Translate

20 Şubat 2012 Pazartesi

367. bölüm..



vedat bile ayıkmış sesime... 
sürünerek yanından geçerken.. ayak bileğimden ,yakaladı beni...konuşamıyor..
hırıltıyla sesler çıkarıyor..sadece.. 
kelepçe gibi elleri var... çırpınıyorum... 
onun da başından kanlar akıyor.. yüzü tanınmaz halde... 
ben nasıl hırçınlaşmışım ,saldırıyorum..tekme tokat..
elime neresi gelirse.. saçımdan görmüyorum bir yeri.. 
ama parçalıyorum... 
tuna diye inletiyorum ,yeri göğü... 
ne kadar oturdum orada.. kimbilir..
  hala kollarımı savuruyordum.. bilinçsizce... 
kimseye değmediğimi anlayınca.. 
durup.. saçlarımı  kaldırdım yüzümden....
vedat kolları iki yanda.... sırtüstü..  yatıyor.. 
 öldürdüm mü,acaba diyorum.. 
çamur tadını sildim ,ağzımın üstünden.... yanında duran tüfeği alıp..
ayağa kalktım... 
baston gibi kullanarak..  
... kaysam da, seke seke tunanın yanına gidebildim..  
yağmuru ,çamuru.. taşı.. hissetmiyorum bile.. 
dizlerimin üstüne çöktüm...
hiç durmadan tuna diyerek..
çevirdim... güçlükle..
vücudunu kontrol ediyorum her yerinde,  kan var...
 kalbine  bakmak için, yırtarcasına açtım gömleğini..ellerimle dokunuyorum..
boynundaki kocaman deliği ve akan kanı görünce...   çıldırdım.. gömleğin yakasını bastırdım boynuna.. imdat diye bağırıyorum... kim duyacaksa..
yağmur damlaları yüzüne düşüyor.. 
ölme diyorum... ölmee.. beni bırakma... sildim yüzündeki çamurları... 
yanağımı dudağına dayadım.. nefes alıyor mu diye... kontrol ediyorum güya.. 
tuna buz gibi olmuş..hiç kıpırdamıyor.. 
üstüne eğildim,koruyup.. ısıtıyorum güya... 
ir--- aşkım, aç gözünü.. bak bana..  
metale vurulma sesini ,duyunca.. dinledim..  
na---- yengeeeeeeeeeee... 
 can havliyle,kalkıp..  seke seke,arabanın  yanına  geldim ... 
ir---- nailllll... sen misin.. neredesin söyle.. 
na----benimm.. bagajdayımm..
ir---- dur anahtarı getireyim... 
.kontak anahtarını çekince...zifiri karanlık oldu.. 
tutunarak geri geldim... ama  kilidi göremiyorum ki.. takamıyorum bir türlü... 
na---- ateş ett.. 
ir---- edememmm...kapkaranlık, ölürsünnn.. 
na---- yan ateş et.. 
azıcık geri gidip..  doğrulttum tüfeği.. 
ne görüyorum.. ne de..ayakta durup..nişan alabiliyorum.. kayıyorum..durmadan.. 
bismillah diyip, bastım tetiğe..
kapak açılıverdi.. 
nail ,bizim sırık nail... içinden çıktı.. kıvrılmış iyice... 
ir---- öldürdüm mü..seni.. öldün mü, konuş.. 
na---- yenge kendine gel... yengeee.. 
tuna bey nerede.. 
ir--- yaralanmış,boynundan.. kan akıyor.. tunam,ölüyor nail.... kurtar onu.. arabaya getir... koş.. 
na---- nereye koşayım.. görmüyorum ki.. 
anahtarı tutuşturdum eline... 
ir---- aç farları.. 
ayaklarım  çamur olmuş.. gidip gelince de ,kalın ipler ıslanmış.. 
çözülüverdi.. birden.. 
nail motoru çalıştırınca, farlar tunayı aydınlattı..
az önce fark etmedim de.. atı da başında bekliyor...  o görüntüyü de,hiç unutamıyorum..
sesler çıkararak,burnuyla omuzunu ittiriyor.. 
yürünmüyor bile... ben koşuyorum.. atı ... yularından tutup, uzaklaştırdım..

Hiç yorum yok: