Translate

17 Şubat 2012 Cuma

299.bölüm..

bahçeye götüreceklerimi ,servis masasına koyunca...
kapıyı açıp seslendim...
ir---- tunaa.. mola verinn.. geliyorum..

tunam koşarak geldi...  masayı çekmeme yardım etti...

uf---- amcaaaaa..
tu---- efendiimm..

uf---- kaleye geç ,yaaa..
tu---- terledik ama.. ufuk.. bak irem neler getirmiş.. dinlenelim biraz..

ir----tuna ,çocuğun sırtına bak..  sen de.. mi terledin..
tu---- (mırıldandı.. )terledim.. hadi değiştir..
ir---- şişşş..

uf---- babaaa... amcam mızıkçılık yapıyoyy.
tuğ---- hah hah hah ...yapaarrrr.. buraya gel... temizlen  bakalım..
uf---- of yaaa..

masaya, tabakları bardakları yerleştiriyorum..
tuğrul oğlunun elini yüzünü yıkayıp ,üstünü değişmiş... tuna da.. yeni tişört giymiş...
beraber gelip oturdular ,koltuklara... hava harika..

pasta ve kurabiyeleri servis ettikten sonra... çayları doldurdum.. ufuğa meyve suyu verdim...

tuğ---- irem.. otursana sende..ne zahmet etmişsin..

ir---- zahmet olur mu abi..siz buyrun.. çayı ocağa koyup geliyorum...
tu---- ben götüreyim ver...
ir---- peki...

oturdum..
ufuk pastayı ve meyve suyunu bitirdi bile...
uf---- ben top oynamak istiyoyum..
tuğ---- peki ama terlemek yok.. topu da havalandırma.. ve birşey unuttun..

ufuk inip yanıma geldi...
uf----- iyem.. eline sağlık..
ir---- (çenesinin altından tutup.. yanaklarını öptüm... )
afiyet olsun... canımm.. ön tarafa gitme de, seni görebileyim..

uf---- niyeee...
ir---- gittiğimizde, seni özleyeceğim ya..
 şimdi,çok görürsem faydası olur diye düşündüm..

başını eğip.. salladı...
uf---- tamam iyem..

topunu aldı... karşımızda oynuyor..

tuğ---- ufuğu etkilemek, kolay değildir...

tuna da gelip oturdu... yanıma..
tu---- beni etkilemek de, kolay değildi ama .. irem faktörü.. işte...
ir---- ben birşey yapmadım.. kan çekiyor,içinizde o sevgi vardı zaten.. amca ve yiğen olduğunuzu hatırlattım.. sadece..


tuğ---- (çayından içti bir yudum... ) haklısın ..yıllar sonra,sayende yeniden tanıştık sanki...

tu---- bari bundan sonra.. çocuklarımız tanısınlar birbirlerini... bizim gibi,kopuk kopuk olmasınlar..
tuğ---- -larımız mı.. ereni biliyorum da... yeniden,amca mı oluyorum yoksa...

tu---- (gülerek ) eveettt.. haberin yok muydu..
tuğ---- vayyy.. tebrik ederim.. sizi... söylemezsen,nereden olsun oğlum..

ayağa kalktı..sarıldı bize..

tu---- sağol abi.. erenden duydun sanıyordum.
biz okul,çiftlik işleri.. ev arasında koşturup duruyoruz..
 gündüz ,aramaya fırsat olmuyor ki...

oturduk tekrar...

tuğ----- akşam da.. arayamıyorsun.. tabi..
tu---.....................
ir---- ben çayı getireyim..

tunaya kalkma diye ,işaret ettim...
kimbilir o ne kadar üzgündür.. karısı ya..ne de olsa..
mutfaktan çayı almadan.. pantolonumun cebine ,ufuğa aldığımız künye kutusunu koydum...

elimde çaydanlık.. dışarı çıktım...
sessizce çayları doldurdum...
servis masasına koydum... çaydanlığı...

otururken künye kutusunu... çaktırmadan tunaya verdim...

tu----  senin işlerin nasıl abi..
tuğ---- pek tadı yok ,bu aralar.. çalıştığım şirket ,elindeki işleri bitirdi..
yeni birisine, başlamak üzereyiz... prosedürleri bekliyoruz... benim iki ev inşaatım var.. onlarla
ilgileniyorum..

tu---- hayırlısı olsun.. bak bu sefer.. hasata mutlaka geleceksin.. kendini ayarla...
seni çalıştıralım şöyle, Adananın sıcağında.. erene de söyledim.. o da gelecek.. mümkün olursa..

tuğ---- kısmet bakalım..söz vermeyeyim..
çalışmak dan hiç korkmam ben.. ama o sıcak düşündürüyor açıkcası... beni ,burada ufuk tutuyor..şimdilik.. sıkıyor artık,istanbul..

tuna da ,ben de .. onu İstanbulun sıkmadığını biliyoruz. ama.. birşey diyemedik.. tabi..
sanki,o bilmiyor mu..
kader işte.. neslişah sülük gibi yapışmış.. gitmiyor..
neyse.. büyük konuşmamak lazım...

tuğ---- siz ne zaman gideceksiniz..

tu---- perşembe gecesi kısmetse.. irem pilotu aradın mı..
ir---- aradım.. teşekkür ettim.. gitmiştir şimdiye kadar...

tuğ----- maruflar da buradayken.. perşembe öğlen yemeğini ,boğazda yiyelim diyorum..
tu---- sağol abi.. gerek yok ki.. yarın burada beraber olacağız zaten... hiç sıkıntıya girme..

t----- konuşmasana tuna.. itiraz etme.. evime demedim dikkat edersen...

ir----- abim.. çok teşekkür ederiz.. düşünmen yeter.. burası da boğaz.. balıkları burada yiyelim..
hesap almam valla bak.. sen bizdensin ama marufa bir iyilik düşünebilirim...

tu--- t---- hah hah hah...

tuğ---- o zaman balıkları ben alayım..
tu---- öğlen,beraber gideriz..

tuğ----- tamam.. iremm.. yapabilirmisin,bilmiyorum ama birşey isteyeceğim senden..
ir---- söyle abim.. nedir...
tuğ----- neredeyse tek özlediğim yiyecek.. humus ve zeytinli ezme salata.. acılı falan..
nohutun damakta kalan, tahinli tadını dengeleyebileni..  hala bulamadım da..
 halam harika yapardı,kulakları çınlasın...

ir---- tamam.. istediğin,başka birşey var mı..
tuğ----- yok .. sadece ,huzurlu bir aile yemeği yiyebilmeyi istiyorum....

tunayla bakıştık..
ir--- bizden yana, bir sorun yok.. abi.. hatırın için.. susarız.. sen üzülme..
t---- sağol ,sağolun..

çok hüzünlenildi.. konuyu değiştirmek lazım..

ir----(gülerek.. )abiiii..
tu---- irem böyle diyorsa.. altından mutlaka birşey çıkacaktır.. abi..hazırlıklı ol..

tuğ---- hıı.. çıkar bakalım, ağzında ki baklayı irem hanım..

Hiç yorum yok: