Translate

1 Mart 2012 Perşembe

641.bölüm..

zu-- sizede.. nasılsın..
ir--- beni boşver,sen nasılsın.. ziya nasıl..
zu--- iyiyiiz.. burada.. o da.. hayırdır inşallah.. neyin var..
ir--- teyzemler evde mi..
zu--- yoklar.. annenlerle, lütfü abilere gittiler.. 
ir--- abimler?

zu--- buradalar..ne oldu, söylesene.. sorup duruyorsun..

ir--- bak gülüm.. biz bu gün, sabahtan bu yana.. acayip gerginiz..
çok şey oldu.. berbatız tek kelimeyle.. iş de var.. özel de...
tuna içkili ama hala durmak istemiyor..
abime
söylesende.. ziyayı da alıp, bize gelseniz ha...şu ağır havayı dağıtırdık... olur mu..

zu--- anladım.. söylerim...
ir--- zuhalimm.. sağol.. yalnız benim aradığımı.. tuna bilmeyecek.. geçerken, uğramış gibi olsun..
zu--- tamam tamam...
ir--- öptüm, gülümm...
zu--- bende.. by..

kapatıp.. neşeyle koştum ,mutfağa...
meyveleri aldım dolaptan... soyup tabağa dilimledim...
peynirleri, süzme yoğurdu... salatalığı,domatesleri
kayık tabaklara koydum...
salon masasına... amerikan servislerimi yayıp.. iki kişilik hazırladım...
helvayla limon suyunu,karıştırıp... cevizle süsleyip.. fırına verdim...
kurutulmuş acı sivri biberi,yağda kavurup....  yoğurtla.. harmanladım..o da tamam..
patatesleri soyup.. kızdırdığım yağa attım.. kızarıyor...
konserve barbunya pilakim vardı.. onu da açtım...
bardak,su.. buz..
iki de.. mum yaktım.. olduuu...


tuna,yarım saat sonra kapıyı açıp.. içeri girdiğinde.. kokuyu alınca...
tu--- iremm.. biber mi kızarttın..

(gülerek.. aldım elindekileri..)
.ir--- evet canım...madem istiyorsun,beraber içelim dedim... meze hazırladım sana... otur hadi..

gülümseyerek...
tu---  olurr.. bak sarhoşum.. saçmalarsam, aldırma.. itiraz da ,etme..
kontrol sende olsun.. anlaştık mı..
ir--- tamam canım.. evimizdeyiz nasılsa.. iç içebildiğin kadar..

tuna dudak bükerek... şişeyi alıp, salona girdi...
benden beklemiyordu dediklerimi.. birde masayı görünce...
tu--- iremm.. bunlar nee...
ir-- sürpriizz..

*****
kızartma tabağını masaya koyup, karşısına oturdum..
o da.. bardağımı doldurmuş... verdi..

tu--- şerefine sevgilim..

tıklatıp,içtim bir yudum..
ohoooo ,tuna bitirdi bile..
itiraz  da etme dedi.. ben de iç içebildiğin kadar dedim..  ya sabır, belli etmeyim bari...

ir--- müzik setini açayım.. ne dinlemek istersin..

tu--- seni..

ir--- (gülümseyerek...)  pekii.. isteyiniz, repertuarımda varsa.. söylerim...bağlama da çalabilirim...
hizmette sınır yok ağam.dile benden,ne dilersen..
başım gözüm üstüne... emret..

ir---tu--- hah hah hah...

tu--- ricam olur,emir değil..
 iyi ki.. bu ortamları bilmiyorsun.. baban içmediği için..
bilsen ne yapardın,kimbilir..

ir--- (güldüm...)  haklısın,bilmem.. evimizde hiç böyle bir içki muhabbeti olmamıştır,mesela.....
 hiç unutmuyorum,ilk okuldaydım...
havada çok sıcak..
kamyonetimiz vardı o zaman...
babam,geç vakitte evin önünde durunca.. -- bir haftadır da,görmemişiz..
ava gitmişti..arkadaşlarıyla... --- nuriyle ben.. koştuk.. tabi..
babam, zil zurna sarhoş.. uçmuş..  inemiyor,kamyonetten..
ama daha önce..hiç öyle görmediğim için.. hastalandı sandım ..
sarhoş olduğunu bilmiyorum...
eve gelip.. anneme "koş, babama birşey olmuş" dedim..
annem geldi telaşla,babamı görünce.. "siz eve gidin "dedi..
biz içeri girdik de,çocukluk işte..
salon perdesinin
 bir tarafından nuri bakıyor,bir tarafından.. ben..
annemin dediklerini ,duyamıyoruz...
ama babamı indirmeye çalıştığını görüyoruz...
uğraşıyor da..
mümkün değil.. babam iptal olmuş... yattı koltuğa...
annem,sinirle.. bahçeden içeri girdi... pencerenin önündeki hortumu alıp..
musluğu açarken.. bizi gördü..
"ne bakıyorsunuz.. çekilin oradan "diye..bir bağırdı bize.. yakalandık ama merak ediyoruz..
iki dakika sonra,tekrar yerimizi aldık...  annem o kocaman hortumu çekmiş.. sokağa..
su da, nasıl kuvvetli .fışkırıyor biliyor musun..
pancar motorla,tarla suluyor sanki..

tu--- hah hah hah...

ir--- kapıyı kapatmış.. pencereden tutuyor suyu.. kamyonetin kabini havuz oldu.. her yanından
sular akıyor.. ben babam boğulacak diye.. çırpınıyorum.. nuri ,sus annem kızar diyor..
neyse.. babam
doğruldu.. hiç birşey olmamış gibi.. kapıyı açıp.. indi aşağıya... bizim sokak sular altında tabi..
boş fişek cenneti oldu...

tu---ir--- hah hah hah...

tu--- içeri nasıl gireceğini.. bilememiştir..

ir-- giremedi zaten..
karşılıklı dururlarken, annem pencereyi göstererek...
birşeyler dedi.. babam, o ıslak kamyonete binip.. geri gitti.. 
annem de.. sırılsıklam olmuş tabi..
 içeri ,söylenerek girdiğinde.. biz yataklarımıza yatmıştık çoktan...
neyse babam... üç gün sonra.. gelebildi eve... kamyoneti satıp,yeni araba almış...
o oldu.. sen verinceye kadar, hiç içtiğini görmemiştim..

tu--- bana tahammül etmesi, bu yüzdenmiş demek ki.. kahrımı çok çekmiştir...

zil çalınca...
gülerek..
tu--- şimdi ,maruf yeniden gelmeliymiş.. bu sefer, elimden kimse alamaz onu..
ir--- hah hah hah...

açtı kapıyı,bekliyor..kimmiş diye...

asansör durunca... bende gittim yanına...
zuhal,ali.. ergün..ziya .. geldiler kapının önüne...

tu--- hoşgeldiniz.. gençler..
zi--- iyi akşamlar.. geçiyorduk.. uğrayalım dedik..
münasebetsiz, bir zamanda rahatsız etmedik umarım...

tu--- (gülerek.. )yok canım,buyrun..

er---tuna, beni zorla getirdiler... söyleyim de.

Hiç yorum yok: