469.bölüm..

ir---- kadınlar için.. bana tafra yaptığını söylemiştin ya...  erkekler için...

 tafra yapmaya bile, değmeyeceğini düşünüyorum... 

duygunun d si bile yok sizde...  hepiniz iğ...

 

parmağını dudağıma değdirerek..

tu---- ağır ol bakalım... 

başkasına kızıp.. acısını benden çıkarıyorsun... haksızlık değil mi , masumları da harcaman.. 

kadınlarda da.. dürüst olmayan çok... erkeklerde de... 

hepiniz dersen,iş değişir... 

lütfü beyle ,beni aynı mı görüyorsun derim.. 

 

 yanaklarımı,gözlerimin altını sildi... 

gömleğinde ki.. elimi avucunun içine alıp... 

 

tu---- hadi inelim... geç oldu.. 

 

indik arabadan... 

tunanın bir elinde kutular var.. diğerinde tencere takımını tutmaya çalışıyor..

 

kutuları aldım... 

bahçeden geçip... kapıyı açtım.... 

içeri girdik... 

 

tuna mutfağa bıraktı takımı... 

bende elimdekileri ,koydum.. 

 

salonda ,omuzlarımdan tutup... eğildi bana doğru... 

tu---- lütfen, sapla samanı birbirine karıştırma...

ben sana ömrümü veririm,demişim..bir başkasını gözüm görmez.. ne olursa olsun, seni asla aldatmam..    duş alıp yatacağım... sakinleşince,gel.. uyuyalım.. iyi geceler.. 

 

 

aa, beni bıraktı salonun ortasında... ıslık çala çala... merdivenleri çıkıyor... 

 

 

gittim.. mutfağa..  aklımı dağıtmam lazım... boşu boşuna, tunaya saldırdım ya.. 

 

oyalanmak için.. tencereleri kutularından çıkarıp.. yıkadım.. kurulayıp, dolaba yerleştirdim...

 

 

kahve yaptım, kendime.. üstüme hırka alıp... terasta içeceğim güya... aman ne mümkün.. 

bir soğuk çıkmış ki.. içim titredi.. içeri girdim hemen.... 

 

ayağımı sallayarak... koltukta ne kadar oturduğumu bilmiyorum... beynim durdu..sanki.. 

lütfü abiyi gördüğümden bu yana...düşüncelerim iflas etti.. hala inanamıyorum yaa... 

 

mutfakta küfrederek ,filcanımı yıkadım..... 

tatlı kutusuna gözüme takıldı...... yesem miii.. yemesem mi derken... 

bir çatal aldım çekmeceden.. birde dondurma kaşığını.. 

 

tabağa koydum.. ikisinden de... ilk lokmayı zor yuttum... sonra bıraktım kendimi.. 

aşerdiğim günleri hatırlamamaya çalışarak.. yedim.. ay kendime geldim sanki.. 

 

temiz bir tabağa tatlı ve dondurma koydum yeniden... 

 

dondurmayı buz dolabına yerleştirdim... 

ışıkları kapatıp... elimde tatlı tabağı yukarı çıktım... 

 

yatakta ..ellerini başının altına koymuş... tavana bakarak... yatıyor tuna... 

beni görünce... bana doğru ,yan döndü... 

 

komodinin üstüne bıraktım... tabağı... sonra banyoda yüzümü yıkayıp... temizledim.. penye geceliğimi giydiğimde, saat dörde geliyordu... yatağa oturup.. 

tabağı aldım elime... 

 

ir----  tatlı orucunu bozdum.. sıra sende... aç ağzını..

 

tuna biraz doğrulup... iki lokma yedi...

tu---- artık verme.. yeter..  susadım.. 

ir---- ye tatlıyı,içme suyu yakarsa yaksın.. lafını duymadın mı sen...dur getireyim... 

 

tu---- her laf bana uymuyor... demek ki..

 

koşa koşa indim.. elimde koca bardakla geri..çıktım.. 

tuna içti kana kana... 

tu--- sağol... bu saatte kimse bana tatlı yediremezdi.. 

 

yatağa yattım... yüz yüze bakıyoruz... 

ir---- bende kimseye yedirmezdim zaten...bir bakıma barış çubuğu olarak düşün... 

erkeklerin geneli için, hala aynı şeyleri düşünüyorum da.. seni de aralarına  katmamalıydım.. 

afedersin... sende çok alıngansın ha... 

 

tu---- bana,isnat edileni hak etmediysem.. hemde laf senden geliyorsa alınırım.. tabi.. 

ben duygusuz muyum.. beni en iyi sen tanımıyor musun... 

 

ir---- pardon.. duygu küpü var, sende... çiğdemin mağazasındayken... 

hiç tanımadığımı düşünmüştüm... ama..şimdi tanıdığıma eminim.. ( öptüm yanağını ) 

iyi geceler.

 

tu----sana da... 

 

 

tuna bana sarılıp,uyudu da.. beni uyku tutmadı... yattım öylesine... 

hava aydınlanırıyordu ,uyumuşum.. 

 

amaaa..

sabah ,uyandırılışım muhteşem oldu canım... 

duygusuz dediğim için.. 

kendini ispata mecbur hissetti herhalde.. sanki bilmiyor muşum gibi... 

 

öperek uyandırdı...giyinmiş,traş olmuş..  kucağına aldı... o sessizdi.. bende,sesimi çıkarmadım... 

 

banyoya girdik... 

bahçede ne kadar çiçek varsa talan etmiş,sanırım... 

 jakuziyi de ,doldurmuş.. rengarenk çiçekler ,. basınçlı suyla birlikte hopluyorlar... 

 

beni  ,usulca kucağından suyun içine indirdi.. ...tam önümde duruyor... 

 

ir---- çiçekler için.. sağol.. ama yüzümü yıkamamı istiyorsan.. yeri şaşırdın... burada boğulurum ben.. 

 

tu--- hah hah hah.. 

 

********