Translate

11 Şubat 2012 Cumartesi

133.bölüm..


 
ir--- ( valizimi açıp.. kızgın kızgın,söylenerek eteğimi çıkardım..)  hala dalga geçiyorsun..
bıktım ya,güvercin lafından.. güya  balayındayız ,dediğine bak.. inanamıyorum sana..
 
yanıma gelip.. omuzlarımdan tutarak.. durdurdu beni..
 
bluzumu çıkarıp fırlattı...bakışlarını dolaştırdı üstümde... 
omuzlarımdan askılarımı indirdi,yavaş yavaş..
 
tu--- pekii,demedim.. ben senin, gerçek olduğuna bile  inanamıyorum.. (sesi titriyerek ) 
 venüs gibisin.. ama sakın bana eros deme... 
 
ir---- (birden,gülümsedim...)  hıı.. niyeee.. sinir mi oluyorsun yoksa... 
sevinçle..ellerimi çırpıp.. 
 "eros eros"  diye de ,bağırıyorum... 
 
tunanın ne halde olduğunu , 
benim epeyce çıplak... odada ,oradan oraya koşturmamın onun üstündeki etkisini.. bilen kim..
yada ben ne bileyim..
 
basit ve imasız... tüm duygularımı hemen belli etmem ,hoşuna gidiyordu belki de... 
sevindiysem... gülerim..
üzüldüysem... ağlarım...
böyle ne derler bana ,diye saklayamam hislerimi.. romantizm  yine olur.. şimdi benim,
keyif zamanım.. 
 
tuna da... "irem söyleme demedim mi, sana ".diye gülüyor.. 
 
tabi benim sevinmem için ,söylediğini o zaman anlamamıştım... 
onu sinir edecek birşey bulmuşum ,kaçırır mıydım hiç... çocukluk işte... 
nihayet güvercin demesinin ,intikamını alabilecektim...  benim  için.. kendi isteği ile bir fırsat 
vermiş bana.. haberim yok.. anlayacak kapasitem de yok... 
beyaz  geceliğimi  giydim... zıp zıp zıplıyorum.. 
uyku falan kalmadı tabi...eros diye diye...
 
 tuna üstünü değişirken.. güya kızgın kızgın baktıkça... ayy ben ,nasıl mutluyum... 
 
valizdeki kıyafetlerini asarken.. 
benim çevresinde dolanmama ,sesini çıkarmasa da... 
arada bir yakalamaya çalıştı... ben çığlık çığlığa.. tüm katı dolaşmışım.. geliyor diye... 
 
burası gerçekten muhteşem... diğer yatak odasının penceresine, yapıştım adeta...
 pervaza biriken karlara dokunmak için ,dayanılmaz bir istek duyuyorum... 
kalorifer peteğinden gelen sıcaklıkla..üşümüyorum .. üstümdeki dantelli gecelik bile fazla geliyor.. 
zaten o kadar zıplamadan sonra ..ısınmışım.. sıcak bile oldu ..
 
dışarıda ki ,ışığın aydınlattığı kadarıyla...
tam pencerenin önünde..  ağırlaşmış dalları ,cama değen... kocaman bir çam ağacı var...
kar kaplamış... her yanı.. artık,lapa lapa yağıyor.. çok güzel çok.. 
 
 "yoruldun mu ".. diyince arkamı döndüm.. 
üstünde pijamanın şortu ve atleti var.. 
yaklaştı yanıma..
ir---- (gülerek...)  ne oldu erosum.. beni mi arıyordun.. 
(ağacı gösterdim.. ) kar topu oynamak istiyorum.. sabah ilk  işimiz o olsun..
 
tu---- (belime kadar açık sırtımı ,eliyle okşadı  )
... olur.. olsun.. gel hadi.. üşüyeceksin  şömineyi yaktım.. bana,eros de mee... 
 
ir---- (kolumu beline koydum.. ) diyeceğim işte...eros eros... 
 
yatak odasına  girdiğimizde ki ,manzara şu... .. 
puf puf minderleri olan ikili kanepe.. şöminenin önüne çekilmiş.. 
geniş kol koyma yerinde.. bir büyük kitap duruyor.. 
alevler odunları yutarken.. ışığı da, gölgelerimizi duvara yansıtıyor.. derinden gelen müzik sesi 
 romantik ortamı tamamlıyor.. 
gözüm yatağa takıldı..yatak örtüsünü kaldırmış... kırmızı çarşaf parlıyor, saten herhalde.. 
yorgan ve yastıklarda kırmızı... 
 
tu--- irem..niye duruyoruz kapıda..içeri girsek ya..
ir---- (başımı kaldırdım...)  tunaa.. ben orada yatmam...abinin yatağı ,o.. 
tu----( gülüyor... belimi kavrayarak..içeri girdirdi beni...koltuğa oturduğumuzda.. ) 
değil.. hayatım.. o bizim..bu evdeki mutfak eşyası ,lambalar ,aksesuarlar ...halılar . 
perdeler.. diğer odalardaki eşyalar hariç.. 
herşey.. yeni ve bugün yerleşti.. burası ve en alt kat desek, daha doğru yani..
 
ir----(gözlerimi kısarak baktım...)  nasıl, kim yaptı.. kim aldı, seçti... 


 

Hiç yorum yok: