Translate

22 Şubat 2012 Çarşamba

450. bölüm..


epeyce sonra,vapur kıyıya yanaştığında.. 
parmaklarımı direksiyona vurarak,şarkı mırıldanıyordum..
 
tuna da arka koltukta derin bir uykuya dalmışken.. 
tedirginliğin sırası değil diyerek...doğrulup, açtım kontağı... 
 
elim titrese de... yenmeliyim korkumu diye ,telkin ediyorum kendime... 
sıra bana gelince.. bismillah diyip, el alışkanlığıyla... sarsmadan.. indim vapurdan... 
 
sabaha karşı olmasına rağmen... trafik hala yoğun... İstanbul uyumuyor ki.. 
rahatlamak için.. de,camı aralayarak...bir sigara yaktım... 
 
levhaları takip ettim ,neyse ... kıyı şeridine girebildim nihayet...
radyoyu da, .. kısık sesle dinliyorum... yalıya gidene kadar... bir saat geçti... 
 
evin önünde durduğumda... derriinn bir nefes verdim... 
 
karşımdaki bir araba.. park halinde.. ama farlarını açıp kapattı... işaret verir gibi..
içinde oturanı da ,göremiyorum
çiğ yağmış.. net değil...
 
aldırmadan... kemerimi açtım... 
tu---- geçmiş olsunn.. 
 
döndüm arkaya... 
ir---- sağol canım.. iyi uyudun,dinlendin mi..
tu---- hımm..çoktan uyandım da... 
konsantre olmuştun... sesimi çıkarmadım.. tebrik ederim..başardın işte.. 
 
ir---- sana kıyamadığımdan... oturdum bu koltuğa... bir daha oturur muyum bilmiyorum yani... 
 
tu---- kendini denemiş oldun,şu araba niye işaret veriyor... sana... 
ir---- bilmem... 
 
tu---- yalının anahtarı,torpidoda... sen.. al da, in... ben bakayım bir.. kimmiş bu... 
ir---- ya bırak.. kimse kim... yoldan gelmişiz zaten.. karakollara gitmeyelim,birde..
 
tu--- niyetini anlayacağım canım.. var mı öyle, karıma göz kırpmak... gözünü oyarım adamın... 
ir---- allahım,bana  sabır ... kocama da.. sakinleştirici birşeyler ver... 
 
gülerek indi arabadan.. bende anahtarı aldım da... inmedim.. bakıyorum...
 
tuna arabaya yaklaştı... şöförün tarafında ki.. kapıyı açtı... eğildi...şöföre birşey yapıyor... 
 aklımı koru allahım... 
 
 koşarak.. bir gidişim var.. tunanın yanına... 
 
ir---- ne yapıyorsun sen... 
tu---- iremm.. yavaş.. müge hanım uyuyormuş.. abimin kucağında da... ondan, inememiş...
ir---- aaa,abiiii... araban değişmiş.. tanımadık... 
 
mügenin küçücük bedeninden ,o çığlığın çıkacağını  hiç beklemezdim doğrusu... 
ciyaklıyor resmen... 
 
er---- eveett...işte yine başladık... arabaya girin... kızım üşüyecek... 
iki kişilikti arabamız... bu hanımın eşyası ,beş kişilik  yer kapladığı için... bunu aldım.. irem.. 
yakında tren de alırım..inşallah... sus kızım.. suss... kaçıracaksın bak,amcanla yengeni.... 
 
ben arkaya, tuna öne oturdu... 
mügenin sesinden birbirimi duyamıyoruz ama olsun...
 
er----hoşgeldiniz... 
ir---- tu--- hoşbulduk.. 
ir---- bizi mi bekliyordunuz.. baba kız..
 
er---- hem evet, hem hayır... bu hanım, gönülü de... beni de perişan etti.. 
dönüşümlü olarak ,oturuyoruz...
çünküü,24 saat uyumuyor.. böyle bağırıyor işte... bir rahatsızlığı da ,yok üstelik.. 
sabah gezmesi yapıyorduk kızımla... mügeee..sus artık.. .. 
 
 
ir---- tunayı çocuklar seviyor... versene kucağına..susar belki..  yoksa ben sağır olacağım abi.. 
 
abim gülerek... mügeyi tunaya verdi.. pembe battaniyesini de düzeltti.. iyice, sarmış çocuğu... 
tuna kucağında ki.. yiğenine... sevgiyle bakınca.. benim içim yine düğümlendi ... 
tunanın parmağına yapışmış.. fıldır fıldır bakıyor cadı... sustu sahiden de... 
 
er---- tamam.. mügeyi avutma işi senin.. istediğin ücreti veririm.. yeter ki.. gitme.. 
 
güldük...
tu--- e arabada mı oturacağız...böyle... içeri girelim hadi.. 
er---- bize gidelim.. 
ir---- aaa, olmaz... gönül uyusun... 
 
tu---- sen aç kapıyı irem... müge hanımı üşütmeyelim... abi,sen al da... 
er---- aman sen bekle... ben eşyalarınızı da taşırım... ağlama sesi ,psikolojimizi bozdu valla.. 
duymamak için, her şeye razıyım...
 
 
biz abimle... içeri girdik.. o eşyalarımızı da,getirdi yazık... 
çay koydum.. hemen.. içerisi tertemiz... 
yoldan aldıklarımız var diyordum... dolap da doluymuş.. çıkardım... yiyecekleri.. 
 
 
eren abi,bir battaniye daha örtmüş.. tuna önünü göremiyor... beraber geldiler... 
 
tu---- abi.. içerisi sıcak... al battaniyeyi... 
er--- sen bilmezsin.. bebekler,kuşun kanadından üşürmüş.. halam dedi.. 
tu---- hah hah hah.... 
 
er---- şişş ,gülmeee... kızım tepkili bu aralar..  irkiliyor... ağlamasını istemeyiz dimi..
gel gel.. otur sen... 
tu--- abiii... yeter ama... 
 
tunayı koltuğa oturttu..üstüne de eğilmiş.. kızına bakıyor, hayran hayran... 
 
kah gülümsüyorum.. kah içimi çekiyorum.. duyduklarım inanılmaz.. 
eren abiyi ,bu halde göreceğim hiç aklıma gelmezdi.. babalık müthiş değiştirmiş.. onu... 
 
 
er--- konuşma.. amcası.. bak kızım,ağlamadan da durabiliyormuş.. daha yeni görüyorum...
hı kızım.. sen amcanı mı istiyordun... iremi ne yapacağız peki.. peki peki..yüzünü buruşturma.. 
anladı mı ne...
tunaa, kızım abayı yaktı sana... 
 
tu--- bence sen, saçmalıyorsun... gözün kapanıyor... 
ir----  burada yat abi.. mügenin huyunu bilmiyorum ... daha.. 
 
er--- yok ,ne yatması.. oynatır sizi.. cadı... 
ee, gelin hanım.. gel bir sarılayım sana...
maşallah, çok iyi görünüyorsun.. 
 
sarıldık... 
ir--- sağol abim..iyiyim..uykusuzluk hariç,sen de.. fena değilsin.. ama babalık çok yakışmış.. 
allah nazardan esirgesin...
er---- amiin.. 
 
tu--- heyyy, beni unuttunuz burada... 
er---- seenn,kıpırdama sakın... 
 
ir---- hah hah hah... hadi, kahvaltı yapalım...
tu---- önce ,eren beyden... izin kağıdı al.... 
 
tuna mügeyi,kucağından bırakmadan oturdu masaya... eren abiyle beraber kahvaltı yaptık..
konuştuk,epeyce... olan bitenlerden... 
 
saat sekize geliyordu...
er--- biz artık gidelim de.. sizde dinlenin... nikahta kucağını rezerve ettim.. haberin olsun.. 
tu---- yok ya, daha neler.. 
er---- hıhhh..gel kızım gel... gidelim,nasılsa alacak.. seni.. hiç üzülme... 
bülentin nikahı,kabusa dönüşür yoksa... 
 
müge sesini çıkarmadı, abimin kucağında... 
er---- ayıkmadı daha.. ört battaniyesini de... kaçalım hemen... 
tu--- çocuğu tutmasını bilmiyorsun... sen.. gönüle selam söyle... 
er--- as. öğretirsin, ukala... 
 
kapıyı açtım... 
ir---- güle güle abi.. geldiğin için sağol... görüşürüz... 
er--- rica ederim.. bundan sonra gece gündüz,buradayız .. hiiççç merak etme... 
tu----  hadi hadiiii... tatilimi kızınla geçiremem... 
er---- büyük konuşmaa.... 
 
 
onlar gidince... masayı toplarken.. 
 
tu---- eren, serseme çevirdi beni.. ne çok konuştu değil mi...
ir---- hah hah hah... uykusuzluğun.. gönülsüzlüğün etkileri işte... 
bir gece ,mügeye bakalım bari.. yazık gariplere... 
 
tu---- yok canım... çocuğa falan bakamam, baktırmam da... 
emanet ,üstelik..sorumluluğu ağır.. 
ir---- emanet dedin de.. aklıma geldi...maruftan haber gelmedi, değil mi..
 
tu---- gelmedi... canım... bulaşığı bırakta yatalım... sen hiç uyumadın...
ir---- yıkayım da... 
 
arkadan.. kollarımın altından sarıldı... belime... 
tu---- gel dedim.. 
ir---- uyuyup kalmayız ,değil mi.. 
tu---- saati kurarız... 
ir---- peki... eşyaları asansöre koydu abim...
tu---- iyi yapmış.. 
 
çıktık... askıları dolaba astım hemen... buruşmamış giysiler... 
tuna da perdeyi aralayıp... saati ayarladı.. valizden acil çıkaracaklarını aldı... 
takıları da.. ben çantama koydum... ayakkabılarımızı yerleştirdim.. 
 
ir----  yiyecekleri ,kim aldı tuna...ev de temizlenmiş.. 
tu--- bekçiyi aramıştım...karısı almış.. evi de, temizletmiş.. 
 
üstümdekileri çıkarıp... yorganın altına süzüldüm... anında iptal olmuşum... 
tunanın yattığını bile görmedim... 


Hiç yorum yok: