Translate

21 Şubat 2012 Salı

437. bölüm..


giyinmeden.. 
elimizde jel... ben ona sürdüm.. o da bana..
 
ikimizin de.. kaburgaları ağrıyor , hala.... görünmez kaza işte... 
e doğruu.. tunaya bakarken.. nasıl görseydim... öyle güzel , bakıyordu ki... 
 
*****
 
öğlenden  sonrayı, alışveriş yaparak geçirdik.. 
nikah için.. kıyafet ,ayakkabı... ne gerekiyorsa aldık işte.. takının parasını ödedi tuna.. 
çok beğendi... 
tabi başka beğendikleri de oldu... giydiğim"siyahları" meselaa.. 
 
 
yemek yedik göl kıyısında... oturup ,yağmur da... manzara seyrettik.. el ele ,göz göze... 
akşam eve geldiğimizde... bavul hazırlama telaşına girdik... 
 
saat 22:00 gibi.. herşeyimiz yerleşmişti.. götüreceğimiz askıları ,içerideki odaya astım.. 
çıkarken.. masama ve üstündeki pirinç levhaya dokunmadan edemedim...
 
hayallerim uçup gidiyor,ben tutamıyorum...amaçsız
bomboş ,bir hayat geçireceğim.. diye düşünürken... 
 
tu---- geç kalmış sayılmazsın... 
 
başımı kaldırıp, kapıda duran tunaya baktım... 
 
ir---- öyle mi sanıyorsun.. hıh.. halbuki benim için.. mazi de ,bir anı oldular bile... 
istanbuldan dönünce..  bunu götür.. görmek dahi istemiyorum.... 
 
tu---- pekii... 
 
ir---- hayret, ısrar edip...  yarına kadar fikrin değişir ,demedin.. 
tu--- .................... 
 
ir---- hadi,kahve içelim.. 
tu---- burada mı, teyzenlerde mi.. 
 
ir----unutmuştum bak, aklım dağılır hiç olmazsa.. orada içelim.. üstümüzü değişelim ama... 
tu--- tamam...
 
siyah kumaş pantolonumla... siyah ipekli gömleğimi giydim.. 
makyajımı da yaptım.. siyah far sürdüm,rimelle falan çok değişik oldu.. 
 
bordo rujla ,ben bile kendimi tanıyamadım.. saçlarımı da dağıttım iyice... 
siyah ayakkabılarımı, geçirdim ayağıma... 
 
 
bunlar zuhalle aldıklarım..
tuna da yeni görecek... yanına geldim. 
 
tu---- vaayy.. siyahlar çok yakışıyor, demekte haksız değilmişim.. 
 
 
ir---- sağol.. al işte, tepeden tırnağa siyahlara bürünmüş iremi gör....
tu---- harikasın..  
 
tuna da, gri pantolon gömlek giymişti.. ceket için erken daha... ama uzun kollu isteniyor artık...
arabaya binerken... şemsiyeyi kapattım.. 
 
ir---- ben siyah, sen gri.. karardık ya... 
tu---- içimiz renkli,sen ona bak... 
 
ir---- eveettt.. orası rengarenk... 
gülerek.. hareket ettik.. 
 
tuna bir çiçekçinin önünde durup.. bana kırmızı gül alınca... hele de... verirken.. elimi tutup..
o aşık bakışıyla bakınca... 
mest etti beni... konuşamadım, boğazım düğüm düğüm.. oldu... 
 
gidene kadar..  goncamı kokladım.. 
aynı onun, beni örselemeden kokladığı gibi... 
 
teyzemlerin sokağı, tenha olur genellikle... park sorunu olmaz yani... 
geç olmasına rağmen.. bir girdik sokağa... arabalar arka arkaya sıralanmış...  yanlarından geçerken... 
 
ir---- ne oluyor ya... bu ne... 
tu---- bu ahmet abinin... bu ergünün...
ir---- saadet teyzemlerin,06 plakalı kim ki.. lütfü abilerde burdalar... tunaa ,bu ziyanıınn.. bak bak...
ay hepsi buradaaa.. Ankaradan gelmiş,ailesii ..  hiiiii, zuhali istemeye mi..gelmişlerr...
 
tu---- sakin ol... sen karar , dedin.. ziya da tutuşmuş işte... çok kalabalıklar... biz çıkmayalım..
 
ir---- aaaa ,hayatta olmaz... 
tu---- ireemm.. sen şimdi,ters birşey söylersin.. annesinin babasının yanında...
 gerilir ortam.. ayıp olur..
 
ir---- demem demem... söz verdim ya.. süründürme kısmı sonra...
 
durdurdu arabayı...
tu---- emin misin.. 
ir---- evet... 
 
****
yukarısı tam anlamıyla ,düğün evi gibiydi...
sanki bizi de ,kırk yıldır görmüyorlar .. 
öyle içten ,karşılamaları var ki.. canlarım benim..
 
tokalaşıp,öpüştük..nereye oturtacaklarını şaşıdılar... 
hoşgeldiniz, nasılsınız.. geçmiş olsun... falan filan... geçiyorum bunları... 
 
kırmızı güllerden oluşan koca bir buket..vazoya konmuş...
ilk intibam.. ziya babasına hiç benzemiyor..tıpkı annesi.. neyse ki boyları farklı.. 
 
ertan tunanın kucağına gitti hemen...erkekler ve bayanlar  koca salonda karşılıklı oturmuşlar..
saadet teyzem,annemle yanyana .. 
ziyanın annesi.. rüküş hanım.. gözünü devire devire.. 
neşe ablayla konuşurken,beni süzüyor... 
 
hayal abla, anneannem var diye ..gelmemiş.. 
onun için..sevim teyzemde, mutfağa girip çıkıyor.. 
çaylar içiliyor.. pasta börek yiyorlar.. zuhalim döktürmüş yine... kız hamarat..
 
ergün ,ali ve ziya sigara içmek için mutfağa girdiler... 
ziya çok mutludur herhalde... zuhali seyrediyor ya.. 
 
ben de,çantamı alıp girerken..
... sevim teyzeme ..eğilip..
ir---- teyzem, sen otur.. ben yardım ederim zuhale... 
se--- sağol ,kızım.. zuhal çok yoruldu...
ir--- diğerlerini de mi...yemeğe çağırdın.. yoksa..
 
se---  onlar.. yemekten sonra geldiler... 
 haberimiz yoktu..... 
ir---- densizler...
se---- şişş  .. ayıp.. irem,kızım... meyveleri yıkadım..  
ir---- anladımm.. 
 
puflayarak... kapıyı açtım... 
 
 

Hiç yorum yok: