Translate

28 Mart 2012 Çarşamba

1128.bölüm..



arabayı, bulvardaki bebek eşyaları satan mağazanın önünde durdurdum..

dört erkek ,bir kız bebek için.. mağazanın altını üstüne ,getirdim bir saat içinde..

minicik kıyafetlerin şirinliği karşısında -özlemde var,tabi- kendimi kaybettim..
çoraptan,bebek arabasına kadar ne gerekiyorsa aldım..
baktım ki,bülentin götürebilmesi mümkün değil..  ayrı ayrı kolilere koydurup..
 hepsinin üstüne gideceği adresi yazdırdım..

ufuğa,mügeye..saneme,ertana ve şebneme de.. aldım..
hepsine bir servet ödeyip,mutlulukla çıktım mağazadan..

paketleri,arka koltuğa bırakıp.. yerime oturdum.. anahtarı kontağa girdirirken..
benim taraftaki cam tıklatılınca.. çevirdim başımı..
harun  ve batu bey bana bakıyorlar gülerek..
indim artık.. tokalaştık,nasılsınız diye hal hatır sorduktan sonra..

ir-- ne zaman geldin.. nereye gidiyorsunuz,bırakayım isterseniz..
batu-- sağolun,yürüyorduk öylesine..

harun--(gülerek )onbeş gün,oldu.. batuya beni gezdir dedim,güya
adam stüdyoda yaşadığından..bir maviköşe pastanesini biliyorum dedi.. oraya gidiyoruz..

batu ,haruna ters ters bakınca.. ben güldüm..
harun-- ne oldu ,yanlış birşey mi söyledim..

ir-- yok,harun.. batu bey, pastanelerle ilgili  demek ki..
ziyadan gidilecek yerleri öğrenmişsindir nasılsa.. sen,onu gezdir..

harun-- öyle olacak,herhalde.. ziyaya gel demiştim de,gelemem kardeş dedi
evlenmedi halbuki..(gülerek)zuhal duymasın da..
 başka ince bir mesele mi var, bilmiyorum artık..

ir-- (güldüm ) ince mesele var mı,bilmem de..ziya,zuhalin yanında şimdi..
evlenince,ziyayı hiç göremezsin bence.. ergün abim,nişanlanacak hafta sonunda.. hep beraber,teyzemlerdeler.. içli köfteler,sarmalar dolmalarda cazip gelmiş olabilir..siz de,gidebilirsiniz..

batu-- yok canım,ne işimiz var.. ayıp olur.. harun,isterse gitsin..
ir-- tabi tercih sizin.. akşam yayın var,değil mi..

batu-- (gülümseyerek) evet,var..
ir-- o zaman,sizi meşgul etmeyim.. tüm ekibe selamlarımı söyleyin lütfen..
harun,görüşürüz..

batu--as.
harun-- görüşürüz..tuna beye selamlar..
ir-- as...

arabaya binip,hareket ettim.. onlarda pastaneye doğru yürüyorlardı..

*********
off ne uzun ve sıcak bir gündü.. terledim,kokuyorum sanki..
üstümü değişip ,temizlenebilmek
amacıyla evime geldim..

paketlerimi alıp.. koşarak yukarı çıktım..

mis gibi olmuş evimde.. on dakikada ben de temizlenip..
beyaz pantolon,beyaz beyaz kolsuz gömleğimi giydim..
saçlarımı at kuyruğu şeklinde toplayıp,hafif bir makyaj sonrası..
beyaz topuklu terliğimi ayağıma geçirdim.. çantamı alıp.. evden ayrıldım..

*********

 restorana giderken.. bulvarda; trafikte on dakikadır bekliyorum.. kimse kıpırdayamıyor.. akşam trafiğinin azizliği ile  kaza  olmuş sanırım..
bir sigara yaktım.. kaldırımda yürüyenlere bakıyordum..
arı sinemasının sokağında..birden hareketlenme oldu..
tam benim arabaya doğru koşan,bir kişiyi..  beş- altı polis kovalıyorlar..
öndekinin elinde parlayan bir şey dikkatimi çekince..panikle camı kapatıp,arabanın kapılarını kilitledim..
tahmin ettiğim gibi.. adam benim arabama geldi..  kapıyı açmak için ,zorluyor..arabayı sallıyor ,o derece yani.. aççç diye de bağırıyor..
polisler sardılar etrafımızı ama duruyorlar bir zarar vermemesi için.. silahlarını çevirdiler adama..bırak diyorlar.. ...

ben adamın elindeki tabancaya odaklanmışım.. kabzasıyla camı kıracağı endişesiyle..aklımdan ;"o cam kırılırsa,bu beni gördüm diye yaşatmaz.. çantamda dünyanın parası ,belgesi var..
uzaklaşmam lazım "diye geçiyor  ama  hareket edemiyorum ..  zaten,nereye gideceksem..
bu dediklerim o kadar kısa bir zamanda oluyor ki..

 hiç bana ateş edeceğini düşünmemişim..namlunun ucunu göz hizamda görür görmez..

ir--- (bağırarak )  kimsin lan sen,başıma belamısın..piyango yine mi bana vurdu.. bu sefer olmazz.. olamaz. .  "
o  öfkeyle camı bir santim kadar açıp,izmariti fırlattım yüzüne..
adam şaşırınca da,bekleyen polisler kıskıvrak yakaladılar.. birkaç saniyede..
iki polis adamı yaka paça götürürken.. birisi trafiğin akmasını sağladı..
ben camı açıp,derin derin nefes alırken..bir polis yaklaşıp..
--iyi misiniz hanımefendi
ir-- (başımı salladım) iyiyim..gidebilir miyim..
-- evet de....

(telsizinden gelen mesaj çok netti...duydum..
"ben 01..  "01 rem 01 plakalı aracı bırak.. tatsızlık için..içindeki bayandan
özür diliyor,yardımı için teşekkür ediyorum.. kendisine ilet,iyi olduğundan emin ol " )

-- anlaşıldı efendim.. özür dileriz bayan,buyrun gidebilirsiniz..
ir-- sağolun, 01 kim?
--  emniyet müdürümüz.. 

ir--( aynadan bakarak) beni gördüğüne ve plakayı bildiğine göre.. nerede kendisi..
-- yetkili ve bilgili değilim efendim.. iyi akşamlar size..

ir-- peki,emniyet müdürünüze teşekkür ederim.. ifade vermem gerekecek mi..
-- gerekmeyecek herhalde,bırak dedi ya..
ir-- (gülümsedim ) nasılsa kimliğimi biliyor,çağırırım diye düşündü herhalde..
-- büyük ihtimalle,öyledir..

hareket ettim.. ama ellerimin titrediğini, yeni fark ediyorum..
saat sekiz buçuk olmuş,tuna delirmiştir şimdi diye.. hızla sürdüm arabayı..
on dakika sonra ,restoranın önünde park ettim...
yazlık bir mekan burası.. masalar görülüyor ve tıklım tıklım dolu..

çantamı aldım,inip .. kilitlerken..  benim kapının içeri doğru,biraz çöktüğünü gördüm.. elimle dokunurken.. tunanın yanıma
geldiğini fark etmemişim..

tu-- irem,ne oldu.. kaza mı yaptın.. iyi misin..
ir-- (.endişeyle bana bakan tunaya ,güldüm..)yoo..bunu yeni gördüm de,ona bakıyordum..
tu-- (baktı kapıya) birisi kuvvet denemesi yapmış.. gel hadi,girelim..
nerede kaldın,ben sana gecikme demedim mi.. (elimi tuttu,yürümediğimi görünce) ne bakıyorsun irem..

ir-- bakarım ve sadece bakıyorum farkındaysan.. seni seviyorum ,tuna kara..
tu--................... (kaşlarını çatarak) neyin var senin

ir-- herşeyim var çok şükür.. sağlıklı olarak nefes alıyorum ve yanındayım..
tu-- daha iyi ol,inşallah..  bülenti gönderdikten sonra.. ağzındaki baklayı çıkartırım,ikimiz de rahatlarız tamam mı..

ir-- (gülerek,koluna girdim.. yürüyoruz masamıza doğru) havanı alacaksın,detay yookk.. baklayı,yuttum..
tu-- göreceğiz bakalım.. 
..  

Hiç yorum yok: