Translate

26 Mart 2012 Pazartesi

1110.bölüm..



tu--(gülümseyerek,bıraktı bileğimi.. havluyu alıp,sardı beline ..çıktı küvetten)
aynayı sildi,traş olacak.. köpüğü alırken ) o zaman,özetleyim senin için..
 hiç öyle bir şey yazmıyor..evlenmiş,kızı ve eşiyle çok mutlularmış..
bana da,eşimle mutluluklar diliyor..
maddi ve manevi desteğimiz,sayesinde hayata tutunmuş.. evlerinin önünde
çekildikleri fotoğrafları göndermiş.. kızına da bizden,benden bahsederek
büyütmüş.. geçen yıl,kızı ciddi bir trafik kazası geçirmiş..maruf annesine gittiğinde..haberi olmuş ve gidip görmüş..

ir-- (kolunu tuttum) tunaa.. marufun yazdıklarını okuduğumu,bilmeni isterim..
tu-- (döndü bana ) yani..

ir-- sen anlatıyorsun da.. ulaştırması için,yalvarmış.. niye ?
birde bedeli,ödedim/ödedik yazıyordu.. açıkla bana..

tu-- (traş makinasını aldı) yalvarması,kendi için değil.. çocuğu için..kızı hastanede yatarken,marufu görünce.. tuna nerede diye sormuş.. mariada arayacakmış diye teselli etmiş..
tedavi hala devam etse de,hiç yürüyememe riski varmış..yatıyormuş ve takıntılı bir şekilde.. hergün  aramamı bekliyormuş..bir kere arasın beni diyor..
mesele bu..
maruf ta çok bedel ödedi,maddi anlamda..
ödedik demesi..benim ödediğim bedeller için sanırım.. dava açtığımızı kastediyordur.. şimdi,istiyorsan.. git oku..

ir-- anlamadığım birşey var..
tu-- (traş oluyor.. )ne..

ir-- masum bir çocuğu mutlu edebilecek,
telefonu görüşmesini yapmanı kısıtlayacak kadar..anlayışsız mıyım da.. akşamdan bu yana kıvranıyorsun.. tüm mesele buysa,lafı dolandırıp... uzatmana gerek yoktu ki.. ara,konuş.. bitti..
bana diyeceğin..on cümleydi..
zarf,mektup..amerika.. okul,maria maruf.. hepsi detay.. bunlar ne içindi..
maruf mektubunu benim okumamam için..yak demiş.. sen,bilerek niye bana okuttun.. mutlaka lafı yerleştiririm,biliyorsun da..dostluğunu kaybetmek,istemiyormuş.. sen istiyor musun..

tu-- (yüzünü yıkayıp,kuruladı ) giyinebilir miyim..
ir-- hayır..
tu-- sen bilirsin.. hasta olurum bende..
ir-- tuna,konuş..
tu-- (dolaptan kuru havlu alıp,omuzuna koydu.. ) hiç birşey saklamadan,
olduğu gibi anlatmak istedim.. dediğin gibi,zarfı yok edip.. arayabilirdim de.ama..
gizli aramak bile ,bana göre seni aldatmak olacaktı. vicdanım kabul etmedi..
 aradığımı yada olayı duyman,pek mümkün olmasa da..
beni bağlamayan bir durumdan dolayı..
şüphe ve güvensizliğe neden olup..yıpranmayı/yıpratmayı göze alamadım..
. sen,çok değerlisin..
konuya vakıf olmanı arzu ettim.. verebildiğim detaylar,o yüzdendi..
çocuk mutluluğu konusunda,anlayışlı ve özverili olacağını bildiğim halde..
adını koyamadığım.. belki paranoyakça ama içime sinmeyen birşey var..
bir yalan olduğunu,marufun da kullanıldığını düşünüyorum..
sütten ağzım yandı,aramayacağım.. 
marufun itirafı,çok açık..  beni tamamen aklıyor..
içinde kırıntı da olsa.. birşeyler kalmıştır senin..
o da değerli ama huzurumuz için okuttum..   tamam mı..

ir--- hımm..

çıktı banyodan.. ben de,elimi yüzümü yıkayıp.. tıraş takımlarını kaldırdım.
pencereyi biraz aralayıp.. çıktım..

zarf mektup vs. hala divanda duruyor..
 tuna havlularla,şöminenin önündeki mindere oturmuş..sigara içiyor..
sessizce çarşafı yaydım.. yastıkları yerleştirip.. ince yorganı getirdim..
marufun mektubunu yerden alıp.. tunaya uzattım..
ir-- yakabilirsin..
tu--(bana bakarak) eminsen,at yansın.. diğerlerini de getir..

fırlattım ateşe.. anında kül oldu,mektup..

ir-- sen emin misin..
tu-- evet.. sen ve ben.. başka hiçbirşeyin önemi yok..

toplayıp,zarfla beraber elime aldım.. oturdum tunanın yanına..
ir-- bak,atıyorum..
tu-- at..

alevler artarak sardı,kağıtları.. birkaç saniyede yok oldu..
kolumu beline koyup,sarıldım..

ir-- üşümüşsün,ne içersin..

tu-- (gülümseyerek ) birden buraya ilk geldiğimiz geceyi hatırladım..o zaman , ben sormuştum..

ir-- hıh..  halimizi düşünürsen,sorman bile başarıydı bence..
tu-- evet kahve demiştin,şarap gelmişti.. rahatlamanı istemiştim ve rahatladın hatırlarsan..
şimdi....

ir-- (merakla,döndüm ona ) evett.. hadi söyle.. şimdi ne..
tu-- aniden unuttumm.. hah hah hah..  

Hiç yorum yok: