Translate

18 Şubat 2012 Cumartesi

335.bölüm..

kahvelerini içtiler.. çay,börek .. tatlı ikramları yaparken hülya ile konuştuk biraz.. mutlu gibiydi..
onun adına sevindim.. 
 
bana sormadı da anneme nuri nasıl demiş.. duyunca öyle fena oldum ki..
demek göründüğü kadar iyi değil..o da unutamamış.. 
ah teyze ahhh.. 
 
neyse.. onlar da kalktılar... 
ertesi gün dönüyorlarmış.. 
bize de buyrun dedik.. 
 
yolcu ettiğimizde saat sekizdi... 
 
er---- ahmet bey, nermin hanım.. herşey için teşekkür ederiz.. 
döndükten sonra..istanbula bizde bekleriz.. 
 
ne--- kısmet olursa geliriz, eren bey.. 
t---- bana da buyrun.. kebap yapamasam da..
mutfakla aram iyidir.. 
 
ah--- (gülerek..) afiyet olsun da,gönüller bir olunca ... yeme içme aranmaz.. 
inşallah hayırlısıyla görüşelim.. 
 
er---- inşallah.. şimdi müsade ederseniz.. biz infilak etmeden... biraz yürüyelim diyorum..
sizlerde ,gelirseniz seviniriz.. beraber yürüyelim... 
 
ah--- siz yürüyün eren.. müsade sizin.. her zaman bekleriz.. şimdi,ertan beyin banyo zamanı..
ve o görev bana ait.. 
 
er---- demeyim dedim de.. kılıbıkmısın yoksa... ahmet bey... 
 
ah--- hah hah hah... allah ,size de göstersin .. bakalım.. siz ne yapacaksınız.. 
 
t---  çok güzel dedin.. ahmet bey.. bekara karı boşamak kolay gelirmiş.. 
daha bir şey bilmiyor..bu beyler.. oğlum,burnumda tütüyor.. hadi gidelim... 
 
**** 
 
öpüştük.. vedalaştık.. annem babamla... 
 
tuna arabaya bindirdi bizi... 
mırıldandım...
ir----tunaa ben kullanayım.. 
 
tu--- evin oraya kadar gideceğim ..irem.. sonra bulvarda yürürüz.. 
ir--- peki.. 
 
arabayı evin önünde park etti... 
tu---- yukarı çıkalım.. erenle tuğrul kahve yada soda içsin.. ne dersiniz.. 
er--- içmemm.. yürüyelim.. 
 
t---- ayıkacaksam.. ne diye içtim ki.. bende içmem... 
g---- bir saatimiz var zaten... dolaşalım.. 
 
indik arabadan... eren,gönül... önden gidiyor.. tuğrul abi ellerini cebine soktu.. 
yürüyor arkalarından... 
 
bizde el ele.. arkadan gidiyoruz... 
vitrinlere baka baka... yürüdük epeyce... ilerledik... 
 
tu--- yoruldunuz mu.. pastanede oturalım mı biraz... 
er--- gönülle irem yorulmuştur.. oturalım.. 
 
tu--- siz oturun, ben arabayı getireyim.. buradan gideriz havaalanına... 
t---- beraber gidelim... 
 
tuna ve tuğrul abi.. geri döndüler.. 
biz oturduk... 
 
ir---- ne içersiniz,yersiniz.. 
g---- soda olsun.. 
 
er--- ben de.. soda içeyim.. 
ir---- garsona iki soda ,bir kola siparişimizi söyledim.. 
 
er--- irem.. birşey söyleyeceğim.. ama kızma.. 
ir---- (gülümsedim.. ) kızmam..abim, nedir... 
 
er---- beyhanı hiç yakıştıramadım.. kuzenin nasıl evet demiş ,o ... o... kazmaya.. 
 
ir--- hah hah hah... ayy.. alemsin abi.. benim bir teyzem var.. evlere şenlik.. 
hülya ağzını bile açamadı... 
göz göre göre..o güzel kızı..  o kazmayla,evlendirdi.. 
abimi sen.. görmedin dimi..
 
er---- yok.. görmedim..
 
ir---- işte.. o ve hülya.. birbirlerine aşıklardı.. ama ne aşk.. öyle böyle değil.. 
teyzem ezdi geçti herkesi.. 
iki kırık kalp ,kalmıştı geride... gördüğüm kadarıyla,birisi onarılmış.. 
olan abime oldu.. askerde.. kara bahtım,kör talihim diyor..şimdi.. 
 
er---- üzüldüm.. birşey daha söyleyeceğim.. 
ir---- hımm, buyur.. 
er---- ziya ve zuhal sevgili mi.. 
 
ir---- hah hah hah... müthişsin abi...  birbirlerini tanımıyorlar,bile.. hiç görmediler daha..
 birileri tarafından.. yakıştırılıyorlar sadece... onu bile bilmiyorlar ,yani.. 
 
er--- vay be ,amma atmışım.. ama var ya.. bende yakıştırdım..
ziyanın..ilk görüşte..bende 
 bıraktığı izlenim.. kafa dengi birisi olduğu yönünde... kızımızda.. çok hanım.. lafını biliyor.. 
dengelerler birbirlerini ,bana öyle geliyor.. 
 
ir---- bakalım,nasip kısmet.. biz yakıştırdık ama.. kendileri ne der.. bilmiyoruz.. zuhali istiyorlarmış..
ziyanın ruhu bile duymadan ,evlenebilir... 
 
er---- birisi gitti, birisi geldi.. tuh.. bilseydim.. ziyaya adres verirdim... 
sen niye.. söylemiyorsun zuhale... 
 
ir---- . tuna duymasın.. abimle,hülyadan sonra.. karışmamı istemiyor.. 
 
er--- bir yerde haklı tabi.. ..
g----bu işler şakaya gelmez.. tuna haklı bence.. büyük sorumluluk... 
ir---- evet.. 
 
tunanın arabası durdu pastanenin önünde... 
ir---- geldiler...
 
içeri girdi.. tuğrul abi.. 
tunada arkasından.. 
 
oturdular... 
er--- geciktiniz... 
tu--- alinin yerine ,uğradık.. gayet güzel olmuş.. büroları..
 
er---- eli boş mu gittin.. hatırlatsaydın ya.. bizde uğrardık.. 
 
t----yok canım... çiçek aldı.. çok amatörler ama .. bir o kadar da samimilerdi.. 
ergün de,gençlere.... bilgisayarı,fotokopiyi.. faxı...öğretiyordu.
 
tu---- giderken uğrarız,isterseniz.. memnun oldular... 
er--- (gülerek...)  gidelim tabii.. 
 
abime bir bakış atmışım... tunanın gözünden kaçmamış tabi.. 
 
tuğrul abi birşey istemedi.. tunada soda içti.. hesabı ödedi.. kalktık.. 
 
arabaya binerken..  fısıldadı.. 
tu---- bilmediğim ne.. 
 
ir--- ziya ve zuhali sevgili sanmış.. sordu da.. onları söyledim eren abiye.. 
tu---- hıı,ondan mı gitmek istedi.. 
 ir---- sanırım.. 
tu---- çok bilmiş.. illa karışacak.. çok da uyanık.. nasıl anlamış ki..
ir--- aile özelliği desek... 
 
gülerek,bindik arabaya... 
tu--- eren bey.. zuhale birşey söylemiyorsun.. anlaştık mı..
 
er--- girer girmez.. ziyaya şans ver demem herhalde.. tanımıyormuş zaten..
tu---- ben söyleyim de.. biz de,henüz ziyayı tanımıyoruz çünkü.. 
 er---- tamaamm.. 
 
gittik.. bürolarına.. çok sevimli,sıcak bir yer... tıklım tıklım içerisi de... 
kızların... hepsi, ali abinin okul arkadaşlarıymış..
 
bize de.. soğuk birşeyler ikram ettiler... 
patates kızartması ,çerez.. birada var...
 
cıvıl cıvıllar... ali abinin dediği gibi.. zuhal de.. yabancı kalmamış aralarında... 
birbirlerini tanıyorlar.. 
kızlı erkekli,hepsini tanıştırdı bize tek tek... 
 
gönül ,zuhal.. ben.. ayaküstü sohbet ediyoruz.. eren,tuna..tuğrul.. ergün abinin yanındalardı...
 
eren abi daha sonra.. geldi yanımıza..  zuhale sigara ikram etti.. ikisi içiyorlar.. 
 
er--- irem.. tuna sana bilgisayar siparişi veriyor..gibi, bir bak istersen.. şişş, çaktırma ama... 
 
ben yemi yuttum tabi... gülerek, tunanın yanına gittim... 
 
beş dakika eren abiye.. yetmez mi..
 
 zuhale.. lafın arasında,- bir adayın daha olduğuna dair - şüphelenmesine yetecek bir ima yapmış..  
 
ben ne bileyim... 
zuhal cin gibi.. kafasında tasarlamış.. eren abi nereden,nasıl bilebilir diye... şüphelerini de,üst üste 
koymuş.... 
 
benim yanıma geldi.. koluma girip ,az ileriye götürdü.. 
ben saf sazan.. düştüm bir kere daha... 
 
zu--- anlat bakalım.. şu yakışıklıyı.. senden değilde.. eren beyden duymak da.. çok şaşırtıcı tabi.. 
suzan hanımın oğlu mu yoksa.. 


ir----evet,o..  lütfü beyle, beraber çalışıyorlar.. siz gittiniz.. o geldi..
 ama var ya yemin ederim.. onun da, haberi yok senden.. 
eren abi .. sorunca.. ben de anlattım..bizde tesadüfen öğrendik zaten.. 
lütfü ve neşe çifti.. ikinizi birbirinize yakıştırmışlar.. tanıştırmak istiyorlardı... hepsi bu..
 eren abinin ağzında da ,bakla ıslanmıyormuş... nerede o..
 
zu---- (gülerek... ) iremm.. o, somut hiç birşey demedi.... sen herşeyi anlattın.. mükemmelsin yaa.. 
senin ağzından ,laf almak çook eğlenceli.. 
 
ir---- (gözlerimi kısıp..) bende seninle ,eğleneceğim görürsün... sinir..şey..  
 
zu---- elinden geleni ,ardına koyma da.. hiç umudum ,yok benim... aşk gözünü döndürmüş.. 
 
o sırada,tuna geldi ..yanımıza.. 
zuhale bakarak.. 
 tu---(güldü..) yine ne yaptın..ireme.. 
zu---- benn mii.. hiçç.. sor,bak... bence kendisi de öyle diyecek.. dimi,iremciğim..  
 ir---- aynen öyle zuhalim.. elime düşeceksin nasılsa.. benim umudum var... halaa.. 
 
zu---- he he he.. tunaaa ..  irem oldukça.. sen hiç yaşlanmazsın... çok şakacı..(yanağımı okşadı.. )
cannıımm...hayal görüyor devamlı... 
 tu---- hayal mi... hah hah hah... 
 ir---- tunaaa.. gülmeee.. hadi gidelim,zuhal yada sen elimde kalacaksınız.... yoksa... 
 
******
 
havaalanına gidene kadar.. eren abiye demediğimi bırakmadım.. tabi benim dediklerimde ,sazanlığımda .. çıktı ortaya... 
 sinirler ,hepsi çok eğlendiler... güldüler bana... 
 
t---- oyyy irem..oy.. filmsin ha.. kurnaz ve saf.. nasıl oluyor bu.. 
 ir---- ne bileyim.. eren abinin...anlatmadığını..
 
er---- hakkını yemeyelim, zuhalin... soruyu güzel sormuş.. irem de.. biliyor sanıp.. dökülmüş..
bravo.. ziyanın çekeceği var.. gıyabında acıdım bak... hah hah hah... 
 
g---- herşey olup bitmiş gibi ,konuşuyorsun eren.. 
 er--- içime doğuyor.. bu işin akibetini,bana haber verin mutlaka.. 
duydu ya.. zuhal, ne yapar eder.. ziyayı görür bence... 
 
tu---- ikidir.. kurtuluyorlar erostan.. zuhal kafasına koyarsa.. ziyanın ,bence de..şansı yok ...
 ir--- yok artık... zuhal, yapmaz öyle şey... ziyayı kıstırıp,üstüne atlayacak değil ya... 
 t----- uuuu.. ay karnım.. iremm.. açık veriyorsun.. eren dedi ya.. gece mırıltıları diye.. 
duyduk seni.. 
 ir---- tunaa..kenarda dur.. ineceğim.. yeter ya.. utandırmasanıza... 
 tu---- utanma sende.. yüksek sesle konuşmadık , ben öyle konuşmadım da ...diyebilirsin.. 
niye kabul ediyorsun.. hiç, indirirmiyim seni..
 g---- iremm.. sorsana ne duymuşlar.. 
 ir---- ............ blöf mü yaptın, abii.. 
 t---- tahmiinn.. desek.. 
 
arabada kahkahalar atılıyor.. 
 
ben bile güldüm.. durum komik... aslında.. 
bana gülmeleri haricinde ,kızılacak birşey yok... 
 
 

Hiç yorum yok: