Translate

26 Şubat 2012 Pazar

592.bölüm..


 
 
yukarıda.... 
üstümüzü çıkarıp.. kot pantolon ve tişörtlerimizi giydik... saat daha onbirmiş...
zübeydenin sevinmesini konuşarak ..valizimizi,askımızı yerleştirdik... 
ayakkabı çantası da, hazır... 
kapının yanına taşırken.... 
 
ir--- ben susadım.. sende ister misin.. 
tu--- su istemem de..başka ne var... 
ir---- bilmeem.. bakacağım,mutfağa... 
 
*** 
 
ohoooo ne yok ki.. demek lazım mış... 
çıkardım iki şişe... 
suyumu içtikten sonra..... 
salona getirdim... salına salına... 
tuna koltuğa uzanmıştı... 
 
sehpaya bırakıp... 
ir--- buyur kocacığım.. hangisini içeceksen. söyle...
 bardak getireyim... yada içme yüzelim... yada uyuyalım.... yadaaa... 
 
tuna tam cevap veriyordu ki... kapı tıklatıldı.... 
kalktı hemen.... 
tu--- kimmiş bakalım... 
ir--- ben odadayım..
 
yatak odasına geçtim... dinliyorum...
kahretmesin, maruflar iadeyi ziyarete mi geldiler yani.... gülme sesleri, geliyor.. çıktım,odadan... 
 
ir--- hoşgeldiizzz.. 
 
zübeyde, elinde kocaman bir yaş pasta tutuyor... maruf da  da... bir şişe şarap... var... 
 
zü--- hoşbulduk... irem ben... ben... sana getirdim... buyur... 
ir---- ay zübeydee... çok sağol da ,ne gerek vardı ki....şakaydı o..
 
aldım.. ayaklı pastalığı.... 
ir--- otursanıza... maruf.. hep beraber yiyelim... öyleyse... 
ma--- oturmayalım,biz teşekkür etmek... ........
 
tu---bence, otur maruf... iremi kızdırmayalım, dimi... 
ma--- tu--ir-- zü--- hah hah hah....
 
*****
 
salonda oturuyoruz... 
pastaları,içkileri .. ikram ettik.. 
sohbet ediyoruz... 
 
ma--- ben hala inanamıyorum...
tu---- niyee.. teyit ettirmişsin ya işte.. 
asıl senin yaptığın ,tehlikeli olmuş... 
 
ma--- yok.. özel istihbaratı dinleyemezler... ben,onları karıştırmak istememiştim... uluslar arası
olduğu için.. devlet meselelerinde kullanırız... bu özeldi.. 
 
tu---- neyse... emin oldun.. en azından... 
ma--- evet... sizin,savcılığınızın emriyle.. korunuyorlarmış..... evin çevresi abluka altındaymış...ama nasıl... 
onu bilmiyorum...
 
ir---- zübeyde.. kahve yada çay yapayım mı..ikimize... 
zü--- ben sarhoş gibiyim,irem.. ne içtiğimi bile, bilmiyorum ki.. 
ir---- (gülümsedim... ) gel,beraber.. yapalım.. açılırsın... 
 
*****
mutfağa girince... kolumu tuttu.... 
 
zü--- irem.. kim.. bana söyle,lütfen .......
 
ir---- benim akrabam...  zübeyde... 
 
 ellerimi tuttu... 
zü--- ne olur... o na şu an ki halimi ,anlat.. hayatımı istesin ,veririm... yada herhangi birşey..
sana da ,çookkk teşekkür ederim... ona da... 
 
gülümsedim.... 
 
ir---- anlatırım ama hiçbirşey istemez..o... ben birşey yapmadım ki.. 
 
 ultra modern mutfakta... ben kahveyi pişirirken...o da.. beni izledi.. 
kelimelerin yetersiz olduğu..
anlardan birisiydi, bu da... minnetle bakıyor...bana... 
ir---- zübeyde.. canım.. marufa söyleme.. tamam mı... 
zü--- tamam... söz.. 
ir---- (tepsiyi elime alıp...)  gel hadi..
 
salona girdik.. 
 
eşlerimizin yanına oturup,kahvelerimizi içiyoruz... 
 
ma---- bu ziyarette sizi ,istediğimiz gibi... ağırlayamadık... tekrar gelin.. olur mu.. 
 
tu---- geliriz,maruf.. dert etme... yarı yıl tatilinde,gelebilirsek  uzun da kalırız.. 
 
ma--- oo ,ona çok var daha.. yılbaşında da gelebilirsiniz... ara beni.. tamam mı... 
tu--- kısmet maruf.. inşallah... sizde gelirsiniz... görüşürüz..
 
ma--- saat beşte ,limuzin  sizi alacak.. iyi yolculuklar dilerim.. artık kalkalım ..sizde dinlenin... 
 
vedalaştık.. zübeydenin kapıdan çıkarken ki.. bakışlarını da..hiç unutamadım... içime işledi.. 
 
kapıyı kapatıp... derin bir nefes aldım... 
ir---- ben söyledim ,zübeydeye... 
tu---- neden söylüyorsun ,irem... bize iyilik yapan, bir başka kişinin kimliğini ortaya çıkarıyorsun... 
ir--- adını değil,canım.. akrabam dedim... 
 
salona girdik... 
sehpanın üstündekileri ,mutfağa götürürken.... 
 
tu--- yanlış yapmışsın... niyet kötü olursa... akrabanı bulmak, zor olmaz... 
tamam zübeyde için söyledin,o konuşmaz ama... tehdit altında kalırsa, birşekilde.. söyletirler...
bilmediğini söyleyemezsin, dimi.. 
ir---- ..................
 
yıkadım bardakları.. tabakları falan... tuna da kuruladı.. 
 
tu--- yatalım hadi.. 
ir---- tamam.. resepsiyonu arayım da.. uyandırsınlar bizi... 
tu---yatak odasından, ararsın...
 
ir--- sen yat tuna.. lütfen.. ben duş da,yapacağım.. daha..
tu--- ................. 
 
****
 
tuna yattı.. bende aşağıyı arayıp.. not bıraktım... 
telefonu kulağımdan ayırmadan, tuşlarına tekrar basarken... tuna seslendi..  
tu--- irem, arama... 
ir--- nee.. 
tu--- buraya gel.. 
kapatıp.. gittim... yanına... 
 
tuna yatakta yatıyor... 
tu--- dayını arıyordun ,dimi.. bir gecede, iki kere arayıp dikkat çekeceğini ve 
saatin orada ,kaç olduğunu  niye ..düşünmüyorsun... 
ir---- yaaa... offff of.. dikkatli ol diyecektim..
 
tu--- aman ne güzel.. bu söylenir mi.. yat da, biraz uyuyalım.. 
 
duş yapıp.. yattım..
 
******
 
tedirgin yatınca.. telefonun sesini ,duyar duymaz... fırlıyorsun tabi.. bende aynen öyle yaptım...
tunadan önce aldım, ahizeyi.. uyandırmak için ,aramışlar.... 
 
gözüm açılmıyor ama kalktık mecburen... 
 
giyinip.. geceliğimi tıktım valize... 
etrafı kolaçan ettik... 
tu---- tamam mı.. 
ir--- hımm... 
 
**********
 
havaalanına gidiyoruz... 
şöförün yanında ,bir de yardımcısı var...
niyeyse..
ikiside kara gözlük takmışlar sabahın beşinde.... güneş varmış gibi,şapkaları da takılı.. 
 aynı üniformayı giymişler...içlerinde boğazlı kazakları var.. 
 yardımcı için..kadına benziyor dedim,ilk gördüğümde... ama uykum var ya... 
arada ki, bölme de kapalı olduğundan... 
tunanın dizlerine yattım... yatma ,diyor da.. dinlemedim tabi....
 
saçlarımı okşuyor ... usul usul... 
 
ir--- uyurum ,yapmaa.. bırakk..
tu--- (gülerek.. )irem..bu kelimeleri ,sana yasakladım... bana söylemeyeceksin... bir daha... 
 
gözümü açıp.. baktım...tunaya..
 
ir--- ne diyorsun sen.. ne yasağıy........ haaa... anladımm... 
 
tu--- ir--- hah hah hah... 
tu--- bak uykun falan kalmadı.. ayıktın dimi.. 
 
oturdum... 
ir--- cin gibi oldum...valla.. daha gelmedik mi ya.. şöföre soracağım ben... 
tu--- iyi sor.. kulağı ağır işitiyor ,herhalde... binerken.. beni duymadı da... 
 
ir---- duyururum ben... şişş kardeeşş.. dermişim... hah hah hah...
bölmeyi açıp.... 
 
ir---- (ingilizce...olarak ) şöför bey.. havaalanı bu kadar uzak değildi..daha gelmedik mi..
 
---......................... 
 
sesimi yükseltip ,tekrar ettim... yine cevap gelmeyince... 
tunaya dönüp... 
ir---- bunlar bizi kaçırıyor ,olmasın... 
tu--- limuzin marufun... nereden çıkardın şimdi...kaçırılmayı... 
 
tuna uzanıp... şöförün omuzunu tuttu... 
 
tu--- şöför bey... 
ma--- buyrun.. 
tu--- maruufff... 
ma--- bildin.. 
 
gözlüklerini biraz indirip.. ,aynadan baktı... yanındaki de.. zübeyde demek ki.. 
ama hala ,arkaya dönmüyor..
 
ma--- sakin olun.. başka yerden, göndereceğim sizi.. başkasına güvenemedim de... 
biz götürelim dedim... 
tu---- neden.. tehdit altındamıyız..
ma--- yoo, önlem sadece... 
tu---- peki.. 
 
****************
 
askeri havaalanından, helikoptere bindirdi bizi... kocaman birşey... 
zübeyde yine geride duruyor tabi... çaktırmadan el salladı bana... 
iki sivil yolcuyu görünce.. pilot çok şaşırsa da.. marufun talimatı gereği.. derhal havalandı... 
 
kulaklıkla bile pervanelerin sesi geliyor ama keyifli bir yolculuktu diyebilirim..
Adana ..incirlik hava üssüne indik... saat sekizde... 
eşyalarımızı alıp... bizi bekleyen araçla... ayrıldık oradan... 
 
ir--- okula gidelim.. gecikiyorsun.. 
tu--- biliyorum da,tek göndermek istemiyorum seni.. 
ir--- sevim teyzeme bırak.. ben oradan giderim.. en yakın yer orası.. 
 
şöföre tarif etti... evin önüne getirdiler beni... abimlerin arabası da..kapıda duruyor... 
indik.. arabadan... 
tuna eşyaları koydu... 
tu--- dikkatli ol.. ara beni..
ir--- tamam,git hadi git.... 
 
onlar hareket edince... zile bastım... 
al--- kim o..
ir--- abi,benim... 
açtı kapıyı... valizi görünce..
al--- hayırdır inşallah... evden mi kaçtın kızım... gelsene..
ir---- hah hah hah... kaçtım,şimdi de döneceğim... götürür müsün diyecektim... 
al --- dur,geliyorum.... 
 
****
abime ,eve getirirken anlattım işte.. tunanın gitmesi gerektiğini... 
o da ,ergünün ingiltereye gittiğini.. 
ev ahalisi de, yayla evine eşya götürdüklerini söyledi.. 
 
sağolsun .eşyalarımı da yukarı çıkardı.. 
ir---- abimm..işin rast gelsin..sağol... gel,sabah kahvesi içelim.. 
al--- başka zaman olsun... irem.. çok işim var.. akşam bende Ankaraya gidiyorum.. 
mülakat için..
ir--- yolun açık olsun, işin rast gelsin.. sen başarırsın.. olmadı,tekrar denersin ne var ki..
 
gülerek... 
al--- moral verdin..sağol.. ama olmadı diye birşey, söz konusu değil..olmamalı..
 planlarımı aksatır..
tunaya selam söyle.. görüşürüz... 
 
ir--- görüşürüz abim.. as.. 
 
kapıyı kapatıp... 
tunayı aradım hemen... sekretere "evden aradığımı" söylemesini rica ettim..
 
öğlene kadar.. 
eşyaları yerleştirdim... kirlenenleri yıkanırken..duş alıp.. hazırlandım..
 
tost ekmeği alıp.. önce dayımın yanına ,gittim.. ekmeği görünce çok güldü..tabi.. 
sarılıp ,öptüm öptüm öptüm.. 
 zübeydenin dediklerini söyleyince ,o da duygulandı..  bir saat kalmışımdır herhalde.. 
sonra ,içim içime sığmayarak .. büroya döndüm.. 


Hiç yorum yok: