Translate

20 Şubat 2012 Pazartesi

374. bölüm..


yoğun bakımda ki günlerimi ,hatırlamak  dahi istemiyorum.. 
normal odama gelmek için, yalvardım resmen.. 
 
.. alçılarımı , kademeli olarak  çıkardılar bir ay  içinde..
bugün 2 eylülmüş.. 
 en hafiflemiş olarak hissettiğim gün.. 
 
tamamen özgürüm.. de.. her yanım uyuşuk...
kıpırdayamıyorum... çok ağrım var.. 
 
dişlerim,tek tek çekildi.. damağımın ölçüsü alındı..
doktorlar, beni fiziksel olarak iyileştirme atağında ..
ruhsal olarak ,zemin hazırlamak amaçlı..  yelize görev vermişler herhalde.. 
 
bülent  gittiğinden bu yana ..   daha sık geliyor...
sınavda çok yüksek puan almış.. psikiyatri 
bölümünü seçecekmiş.. sevindim onun adına.. 
 
 fizyoterapist kaslarımı çalıştırırken... 
o da beni dinliyor... yani okuyor yazdıklarımı... 
 
biraz daha net düşündüğümde ,
profesyonel destek alacağımı söyledi.. 
tahmin ettiğim gibi.. tanıştığımız için.. o şimdi, sohbet havasında yatıştırmak için konuşuyormuş.. 
tuna her beş dakikada bir ,kapıyı açıp...içeri bakıyor tabi.. .. 
 
 
bülentle gitmeden önce odama geldiğinde.. yaptığımız konuşmayı -onun konuşmasını yani- hatırlıyorum... 
 
* * * * *
 
''ben ölmek .......
 
elimi tutup yazmama engel oldu.. çöktü koltuğa.. 
 
bü--- saçmalama.. sen böyle mi sahip çıkıyorsun ,aşkına.. tunayı bu kadar mı ,düşünüyorsun.. 
o ne halde ,biliyor musun... ne için direniyor ,sence..
kayıp ikinizindi.. elbette üzülüyordur ama 
bir kere bile.. çocuk konusu açılmadı.. 
başucunda..  allahım.. iremi bana bağışla diye dua etti ..sabahlara kadar...
gece gündüz uyumaksızın.. iki ay geçirdi..
ameliyatlı üstelik.. 
 
şah damarı parçalanmıştı.. imkanlar kısıtlı,28 saat sürdü ameliyatı.. 
kocan da..sen de.. ölüyordunuz ,anladın mı.. 
ikinize birçok şans daha verildi, kullanın diye..  onun için kendine gel.. 
böyle abuk subuk konuşup ,tunanın da.. canını sıkma.. 
ikiniz de, ölüp geri geldiniz.. yaşamanın kıymetini anlayıp.. hayata tutunman gerekmez mi.. 
 
kapı açılıp.. tuna içeri girince.. bülent koltuktan kalktı... 
yazdığım kağıdı ,koparıp.. avucunun içinde buruşturdu.. 
 
tu---- irem nasıl.. bülent.. krizin nedeni neymiş.. 
 
bü--- araştırıyoruz,tuna.. vücudun tepkisini tahmin etmek zor... bir daha olmayacağına eminim.. 
dimi irem... 
ir---- hımm.. 
 
tu---- olmasa iyi olur.. iremim.. bir krizde ben geçiriyordum, neredeyse... 
 
bü--- ben ,şimdi ireme.. senin durumundan bahsettim biraz.. kriz geçirecek lüksünüz yok,artık kalmadı... 
aklınızı başınıza toplayın..da, uğraştırmayın beni... nikah şahidi falan da aratmayın.. sizi bekliyoruz,ona göre.. 
 
tu--- sen ne diyorsun.. bülent.. 
 
bü---- yelizle evleneceğiz ,diyorum.. ben aşağıya indiğimde.. istifa edip, benimle geleceğini  söyledi..
.. tek şartı,iremin iyileşmesini 
beklemekti.... bende kabul ettim.. bana bir iyilik borçlusunuz... 
 
tu---- dostum,tebrik ederim..
 
bü---- sağol.. bende sizi,tebrik ederim.. ikinizde çok şanslısınız..
 
sarıldılar... tuna belli belirsiz sağol dedi.. benim içim düğüm düğüm.. tabi.. 
 
ir---- ıııııı..
 
yanıma yaklaştılar... 
ir---- coookk see
tu---- irem,çok sevinmiş.. 
 
bü---- anladık,ukala.. bende sevinmek istiyorum, irem.. mutluluğum, mutluluğumuz ..senin elinde..
kendinize iyi bakın.. hoşçakalın... 
 
tuna bülenti göndermek için ,odadan çıkınca... tuttuğum, bütün yaşlarım akmaya başladı... 
  içimi çeke çeke...  ağladım,ağladım ..ağladım 
 
tunayla bu konuda ,hiç konuşmadık.. 
şimdilik ,erteledim..onu ikna etmeye, gücüm yok.. bildiğimi bilmiyor.. bülent söylemiş olabilir ama... kararımı,benim ağzımdan duymalı..
 

Hiç yorum yok: