Translate

19 Şubat 2012 Pazar

346.bölüm..




ayy ben çok eğlendim... çookk... 
 
tarlayı bir baştan. diğer uca katettik..tuna topladığımız ,buğdayı kamyona boşaltıyor .. 
ayağa kalkıp.. eğildi..dışarı doğru.. 
fırsattan istifade..yerine geçiverdim... bende toplamak istiyorum... bana ne bana nee.. 
 
ir---- tunaa ,üstüme oturma sakın... 
tu---- (döndü bana doğru...) ne işin var.. arkamda senin.. aştın kendini... 
 
ir---- kucağına oturmamı mı,tercih ediyorsun... tamammm,otururum ...
 
tu---- tabbiii canıımmm... geç yanaaa.. indiririm bak... 
herkes bize bakıyor,iremm.. 
 
ir---- hiii, bu kadar uzak yerden.. eve nasıl yürüteceksin beni... vicdansız mısın sen.. 
 
tu---- yürütmem canım... şu kamyona bin.. hüseyin kullanıyor.. evin orada indirir seni..
 
ir---- ya tuna..daha tanıyamadın mı ,sen beni.. bunu ,kullanmayı kafama koydum işte.. boşuna 
konuşuyorsun.. otur da.. gidelim.. 
 
kollardan birisini indirip...buğday akışını durdurdu, kamyona işaret etti...tamam diye..
 o ,hareket edince de..
 
döndü bana doğru.. 
 
tu---- ben seni tanıyorum  ama bu sefer olmaz..buğday hasadına ,kadın eli değmez..
batıl yada değil.. inanış böyle... 
sana birşey demiyorum diye,herkesin içinde de biçer döveri kullandırmam yani.. 
herşeyi boşversem de.. nazar olur diye korkuyorum.. 
ve  fazlasıyla, hopladın.. çocuğun başı dönmüştür... 
 
ir---- (gözlerimi kısıp baktım...) demek öyle.. tuna ağa.. kadının eli ,başka her şeye.. değiyor ama.. pamuk hasadına da değmez desene hadi.. 
iyi ,sen bilirsin.. 
 
kapı da yok zaten.. tutunarak ,indim.. aşağıya... 
elimi siper ettim, gözüme.... 
ir--...... senin  de,diğer erkeklerden  farkın kalmadı... 
 
hızla yürüyüp.. 
yandaki ,ağaçlı kısma geçtim... kocaman araçla peşimden gelemesin diye... 
 
saçlarımın arasından ,ter boynuma süzülüyor.. epeyce yürüdüm.. ama çok uzağa gitmiştik..
ev nokta gibi görülüyor hala.. 
 
kanalın kenarında, söğüdün altına oturdum......
kuş seslerini.. dinleyerek... yaslandım..ağaca... 
 
on dakika kadar,dinlenince kalktım.. yürüyorum.. 
 
kanalın suyu da.. öyle güzel görülüyor ki.. acayip akıntılı olmasa
girmek isterdim doğrusu.. 
 
arkadaki toprak yoldan da ,kamyonlar geçiyor... dizilmişler ,buğdayları götürüyorlar.. 
 
tuna ağanın hanımı kanala giriyor.. düşünsenize olabilecekleri... 

Hiç yorum yok: