618.bölüm..

ir---- gelinliği ,Ankarada diktirmek zorunda mısınız.. burada da var..
zi--- biliyorum da.. annemin çok yakın arkadaşı,illa ben dikeceğim demişti.. moda evi var..
bende tamam demiştim.. annem söylemiş.. dört gözle bekliyor..kadın..
sadece gelinliği bekliyor olsak,kırılmasını takmayacağım da..
mobilya için de.. gitmemiz lazım zaten.. nerede kaldınız diyor,annemler..
zuhal diyor.. daha hazırlanıyoruz.. iki arada kaldım ,yani..

ir--- kız çeyizi ..hiç bitmez ki..

telefon çalınca.. aldım ahizeyi..
ir--- buyrun..
zu--- buyurdum..
ir--- kulağın mı çınladı.. zuhal..

zu--- beni mi anıyordun.. ergünle konuşmuşsun ,ben de aradım büroyu ama ziya yokmuş.. gelemeyiz bacım..
sağol ,çağırdığın için.. size afiyet olsun..

ir--- hımm..olsa gelecektin yani.. öyle mi..
zu--- herhalde.. gelirdik..

ir--- sen hazırlan.. ziyayı ışınlayacağım ben.. tamam mı..
zu--- yine,ateşin mi var senin..
ir--- hah hah hah... bak,kim var yanımda...

uzattım ziyaya...
zi--- merhaba canım.. .............. evet.. ............. istersen,gideriz.... bir saat sonra gelirim..
ergün nasıl oldu... ..........iyi,ilaç getireceğim ona........... tamam.. görüşürüz..
hah hah hah... öptüm zuhalim... hoşçakal..

verdi ahizeyi...
ayağa kalktı.. gülerek..
zi--- çay için sağol.. işimi bitireyim de.. zuhali bekletmeyim..

tokalaştık...
ir--- güle güle...

*****


tuna ve abim geldiklerinde... saat yarıma geliyordu..
bizde ufukla ,
bilgisayarda yazı yazıyorduk.. sıkıldı çocuk.. yağmurda yağıyor hala..

içeri girdiler.. tunanın yüzü gülüyor...
tu--- iremm.. hadi..
ir--- tamam.. ne oldu..

tu--- kazandık..
ir--- iyi sevindim...
tuğ--- ufuk gel,oğlum...(montunu giydiriyor) iremi korudun mu..

uf--- zayaysız bir amca geldi..
ir--- hah hah hah...

tu--- irem.. kim o.. zararsız..

çantamı montumu aldım...
ir--- hay allahım ya... ziya geldi de..

tuğ--- tu--hah hah hah...

********

arabaya binip, hareket ettik..
tu--- aradın mı..
ir--- evet.. gelecekler, çok memnun oldu..

tuğ--- işinize karışmak istemem.. ama aranıza hiç yoktan ,bir sebep girmesine izin verme irem..
ir---- abim,ne sebebi..ne diyorsun sen.. 

tuğ---  tunayı niye merakta bırakıyorsun, diyorum.. söyle kurtul..
ir--- offff  ...söyleyecek birşeyim yok diyorum.. niye anlamıyorsunuz.. ya..
arayıp,gelmeyin derim.. rahatlarsınız sizde..

tu--- daha neler.. ayıp olur..

*********
sessizdik.. çiftliğe geldiğimizde...
mangal ateşi, yanıyor.. babamlar da gelmişler..

tuna arabayı durdurunca... ben indim,hemen..
ufuğu alıyordum.. abim de.. indi..
tuğ-- irem.. beni yanlış anlama.. ben aranızda ,sorun olmasın istemiştim.. afedersin..

ir---.......................

cevap vermeden... merdiveni çıkıp.. kapıyı açtım...

içeri girince.. ufuğu indirdim kucağımdan...

iki masa birleştirmişler.. hummalı bir çalışma ,koşuşturmaca var..
herkes ayakta..

eren abiyle. babam kebap yapıyorlar..
 hala da gelmiş..mügeyi seviyor.. ufuk da,koştu yanına..
bende montumu astım..

ir--- kolay gelsiinn.. hoşgeldiniz..
ha-- hoşbuldum gelinim..
ah---hoşbulduk kızım..

öptüm halayı.. babamı annemi.. ertanı..
gönüle,ayline..eren abiye.. merhaba dedim..
hal hatır sordum...
tuna ve tuğrul abim halanın elini öperlerken..

mutfağa bakayım diyerek,izin istedim haladan..

fatma da, köfte için su koymuş.. salataları paylaştırıyor..

zuhalle,ziya için.. tabak çatal bardak aldım...

ir--- kolay gelsin fatma.. yoruldun.. ama iki kişi daha geliyor..
fa--- estafurullah hanımım... gelsinler.. tabi..

ir--- sarmaları koyayım ,bende..
fa--- ben yaparım.. siz oturun..
ir--- olmazz..

gönülle, aylin de geldiler.. konuşarak.. hazırladık.. götürdük masaya..
annem ertanla ufuğu oyalıyor.. soba yanıyor diye..

tuna ve tuğrul abi de.. halamın yanına oturmuş konuşuyorlardı..
hiç bakmadım ,ikisine de..

tekrar geldiğimde yoklardı...
babamla,erene yardım etmek için dışarı çıkmışlar herhalde...

ha--- iremm..
ir--- efendim..
ha--- gel bakayım..

gittim yanına...
ir--- buyur hala..
ha--- neyin var. tunayla aranız mı bozuk,yüzünü çevirdin de.

ir--- tuna yanındaydı..ona sorsaydın ya.. hala..

ha--- sordum ama..duymamazlıktan geldi..size ne oldu, kuzum..