Translate

1 Mart 2012 Perşembe

639.bölüm..


(oturdum,o da marufun karşısına oturdu... nescafe içiyorlar,baktığımı görünce)

tu--- sana da söyledim...
ir--- sağol... dayımın selamı var..
tu--- as..  ennn önemli meselee... ne oldu..
ir--- hah hah hah... müjde istiyorum... kimse seni duymamış.. yoktu dedi..
 izin için ,imza attım..

tu--- (gülerek...)ohhhhhhhhh....

ir--- yarından itibaren dinleneceksiniz ,dedi..
bunu sen mi çağırdın.. ne var ,akşama.. morartma partisi mi..

tu--- (gülümseyerek ) yok, kendisi geldi.. ithalat meselesini konuştuk,işte... hallettik sayılır...
akşam da.. yemeğe gideceğiz... avukatlarla..
işi onlar kesinleştirecekler...

ir--- hıııı... tek mi gelmiş..
tu--- artık konuş ,istersen.. ayıp oluyor..  ingilizceyi unuttuğunu düşüneceğim ,neredeyse...

ir---  ne unutması.. ilerlettim bile...
çevirilerle,  epeyce pratik yapıyorum... galip bey, artık hiç düzeltme yapmıyorum dedi..
ağzımdan, kötü birşey çıkmasın diye... konuşmadım ben.. kendimi tutamayabilirim.. küfürü nasıl açıklarım diye.. düşünme istedim..

tu--- iyiiii.. dikkat et,yine çıkmasın.. küfürden uzak dur,hiç havamda değilim.. gerçeğini öğrenmesin..

nescafem gelince..
ir--- kusura bakma ,maruf... nasılsın..

ma--- ben iyiyim de... sizz  sıkıntılısınız sanki... ne oldu,böyle..  yüzünüz gülmüyor..
ir--- (gülümsedim )  biraz öyleyiz,malesef..... zübeyde,eşlerin.. çocukların iyiler mi,tek mi geldin...

ma--- evet,iyiler... ben,tunayı ikna etmeye gelmiştim ama.. yollarımız ayrılıyor,çok üzgünüm..
ir--- bizde ama iş anlamında bu.. kimbilir, belki yeniden çalışırsınız...
ma--- umarım...

ir--- ne zaman geldin ,maruf..... dün akşam ,
merdivenlerde..sesini duyduğuma yemin edebilirim..

maruf anında sararıp... zorla "olabilir,dün  geldim.."dedi..

ir--- amaa yani duyduğuma göre..sen olabileceğini ,düşünemiyorum...
sesinin benzediği ,başka birisi olmalı...

ma---- ................. neden ,ne duydun ki..

ben tam cevap verecektim ki..
tuna bana baktıktan sonra.. marufa döndü.. 

tu--- o kişi..  merdivenlerde olan bir bayana ,sözlü tacizde bulunuyormuş.. Türkçe olarak...
 ..karısına, kardeşine... annesine laf atılsa.. aslan kesilir.. (............) keşke ben duysaydım... ağzını burnunu dağıtırdım...
hemde bizim apartmanda.. oluyor,inanabiliyor musun... irem görememiş ama
herkese sorup,kim olduğunu bulacağım...
 çok iyi.. meziyetimizin yanısıra...
 damarımıza bastın mı...  bayanı.. hiç tanımasak bile..
(yumruğunu sehpaya,hızla vurunca... filcanlar hopladı.. marufun rengide bembeyaz oldu).
Adanalı olarak..kötü sinirleniriz..
neyse...
(kaşlarını çatarak) sen iyi misin maruf... rengin attı.. korkuttum mu ,seni yoksa... su içsene..

bir yudum aldı..suyundan..
ma--- iyi ki.. tanımıyor muşsun.. bayanı.. ya,tanısan ne olurdu kimbilir...

tu--- maruff.. bence.. iyi ki,sen değilmişsin...
asla, Adanaya gelemezdin...
sahi sen ,Türkçe bilmiyordun.. değil mi...

ma--- hayır hayır.. hayır... tabi ki.. bilmiyorum...
tu--- ben dedim, zaten... ireme...maruf ,öyle bir adilik yapmaz ..
yapsaydı.. arkadaşım olamazdı diye...
ma--- tabi tabi.. sizin işiniz var.. ben artık.. kalksam...

ir--- aaa,nereye gidiyorsun.. maruf... seni,ağırlamak isteriz...
ma--- biliyorum ,istersiniz de... beni bekliyorlar..

ayağa kalkınca.. bizde kalktık....

tu--- akşam beraberiz... zaten sinirliyim.. içelim, dağıtalım diyorum.. olur dimi..
ma--- bana yasak ya..tuna.. saat 10 gibi.. uykum geliyor.. ilaç alıyorum ,hala...

ir--- ayyy ,geçmiş olsunn..
ma--- teşekkür ederim...  yemekten sonra
kalkarız,avukatlar bitirir prosedürleri... hoşçakalın...
ir--- güle güle... görüşürüz...
tu--- seni götüreyim...
ma--- yok yok... eve gidiyorum.. oradan alacaklar..
tu--- peki.. saat sekiz de, otele gelirim...
ma--- tamam...

tokalaştık... maruf ,aceleyle... kaçarcasına gitti...
odamın kapısını kapattım...

ir--- tunaaa.. adam sarılık olmasın,korkudan...
tu--- olmaz.. kimseye laf atmaması gerektiğini ... öğrensin....
ir--- sen neymişsin ya.. ben bile şaşırdım..

tu--- (gülerek) tanımadığın tunadan.. bir kesit gördün..  randevun yoksa.. gidelim mi..
ir--- iyi, gidelim... ben acıktım..
tu--- bende.. balık yiyelim..
ir--- olurr...




hava bulutlu ve durgun..  göl,  .. dinlendiriyor insanı.. ama biz dinlenme ve etrafı görecek durumda değiliz pek... ikimizde sıkıntılıyız..

  balıkçı lokantalarından ,birisinde oturuyoruz...
masa  tam suyun yanında.. topuklarım gömülüyor ama olsun..
kıyıda..ördekler ,kazlar yüzüyor.. ekmek atıyoruz.. birbirlerinden,kapıyorlar..
 başka kimse de yok..

balıklarımız gelince...
tu--- artık anlatsan diyorum,irem..
ir--- balığı yiyelim.. önce.. kılçıklı ya..
tu--- hıh.. o kadar,kötü mü..

ir---  bakış açısına göre ,değişir tabi.. dayım bile.. anlamış... 
"tuna,onun için bulunmaz bir nimet.. aklına takıntı yapmış.. çok akıllı..
vee diğerinden de  ,bin kat.. tehlikeli .. hafife alma sakın " aynen böyle,dedi..

tu---.............. diğeri mi? onu da mı ,biliyor muş..

ir--- bende "diğeri kim"dedim..ama yutmadı... bilmiyormuşsun gibi.. konuşturma beni dedi..

yaslandı arkasına...
tu--- ufffffffffff...baştan anlat.. kafam karışık zaten.. iyice karıştır...hadi..

anlattım.. bende.. tuna ,ard arda içkisini içerken.. dinledi.. hiç konuşmadan...


Hiç yorum yok: