Translate

3 Mart 2012 Cumartesi

718.bölüm..


ce--- (gülerek) tabi ki,yok.. ... ilkokul öğretmeni olarak,karaisalıya atandım.. ikinci görev yerimdi.. önceden tanıdığım.. 
iki,bayan öğretmen arkadaş.. .. Adanadan,ziyaretime geldiler... 
nereden duymuşlarsa.. (..... ) köyünde ,bir dilek kuyusu varmış.. bizi oraya götür dediler.. 
 hanımlar biraz meraklı oluyor,o konulara.. hiç bilmiyorum ,öyle bir yeri de.. 
 araç yok.. atla gidiyoruz... 
neyse.. biz gittik..köye.. çevreye bakıyorum.. bir kuyu görebilir miyim diye...  
köy çeşmesinde de.. hanımlar toplanmış.. su dolduruyorlar... 
 
zi--- kader ağlarını, örüyor.. sanki.. 
 
ce---ka-- mu-- fi--fig-- ya..tu-- ir---es-- hah hah hah... 
 
ce--- aynen öyle ziya...dilek kuyusu nerede diye..  ,safiyeye sormuşum..
baktı baktı,gelin sizi  götüreyim 
dedi.. 
zi---- eyvahhh.... babam neredeydi,eniştee.. 
 
ce---ka-- mu-- fi--fig-- ya..tu-- ir--- hah hah hah... 
 
ce---tabi ben ,o zaman nasıl bir tehdit altında olduğumu bilmiyordum.. 
baban ,yedek subaymış Erzurumda.. safiye evlerine gidip.. atına bindi..
bizde ,onu takip ediyoruz..   bağlarında ,kör bir kuyu varmış..bizi oraya götürmüş meğerse.. 
 arkadaşlar çok ,memnun oldular.. taş atıyorlar devamlı.. 
safiye,  adımı sorduktan sonra.... 
" hanımlar ,bir dakika  usulü var ..böyle olmaz.. 
dileğinizin kabul olması için.. 
tek ayak üstünde, on kere zıplayıp.. taşı başınızın üstünde, üç kere çevireceksiniz... 
içinizden de..safiye ile cemilin kavuşması için dua edeceksiniz " dedi.. 
 
zi--- kuyu sahteymiş ama.. dualar ,kabul olmuş ya.. sen, ona bak enişte.. 
 
ce---ka-- mu-- fi--fig-- ya---tu-- ir--- es--hah hah hah... 
 
meyveleri ikram ettiler.. 
sa--- buyrun lütfen..
 
zuhal de oturdu.. 
zi--- zuhal sen eniştenle,halanın hikayesini biliyor muydun... 
zu--- (gülerek)biliyorum.. 
 
zi--- halan,enişteyi görür görmez.. göz koymuş.. çok şaşırdım,aynı senn.. 
 
 bir kahkaha koptu.. nasıl gülüyoruz... yasin de, figen yanına oturunca..iyice rahatladı..
 
mu-- çok yaşa sen.. ziya.. 
zi--- aminn.. hep beraber ,yaşayalım inşallah.. 
sa--- ziya,meyve ye..oğlum... 
 
zi---  eniştee.. boşlukları biz doldururuz.. atlayarak anlat... uyarı geldi.. 
 
ce---ka-- mu-- fi--fig-- ya---tu-- ir--- es-- hah hah hah... 
 
ce--- pekii.. safiyeyi istedim... kayın babam,toprak sahibi değilim diye..razı olmadı..
öğretmene kız vermem dedi.. reşitti,safiyeyle günü kararlaştırdık ..gönüllü olarak kaçırdım.. Adanaya gidip nikahlandık.. 
şimdi ki gibi.. haberleşme imkanı da yoktu.. 
babana mektup yazıp..biz evlendik dedim.. 
tabi osmanın yazdığı mektubun içeriğini ,tahmin edersin.. söylememe gerek yok.. 
karaisalıda oturuyoruz,köyleri de çok yakın  ama beş yıl,safiyenin ailesiyle.. hiç görüşmedik..  affetmediler bizi.. 
kayınvaliden, çok muhterem bir kadındır.. bir bayram günü,el öpmeye ..köye gelin diye haber 
göndermiş..  
o barıştırdı yani.... 
 
mu--- kader,kısmet işte.. ne çok sevap almış.. kayınvaliden... 
 
zi--- (gülerek.. ) evet.. bir atak daha bekliyorum,annemden... 
 
 ce---ka-- mu-- es--fi--fig-- ya---tu-- ir---sa-- zu-- zi--- hah hah hah... 
 
"geç oldu... artık kalkalım...herşey için teşekkür ederiz.. cemil bey.. bizlere de bekleriz.."dedi halam..
ce--- inşallah..geliriz.. muazzez hanım.. ayaklarınıza sağlık.. memnun olduk.. 
 
firuze hanım da.. safiye halayı , çarşı işleri için davet etti.. 
 
kalkıldı.. 
mantolar giyiliyor, vedalaşıyoruz... 
hanımlar konuşuyorlardı.. 
tuna,ben.. ziya,zuhal...enişteye soracağız.. 
 
tu--- cemil bey..  figende bizimle gelebilir mi.. gençler kutlamak istiyorlarmış..
ce--- tabi tabi, kutlayın.. .. figenle, sizler..daha ne zaman görüşeceksiniz ki..
 
zi--- enişte, samimiyetine sığınarak.. birşey söylemek istiyorum.. müsade edersen.. 
 
ce--- buyur ziya.. 
zi---  yasin ve figenin -- özellikle bu gece-- bizi görmek isteyeceklerini sanmıyorum..
bugün ,yasinin yaş günü üstelik.. bir gün görüşebilecekler.. 
bizi peşlerine takma.. yine de.. olmaz dersen.. boynumuz
kıldan incedir.. gideriz.. 
 
ce--- (gülerek...) peki oğlum.. istediğiniz gibi olsun.. mecbur değilsiniz.. 
 
tu--- sağolun.. iyi geceler.. 
ce--- size de.. 
 
bizlerde hoşçakalın dedik.. bahçeye çıktığımızda... hala,firuze hanımla.. halamın kollarına girmiş
arabaya doğru gidiyorlardı... yasin ve figende konuşuyordu... 
amca ve yengeyle beraber... 
 
 
ce--- figen.. hadi ,sende git kızım.. 
 
yasinle..figen .. birbirlerine baktılar... 
 
ya--- sağolun.. beraber eğlenelim demiştim.. 
ce--- ikiniz de, eğlenebilirsiniz oğlum.. davet edersin.. isteyen olursa.. gelir.. 
yaş gününmüş.. hayırlı yaşlar olsun.. 
ya--- teşekkür ederim... 
 
figen içeri girdi.. kadir bey şaşırdı da.. birşey demedi.. 
 
tu--- müsadenizle.. arabanın kapısını açayım.. halamla ,anneni ben götürürüm yasin... 
ya--- tamam ertuna.. 
figen mantosunu,çantasını almış geldi.. öptü babasını... 
 
yasin,ben figen.. ziya,zuhal.. bahçeyi geçiyoruz... 
 
ya--- ertunayı kıramadı ,dimi..
cemil bey.. gidip konuşabilirsiniz, demişti de.. 
kadir bey hoşlanmazmış.. 
ikiniz eğlenin, demesini.. 
hiç ummuyordum doğrusu... 
 
ir--- ziyaya teşekkür et.. yasin.. tuna izin isteyince.. beraber eğlenin .. demişti ,cemil bey.. 
 
zi--- teşekkürü boşver.. yasin.. iyi geceler ,iyi eğlenceler size..
ya--- dur ya.. beraber gidelim.. 
 
zi--- hayırdır inşallah.. yasinn.. kendinde misin.. nezaketen de olsa.. söyleme..inanırım bak.. 
ya-- zu-- fi--ir--- zi-- hah hah hah... 
 
arabaların yanına geldik... 
ya--- inanabilirsin ziya.. 
 
safiye halanın, elini öptük.. tuna da, yaşlıları oturtmuş.. yanımıza geldi.. 
figen de.. annesini öptü.. 
zu--- hala figen de,geliyor. cemil eniştem.. tamam dedi..  
sa--- peki kızım.. 
zi--- abi,yasin gelin diyor.. benim düşüncemi biliyorsun, sen ne dersin.. 
 
tu--- bayanları evlerine bırakınca.. konuşuruz.. 
ya--- tamam...
zi--- hadi gidelim... 
 
arabalara bindik.. safiye hanıma el sallayıp..hareket ettik..arka arkaya...
 
 

Hiç yorum yok: