğru.. hava karanlık daha ve müthiş soğuk..kar yağmış gece.. 
 dağlar bembeyaz olmuş.. 
kimbilir çıkacağımız yer ..ne kadar soğuktur diye,düşünerek  sandviçimi yedim.. 
 
beremin üstüne ,kalpağımı geçirdim... eldivenlerimi giydim.. dikkatle etrafa bakıyorum.. yukarıya
giden yolu tanıdım.. 
ir---- şuradan dönünce,bizim evimize gidiliyor..
tu--- biliyorumm.... geldim,bir kere.. 
 
ir--- iki yıldır,gelmiyorum ya.. heyecanlandım.
sen ne zaman geldin ki.. 
tu--- boşver, geldim işte.. 
ir--- hııı, sorma diyorsun.. 
tu--- evet.. 
 
yokuşlar arttı.. ve araba sarsılıyor artık... asvalt yol bitti...  genişş, bir düzlüğü geçtik... 
hava aydınlanmaya başlarken.. arabayı durdurdu tuna... 
dağ ne kadar yüksek ve yakın görülüyor.. karlı ağaçlar...dik kayalar,
olağanüstü...bir manzara yani..
 
tu--- iki,üç  saat yürüyeceğiz.. durmak ve konuşmak yok.. ayağını sağlam bas.. elimi bırakma.. 
dönerken konuşma serbest..tamam mı..
ir--- tamam diyeceğim... yalan olacak.. ne desem ki.. 
tu--- hah hah hah...


Hiç yorum yok: