Translate

22 Şubat 2012 Çarşamba

444.bölüm..


ero-- geldiğinizde burada oturan  beyler, savcılarımızdı..
senin gerginliğini,ağladığını görünce... bizi yandaki odadan dinledi.. izledi..
o kadar doluydun ki..  sana hiç soru bile sormadım,fark ettiysen.. 
kendiliğinden, gayet doğal anlattın.. 
onlar da, sizin o tarladaki halinizi gördükleri için.. 
senin ağzından... sorularına cevap buldular.. 
 
ir---- yani ... bizi hastaneye götürürken, beraberdiniz.. 
kamera nerede,hala bizi izliyorlarsa ... teşekkür ediyorum.. kendilerine..
 
ero--- .........................imzaladın mı.. hepsini.. 
 
ir---- evet.. vedatın akibeti ,ne oldu.. öldü mü.. 
ero--- sorma demedim mi.. ben sana.. 
 
ir---- hiii, yaşıyor mu.. ya yine peşimize düşerse...bu sefer ,ben katil olurum kesin..
 söyle dayı, nerede.. o.. birde tankere ilacı atan başka birileri varmış.. onlar yakalandı mı.. kim miş... işçilerden deme sakın.. 
 
ero--- işçiler nereden geldi aklına.. onlar ekmeğinin derdinde.. hepsi de, ne yapabiliriz 
diye deli oldular.. 
ben ,katil olmana izin verir miyim.. hiç.. 
öldü yada ölmedi diyemiyorum.. sakıncaları var..  bundan sonra.. kimse peşine düşemez..
onu bil yeter... vee daha da soru sorma... 
 
ir---- dayııı... 
ero---- suuss.. konuşma.. 
 
tuna içeriye girince.. ona dönerek... 
 
ero---- tunaa.. gel,kurtar beni.. irem,sorgu hakimi gibi...
 
ir---- daaayııı... bak bu son.. 
 
tuna da yanımıza oturdu...gülerek..
 
ero---- hayır.. irem.. başka yok.. 
yemeğe gideceğiz diyordun.. hadi hadi.. lütfü bey.. bekletilmekten ,hiç hoşlanmıyor muş.. 
 
ir---- seni seniiii...  ağzınla yakalandın.. işte...
tunaya yaptığın gibi, onları da mı ..soruşturdun ..
 
öyle bir sessizlik oldu ki.. 
dayım, tunaya bakarak... 
 
ero---- saklayacak bir şeyin yoksa, soruşturulmaya itiraz  etmeyip.. . 
neden diye de, kırılmıyorsun.. değil mi tuna..
benim her yiğenim çok kıymetli, 
doğal olarak eşlerini de.. tanımak istiyorum.. anne babaları var ama... önce ben emin olmalıyım..
osman eniştem,babam.. ablam da ,annem gibi emek vermişlerdir bana... 
bir hatamdan dolayı.. şu aralar ,bana kırgın olsalar da.. bu başka birşey.. 
zuhali de ,çok çok severim.. 
talep ,ergünden geldiğinde.. ziyanın seceresini önüne koyuverdim.. çok memnun oldu.. 
. yaşamasını bilen.. deli dolu görünse de... değerlerine sahip çıkan..bir delikanlıymış.. ,
 pırıl pırıl bir geçmişi var....
inşallah, haklarında hayırlısı olur.. 
 
ir---- inşallah.. da.. 
ero---- allahım hala "da" diyor... 
 
ir---- bu son soru valla.. ergün abi, ziyayı araştırmanı ne zaman istedi ,yeni mi..
 
ero---- hayır.. ingiltereden dün gece geldim ,demişti..
 
ir---- yaa.. kurt bunlar.. kurt... ilgisini,anlamış demek ki..
ero--- tu--- hah hah hah... 
 
 
****
 
dayımdan ayrılınca... eve gidip.. üstümüzü değiştik aceleyle... 
morale ihtiyacım var,gerçekten.. yine alt üst oldum.. aklımdan uzaklaştırmaya çalışıyorum.. elimden geldiğince.. 
tunaya  birşey belli etmemeye çalışıyorum güya.. ama o da çok durgun..
 
 
 
***
 
 
 
çiftliğe uğradık ..çuval çuval,mandalina ,portakal ve nar doldurdular bagaja...
 hüseyin hazırlamış hepsini... 
beş kiloluk salça kavanozunu da.. sarıp sarmalamış iyice... kocaman bir bidonu da sıkıştırdılar 
arka koltuğun arasına... .. bu ne dedim... 
şalgam suyuymuş... meğerse.. 
sabah gideceğiz diye, hazırlık yani... 
haraket ettik... aceleyle... 
 
Mersin yolundayız.. ... 
arabanın koltuğunda.. üstümdenden ağır bir yük kalkmışcasına .. içim boşalmışcasına ,oturuyorum... 
radyoda  çalan,müzikleri dinliyoruz..
 
... okulumun önünden geçerken... başımı ters yöne çevirdim.. 
görmemek için... 
 
tuna fark etti tabi.. elini, dizime koydu.. birşey demeden...
 bende ,elini avucumun içine aldım...
 
epeyce bir süre vites değiştirmesi gerekmediği için... eli elimde... kullandı arabayı... 
Mersine girerken... ilk kavşakta...  
 
tu---- irem, elimi alabilir miyim... 
ir----  (bıraktım elini ) sağol canım..
tu---  iyi misin..
ir--- olacağım tunam, olacağım.. 
 
hava biraz karardı ... limana giderken...  
etrafıma bakınıyordum.. öylesine... 
 ziyanın arabasını gördüğümde..."saat yediye çeyrek var... gelmişler midir ki.. "diyordu tuna da.... 
ben "dur dur... buradalar "dedim... 
 
tuna hemen yavaşladı tabi... 
tu---- nerdeler.. 
 
ziyanın arabasının durduğu yeri ,elimle işaret ederek... 
ir---- işte buradalar.. 
 
görünce... bana ters ters baktı.. sonrada, söylenerek hareket etti..
tu---- biz onları mı arıyoruz ,irem..dayın araştırmış, abisi ..ta ne kadar öncesinden.. 
fark etmiş durumu.. 
 rahat bırakalım da.. ikisi ,konuşsunlar demiyormuyduk..  
yanlarına mı gidecektik ki.. durduruyorsun beni.. 
 
ir---- ........................ bir görsek ,ne vardı sanki.. aşkolsun... 
 
limanın park yerinde, durdurdu arabayı... lütfü beyler de, gelmişler.. 
bizi görünce..indiler arabadan..
 
tu---- sen karışırsan.. engellersin, irem hanım.. 

Hiç yorum yok: