Translate

10 Şubat 2012 Cuma

92. bölüm..


 
buzdolabından barbunyayı çıkarıp... tabağa koydum... ayakta,bir kaç lokma yedim ki.. 
 
tu---- iremm.. sen ,böyle mi gideceksin... 
 
arkamı dönmüyorum ki.. görmeyim diye başımı salladım .. ya çıplak falansa..  burası,adamın  evi normal.. yani,olabilir.. 
 
ir--- hı hı..
 
tu--- ya rahat edemezsin.. başım acıyor demedin mi, çıkaralım şunu... 
 
ir--- (yuttum lokmayı, hala bakmıyorum.. ) belki olabilir... sen değiştin mi... 
 
 
tu---- . ay ireemm... şimdi anlaşıldı.. 
 
tuttu omuzlarımdan... döndürdü kendine ... şaşkın.. yağlı ağzımla çok komik,olmalıyım da niye gülmüyor... 
 
yutttum ağzımdakini... elim peçeteye uzandı... 
 
tu---- dur... ben silerim.. 
 
ir--- ...........
 
tunanın.. ağzımı silmesini izliyorum... izliyorum çünkü... yüzü şekilden şekile giriyor.. öyle şevkatle,incitmeden siliyor ki.. 
 
tu--- gel,şimdi... 
 
o zaman üstüne baktım... 
 
ceketi ,kravatı çıkarmış... gömleğin iki düğmesini de açmış..üstten... manşetleri de açıp kıvırmış...
 
salona girerken.. odadaki eşyalarımı gördüm.... kapının ağzına kadar doluydu...koridora bile koymuşlar..
hurçları görünce.. iyi bari ,değişebilirim..dedim kendi kendime... 
 
saçımdan tokaları çekiştiriyorum.. 
tu--- sandalyeye otur da, ben çıkarayım..
ir--- tamam.. 
 
siyah masayla bütünleştim sanki... sıkışmış gibiyim... tuna dikkatle,tokaları tek tek masaya bırakıyor... 
 
bende bileziklerimi çıkartayım bari... 
 
 
masanın üstü bilezik ve toka doldu... kolyelerin de,bir kısmını çıkarabildim... 
 
tuna söyleniyor artık... 
 
tu--- bu ne ya... yazık değil mi sana... saatlerdir başında... 
 
 
ir--- e saçım çok... düşmesin diye ,tokaları taktıkça taktı... duvağı da.. saçıma dikti, ne diyorsun sen....ay nasıl acıyoorr... uf uff..
 
tu--- kıyamam ben sana... dur makasla keseyim.. dikişleri... 
 
ir--- saçıma dikkat et ,tamam mı... kestirdim biraz..... iyice kısalmasın... 
 
tu--- (elinde makasla ,bana bakıyor...) niye kestirdin irem... çok yakışıyor sana ,uzun saç... 
 
ir---- biliyorum da, fazla uzadı... kurumuyor.. okulda bakması da zorlaşacak... hem kısa saç da, yakışır bana...
 
 
tu----sakın kestirmeyi düşünme bile.. böyle kalsın.. çok güzel.. 
ir----..... tamam canım... bu kadar büyütecek ne var... 
 
duvağı ve gülleri de koydu.... örgülü kısımları açıyor.. 
 
ir--- ben açarım onları... sen şu kolyeleri çıkar... 
 
boynumda ellerinin dokunuşları ürpertiyor.. beni.. 
 
tu---- hani bende takacaktım.. 
ir---- çok sağol ama başka özel bir günde.. sadece senin aldığını takarım..takarsın yani.. 
 
tu--- bundan ,daha özel bir gün var mı.. 
ir--- ( dudak büktüm ) bilmem.. vardır herhalde..  1.yılın sonunda takabilirsin mesela.. 
tu--- iyi.. öyle olsun.. 
 
masanın üstüne bıraktı kolyeleri..
 
hemen kalktım ,yerimden... 
 
 
ir---- sağol... hurcu bulmalıyım... 
 
tu---- çıkar gelinliğini.. orası çok dolu... takılırsın... 
 
ir---- eee.. nasıl girmemi istiyorsun ,çıplak mı...
 
tu---- olurr.. sorun değil... 
ir---- tunaaa....
 
 
tu---- ama istersen ,banyo dolabındaki bornozunu da giyebilirsin... 
 
ir---- önce söylesene.. 
 
girdim yatak odasına.. gelinlik ayaklarıma dolanıyor... yada ben yürümeyi unuttum... 
 
banyo da... gelinliğimi çıkarıp... katlı duran.. bornozu aldım...oy pembe... pembe..yumuşacık... bağladım kuşağı sıkıca... 
 
gelinliği alıp.. odada askıya asacağım... kapıyı araladım... 
 
 
tuna elinde bir avuç tokayla ,duruyor kapıda.... 
 
tu--- şey bunları koyacaktım da... 
 
ir--- tabi.. koy sen... toka kutumu bulunca içine koyarım... 
 
dolabın yanında askıya asıp... fermuarı kapadım... tunanın altınlı cekedinin yanına astım...
 
hurcu bulmalıyım.. odaya girdim... hurç neredesin... çıplağım sanki... 
sanki mi , çıplaksın.. akılsız... 
 
orayı, burayı kaldırıp bakmaya çalışıyorum... yatakların, yorganların arasında kalmış herhalde... 
 
ucunu gördüm... yaşasın... 
 
çamaşır makinasının üstünde ama... yorganlar kapatmış önünü...
 indiriyorum yorganları tek tek...on yorgan saydım.. 
 
annem;  mavi kadife yorganın kapağına.. işlediği, kalın danteli geçirmiş... 
kapakta da ,öyle güzel durmuş ki... delimiyim ne, durmuş onu inceliyorum...
 sırası mı.... giyin..bir an önce..  tuna var.. tunaaa..  
 
ay iyice sinirlerim bozuldu... 
halanın aleni,torun istemesi.. teyzemin dedikleri.. beynimin içinde dönüyor..  tuna da,  inşallah.. acelemiz yok dedi..demek ki,o da istiyor.. niye istemesin ,benim ki de laf yani.. ona göre ne var ki.. 
sinirimden  gülüyorum ama neredeyse ağlıyacağım..halime.. 
 
saçım uzayı zekiye gibi... ordan burdan çıkmış örgülerle duruyor... pembe bornozumla... çıplak, giyecek bulmaya çalışıyorum... 
 
en önemlisi.. herkes burada olduğumuzu biliyor ve bizi bekliyor... 
 
o sinirle...alttaki saten yorgana asıldım... veee... üstümde beş yorgan, altta ben... 
annem her yorgana yirmi beş kilo pamuk koydurmuştu... dikilirken... 
sırtıma kutunun kenarı batıyor..yere yapışmışım... onu hesaplıyorum... 
 
 
ir---- imdat.. imdat.. tuna.. 
 
sesim çıkmıyor... eşyaların arasında kıpırdayamıyorum da.. allahım doğduğum gün, eziliyorum... 
nefesimi toplayıp,son bir gayretle bağırdım.. 
 
ir---- tunaaaaaaaaaaaaa..
 
kapıda durdu içeri bakıyor... elimi çıkardım yandan ,beni... görmüyor ki... 
 
ir---- huu, buradayımm.. 
 
tu--- (üstümdeki yorganları atıyor..kapıdan koridora... ) nerdesin, ne yapıyorsun burada.. söyleseydin ya... 
 
benim nefes almaya çalıştığımı görünce... 
 
ellerimden tutup kaldırdı.. kucağına aldı... kucağına mı...
 
 
ir--- (kapadım, bacağımı..)  indir ,indir beni... tuna, indir dedim... 
 
tu--- kıpırdama  da, düşmeyelim............... karıcığım.. 
 
odaya gelince,yatağa yatırdı  beni.. tabi ben, örtünme çabasındayım hala... 
 
tu---- (oturdu yanıma... ) ireemm... sakin ol.. bir yerin acıdı mı...  
nasıl becerdin, yorganların altında kalmayı... 
 
ir--- iyiyim de, eziliyordum neredeyse.. 
ve çok kolay oldu...valla,denemek istersen gösteririm... alttakini çekince.. üstüne düşüyorlar.. pamuğu bol buldu ya...  annem , külçe yaptırmış.. katil yorganlar... insan kızım kaldıramaz bunları diye ,düşünür dimi.. 
 
ikimizde gülüyoruz... 
 
tu---- ne arıyordun.. söylede getireyim... 
 
ir---- giyeceklerimin olduğu.. mavi hurç var... çamaşır makinasının üstünde... hıı, sen açma sakın... 
 
tu---- (kaşlarını kaldırdı ) yaa.. ne görürüm ki.. 
 
ir---- bana ait şeyleri.. 
 
tu---- hıı, çok merak ettim.... 
diye gülerek hızla 
içeri gitti...
 
bende peşinden koştum... 
 
ir---- tunaa sakın bak... açma dedim... 
 
hurcu kucağına almış.. muzur muzur bakıyor bana... 
 
ir---- bırak da alayım.. bizi bekliyorlar... kınaya, nikaha koşa koşa yetiştik..... düğüne gecikmeyelim bari..... 
 
tu---- orada kısıtlama yok... saatli değil.. buna bakmam lazım... 
 
odadan çıkardı... 
 
ben kolunu tuttum ,çekiştiriyorum... 
 
ir---- tunaa.. yaramaz çocuk gibisin... 
 
yatak odasında yere koyup... yatağa oturdu... 
 
tu---- iyi ,al hadi ..
 
 diz çöktüm yere.. fermuarı iki yana..yarı yarıya açtım... yerini bildiğim için... çamaşırlarımı... pantolonumun içine sardım... ama hurcun içine girdim sanki... 
 
kazağımı da.. diğer yandan sarıp...bohça gibi... yaptım.... 
 
tabi.. yakamın ve bacaklarımın açıldığının farkında değilim... zafer kazanmış gibi... baktım.. tunaya.... 
 
ir---- aldım işteee... 
 
tunanın bakışlarını görünce,toparlanıp..
kapadım hemen... yakamı, bacağımı.. 
 
ir---- bakma yaa.. 
 
tu---- bakarım,  karıma bakıyorum ve sadece bakıyorum...
 
..kalkıp... çıktı odadan...


 

Hiç yorum yok: