Translate

25 Şubat 2012 Cumartesi

572.bölüm..

hareket ettim...
zü--- nasılsın,irem..
ir---- iyiyim, zübeyde.. sen nasılsın.. annen,kardeşin, kızın..
zü--- hepimiz iyiyiz..irem.. onlar İstanbuldalar,biliyor musun.. maruf gönderdi..


demek ,maruf görüştüğümüzü söylememiş.. zübeyde de ,gitmemiş herhalde...
ir--- çok sevindim, zübeyde...sen görmedin mi..
zü--- yok.. gidecektim de... yas uzun sürdü,gidemedim... annem ve kardeşlerim için ,
öldüler dedik de...
ir---- yaaa...
evin önünde durunca...
zü--- siz burada mı ,oturuyorsunuz...
ir--- evet, taşındık... hadi buyur...

****

yukarı çıktık...
zü--- ayy..çok güzel olmuş.. bizim evde de.. temizlik yapılacaktı bugün...
akşam burada kalacağız bizde...

ir--- sağol.. tabi evin rahatlığı ,otelde olmuyor... bana beş dakika ver... hemen geliyorum..
zü--- acele etme...
ir---- tamam... evindeymiş gibi davran... herşey emrinde,çekinme lütfen..
zü---- pekii..


lacivert ipek gömlek ve lacivert pantolon üstüne krem rengi cekedimi giydim..
altın bileziğimi, kolyemi ve küpelerimi taktım... makyajımı da tazeledim...
siyah topuklu ,şık ayakkabımı giyip..  çantamı aldım..


beş dakika sonra, .. geldim salona..
zübeyde zuhalin yaptığı çiçeğe bakıyor...

ir--- zübeydeciğim.. kahve içer  misin...
zü--- yok,irem... içmeyeyim..çok güzelsin bu arada...
ir--- sağol canım...
zü--- bu çiçekler de..çok hoş.. nereden aldın söylesene..
ir--- almadım, el yapımı.. hediye olmasa verirdim sana..
zü--- sağol..çok naziksin...hadi gidelim..


aşağıya inip... arabaya bindirdim onu.. ..
bende büroya çıkıp,tapuyu bıraktım vahide hanıma...

zübeydenin yanına döndüm... hareket ettik..
okula doğru ,epeyce yolumuz var...
konuşa konuşa gidiyoruz...
Mersin -Adana karayolu da... kalabalık bayağı... ama taksi falan, o kadar yaygın değil daha...
yani, binde bir geçiyor...

birden..arka lastikten.. güümm diye ses geldi.. araba yalpalamaya başladı...
direksiyonu zor tutuyorum...
zübeyde savruluyor yazık... ama sesi çıkmadı hiç..

neyse sinyallerimi yakıp.. kenara çekebildim...
üstelik ters tarafta.. gelen arabaların,
kısmında durabildim... allahtan kaza yapmadık..
zübeydenin rengi,atmış...

ir--- zübeyde..iyimisin..
zü--- hıı.. lastik mi patladı..
ir--- evet, yani sanırım..
zü--- ee.. ne yapacağız.. yedek lastiği ,değiştirmeyi biliyor musun...
ir--- hayır... gördüm de..hiç yapmadım..

indik arabadan...
lastik patlamış.. araba jantın üstünde duruyor... sanki yapabilecekmişim gibi.. bagayı açtım..
stepnenin altından..
krikoyu çıkarıp...babamdan gördüğüm gibi.. yerleştirdim arabanın altına..
ellerim falan,kirlendi tabi.. 

ayağımla basıp... arabayı,kaldırdım neyse....
zü--- yaşaa...
ir--- hıh.. yapabildiğim bu kadar .. gücüm yetmez ki.. bunları açmaya...
zü--- hadi yaa...

etrafıma bakındım...
telefon edebileceğim,hiç bir yer yok..
yolun iki tarafı da bomboş arazi.. ... çiftlik uzak, yürüyemem...

arabaları durdurup yardım istesem..şıkır şıkır ,iki kadınız..
korkuyorum..
 üstelik birisi şeyh eşi.. yok yok olmaz..

yanımızda yavaşlayan.. arabalara kötü kötü bakıyorum, duramıyorlar...

zü--- ne yapacağız,iremm..
ir---- düşünüyorum,zübeyde... sen arabaya geç.. emanetsin..

zübeyde oturunca...
ir--- ey allahım ,yardım et bana.. tunayı gönder.. yada başka bir tanıdığı.. lütfeenn..

yere bakarak.. bir o yana,bir bu yana.. yürüyorum...
dıt dıt dıt dı dııttt.. korna sesini duyunca.. başımı kaldırdım... allahıımmmm... ziyaaa..

ne işi var burada...
durdu arabanın yanında....
camı da açtı... gülerek...

zi--- iremmm...  ne oldu ,ne bekliyorsun burada...
ir---  otobüs bekliyor gibi mi,görünüyorum...ne duruyorsun ,hala orada... gel de yardım et..
zi--- hah hah hah...

indi arabadan...
zi--- arabada ki, hanım kim... sizin ,ne işiniz var burada.. .. gazinoda ,sahne alacak gibisiniz..

ir--- (sinirimden güldüm...)ya ne çok konuşuyorsun ziya...he, sahneye çıkacağım..
 lastik patladı işte.. değiştir şunu da ,gidelim... tunam delirmiştir şimdi.....

zi---- yok ya...emir erinmiyim, ben senin.. lütfen de..
ir---- lütfeen..

cekedini çıkarıp.. arabasına koydu...
lastiği, bijon anahtarını aldı.. açıyor..vidaları...

ir--- sen, ne zaman geldin ki..
zi--- yeni dönüyorum, daha..
ir---- Antakyadaydın hani.. burası ters taraf.. beni mi ,kandırıyorsun..
zi---  kemik kıran..bırakırım bak.. zaten yorgunluktan ölüyorum...

ir---- iyi iyi.. bırakma...
zi---- Adanaya uğramadan, Mersine geçmem gerekti.. siz, nereye gidiyorsunuz...

ir---- biz ilk okul yaptırdık.. biraz ileride..  onun resmi açılışı var da..
oraya yetişmeye çalışıyoruz... içerideki hanımda.. lojmanların inşaatını yapan beyin,eşi.. dubaiden geldiler..
tuna okuldaydı.. siz gelin dedi.. şimdi meraklanmıştır... iyice...

 lastiği takıp..vidaları iyice sıktı.. krikoyu çıkarıp... onu da, yerleştirdi arabaya... onun da ,elleri kapkara oldu tabi..
patlak lastiği ,yerine koyarken..


zi---- tamamdır.. yedeği yaptır mutlaka..
ir---- sağol, tuna yaptırır ...

zi---- sen yaptır,sen... lastik değiştirmeyi de ,öğren... yolda kalmazsın..
ir--- ukala.. iyi ki ,bir lastik değiştirdin yani..

zi--- valla hiç üşenmeden ,geri de çıkarırım... sende ,böyle kalırsın ortada..

ir--- hadi oradan, zuhale söylerim seni..
zi--- zuhali karıştırma, özür dile.. ukala dediğin için..
ir---- özür dilerim...
zi--- (gülerek..) gel de.. ellerin için.. ıslak mendil vereyim sana...

gittik arabasının yanına...
bagajı açtı... eşantiyon dolu..içi..

ıslak mendil kutusunu uzattı.. aldım birkaç tane... o da aldı ,siliyoruz... ellerimizi..

ir---- hep tedbirli misin sen..
zi---- evet.. işimiz gereği.. mikroplu ortamlarda bulunuyoruz.. dezenfektan kullanmamız lazım..

o sıvıdan, benim de elime döktü... kendisi de aldı...

zi--- ilkokul dedin dimi..
ir--- hımm..

ilaç kolisini boşaltıp...
içine eşantiyon ilaçlardan ve
çocuklar için.. çarpım tablosu olan kağıtlardan...doldurdu..
takvimler, tükenmez kalemler de ..var..
el havlularını da..kocaman bir poşete koydu...

zi--- bunlarda bizden olsun.. tamam mı...
ir---- ayy.. çok sağol.. eşentiyon dimi bunlar.. vermen sorun olmasın...
zi---- olmaz, dağıtıyoruz.. bunları.. çocukların işine yarasın ,hiç olmazsa...
benim bagaja bıraktı...
zi---  peşinden geleyim de..içim rahat etsin..
ir--- gerek yok,ziya... sen dön Adanaya.. zuhaline..kavuş..

gülerek..
zi--- hadi hadi.. tunaya ,teslim edeyim seni.. sonra ,zuhalime giderim...
ir---- iyiliğine karşılık .. bende tiyo vereyim bari..
sen olmayınca.. zuhali ,evde yalnız bırakıyorlarmış... benden söylemesi..
hala gelmek istiyormusun... zuhali ,yalnız bulma şansın çok yüksek..çünkü..

zi--- ( gülerek ) yine de beraber gidelim..
ir---aralık ayında da.. yaş günü var zuhalin.. benden duymuş olma da..
zi--- biliyorum....

bindik arabalarımıza...
hareket ederken...
zübeydeye anlattım durumu... ziya da,peşimizden geliyor..

onbeş dakika sonra... lojmanların arasındaki... kalabalık, araba parkına girip..
park ettik.
zübeydeyle tanıştırdım... ziya da geliyor yanımızda...
okul bahçesinde kimse yok.. çocuklar  derse girmişler herhalde..

çiçek göndermiş,tunayı tanıyanlar... iki sıra..dizilmiş, duvar kenarına...
etraf balonlar ve bayraklarla süslenmiş....

yemekhane binasının ,kapısını.. açtım.. aman allahım.. bu ne
kalabalık... her yer dolu.. oturuyorlar..
ayakta da, birçok kişi var... ama tören başlamamış..daha..
kenarda durduk..gözlerim tunayı arıyor.. da,nedim beyi gördüm.. o da beni görüp,yanımıza geldi..

ne--- hoşgeldiniz,irem hanım..
ir---- hoşbulduk.. nedim bey.. tuna nerede..
ne---  şimdi çıktı..sizi arıyordu..
ir--- gitti mi,yoksa...
ne--- (kapıyı işaret ederek...) işte ,geri geldi..

başımı çevirdim... tunayla göz göze geldik... oy yakışıklım benim... giyinmiş tiril tiril..

gülerek geldi.. ziyayla ve zübeydeyle tokalaştı... ses o kadar fazla ki.. dedikleri anlaşılmıyor...
elini belime koyarak...
tu---- dışarı çıkalım...

Hiç yorum yok: