442.bölüm..
tekir yaylasında ki.. kulübeye girerken.. titriyordum resmen...
kırk dakika uzaklıkta ama 1200 metre yükseklikte olunca.. hava
muazzam değişiklik gösteriyor...
tuna şöminedeki odunları tutuşturup... ısınmam için elinden geleni yaptı..
bir tutkulu öpücük yeterdi ama o battaniyeye sardı.. nankör müyüm ne... ısındım nihayetinde..
süt, peynir ..bal.. zeytin.. yufka ekmek.. işte kahvaltımız... krepleri unuttum bile..
karnımız doyunca... e erken de kalktık.. odunlar da içerisini sıcacık yaptı...
uykumuzun gelmesi kaçınılmazdı, tabi..
tuna divanda oturuyordu... bende şöminenin önünde...
ir---- tunaa.. uykum geldii..
tu---- benim de.. gel yanıma.. burada yatalım..
sığarız dimi..
ir---- şüphesizz...
mahmur mahmur ..yanına yatıp, başımı koluna koyarken... üstümüze, ince battaniyeyi örttüm..
**********
öyle derin ve güzel uykudan..
bir uyandırılışım var dı.. ki...
tuna arkamdan ,boynuma da..eğilmiş..
tu--- irem... kalk çabuk... saat 1.. oksijen çarptı herhalde.. uyuyakalmışız...
ir---- (esnedim...) tunaa.. sakin olsana.. .. öğlen döneriz diyordun ya..
hem,yemek akşama değil mi...
tu---- ........... iyi de.. sen niye rahatsın.. gecikmeyelim demedin mi..
ona dönüp...
ir---- eveett.. dedim dee.. neşe abla ,bugün
tömük tarafında bir arkadaşlarına gideceklerini söylemişti... 7.. gibi ,limanda buluşuruz
demiş lütfü abi...
akşam görüşünce,haberin var sanıyordum..
.. gecikmeyelim derken de.. belki biz yüzebiliriz, diye düşünüyordum ama...hava soğuk ,olmazdı..
yastığa koydu başını...
tu---- evet, yüzmek için biraz bekleyeceğiz...
lütfü bey de.. belki bilerek ,onların yanında söyleyememiştir.. haberim yoktu...
ir---- hımm.. şimdi de.. bugün cumaydı... başka yere geciktin ,demeyeceksin değil mi..
gülümseyerek.. yüzüme baktı...
tu---- yok, demeyeceğim..
ir---- sağol, hani vicdanın rahatlatmak için.. kalmıştık ya...
tu--- rahatım artık..
********
bir saat sonra, evdeydik...
tu--- irem, benim büroya gitmem lazım...nedim beyle buluşacağız... üstümüzü değişelim de..
beraber gidelim.. ..
ir---- canın sıkılmış gibi... gelirim de.. neden çağırıyorsun..
tu----dün dayın haber göndermiş.. saat beşte, savcıya ifade verecekmişsin...
ir----anladım... uffffffffffff... ben ne söyleyeceğim ki.. tuna...
içeride üstümüzü değişirken...
tu---- yaşadıklarını anlatıp, sorularına cevap vereceksin.. öncesinde,sonrasında bildiğin .. hiç bir şeyi atlama..
beni,istemiyormuş.. ama dayın orada olacakmış.. merak etme..
ir---- benim de, ona soracaklarım vardı... hazır yakalamışken... sıkıştırırım...
tu---- (gülerek) ...belki etkili olursun... kimbilir... ben sorduğumda, hep laf değiştirdi..
****
ikimizde düşüncelere dalmışız ki..... adliyeye nasıl geldiğimizi bile anlamadık..
tuna ,park edip.. dayımın bürosuna ,benimle geldi..
ben elim ayağıma dolaşmış,
yeniden hatırlamaktan kaçındığım ,ne varsa aklıma doluşmuş halde.. dayımı görünce...
sinirlerim boşalıverdi... boynuna sarılıp.. ağlamaya başladım..
iki bey daha var ,odasında ama benim umurumda mı..bakmadım bile..
ero--- hoşgeldiniz, tuna ..nesi var iremin....
tu---- hoşbulduk dayı... ifade verecekmişsin diyince, gerildi biraz..
ero---- tamam...
saçımı okşayarak...
ero---- bak bakayım bana... dosyayı...senin,kendine gelmen için beklettik.. ifaden lazım.
sana ..daha fazla eziyet etmek değil, amacımız.. aksine.. sonsuza kadar,unutmanı istiyoruz...
ir----.......................
ero---- yüzünü yıka,hadi..
ir---- tamam...
ben lavaboya giderken... dayım tunaya sen git,büroyu ararım iremi alırsın diyordu..
yeniden odaya geldiğimde... ikimiz yalnızdık... dayım masasından kalkıp..
karşımdaki koltuğa oturdu..
iki de çay istedi.. beni rahatlatmak için.. havadan sudan konuşuyor
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder