Translate

15 Şubat 2012 Çarşamba

241.bölüm...


tu---- beni azıcık tanıyorsa.. gelmeezz.. gelemez.. 
neyse.. galip beyle ..konuşmamışsın.. bana sordu..ne karar verdiniz diye..
 
ir---- eee, sen ne dedin..
tu---- irem düşünüyor, sizinle konuşmaya gelecek dedim.. 
 
ir---- iyii..bak,tunacığım.. okuldan çıkıp.tahlil yaptırmaya gideceğim.. dün gidemedim ya.. 
sen fatmanın hazırladıklarını alıp.. öyle gel eve.. 
 
tu---- olur.. demek isterdim ... ama buraya gel.. beraber gidelim..
 
 baktım yüzüne.. konuşmadan.. 
 
tu--- (gülerek.. )bakma öyle.. beraber ,alışveriş yaparız .daha .iyi olur.. 
 
ir---- hııı, bende inandım..ne yapacağımı görmek için.. illa benimle geleceksin dimii..meraklı şey.. 
peki öyle olsun,bakalım.. ama havanı alacaksın.. 
 
gülerek.. masayı kaldırıp.. kahve yaptım tunaya.. 
o içerken bende.. yukarı çıkıp.. elimi yüzümü yıkadım.. 
 
**** 
 
o öğlenden sonra da, sorunsuz geçti.. 
tekrar buraya geldiğimizde.. fatma istediklerimi hazırlamıştı.. sağolsun..
alıp.. diğer eve götürdük..
 
ben bir duş alıp.. üstümü değiştim..
 
acelemiz var ya.. evden ayrılıp.. laboratuarda.. tahlillerimi yaptırdık.. 
dönerken.. eksiklerimizi de aldık... 
 
arabaya oturunca... 
tu---- ee,şimdi ne var sırada.. 
 
ir---- (gülümsedim.. )havanı alacaksın demiştim ya.. beş dakika, anneme uğramam gerekiyor.. 
sonra evimize gideriz.. 
 
tu---- (hareket etti..)  iyi öyle olsun.. kararlısın yani ,bana göstermemeye.. 
ir---- eveettt.. tunaa.. ben,galip hocanın asistanlık önerisini.. kabul ettim..tabi, şehir dışı olmadan.
 
tu---- hayırlı olsun.. 
ir---- sağol.. 
 
 
annemlere geldiğimizde.. babam bahçeyle uğraşıyordu... ki,çok enderdir .
.mutlaka bir terslik var diye düşündüm... elinde makas, kurumuş dalları kesiyor.. bizi görmedi bile..dalgın..
 
tu---- ahmet abinin ,canı sıkılmış anlaşılan.. 
ir---- babamı iyi tanıyorsun.. inelim hadi.. ne oldu acaba.. 
 
bahçe kapısını açarken.. 
ir---- kolay gelsin... 
ah---- (doğruldu gülerek... )sağol.. hoşgeldiniz.. 
 
tu---- hoşbulduk..abi.. 
ah---- elimi yıkayayım da.. siz geçin içeri... 
tu---- yok yok.. gideceğiz ,işine bak sen... 
 
ir---- (öptüm yanağını..)  annem içeride mi.. siz kavga mı ettiniz..
ah---- içeride.. ne kavgası kızım.. nereden çıkarıyorsun... 
 
ir---- ne bileyim,bu saatte.. bahçe de budama yapman.. pek alışılmış ,birşey değil.. 
 
ah---- hıı,abinle konuştum da.. 
ir---- anladım..  ben.. gelirim.. birazdan..
 
tu---- neyin var.. abi.. nuriye ne olmuş.. 
 
kapıyı itip.. seslendim... 
 
ir---- nerminiimmmm.. ben geldim.. 
ne--- oy  canıımm.. kız kısmetlisin ha.. maşallah.. mutfaktayım..gell.. 
 
girdim mutfağa.. annem sarma sarıyor.. öpüştük.. 
 
ne---- nereden böyle.. bak dolmam pişti.. ye çabuk... tuna yok mu.. 
ir---- dışarıda babamla konuşuyor.. nuri dedi, babam.. ne olmuş.. 
 
dolmayı da,koydum tabağa...ayakta, yiyorum bir yandan... 
 
ne---- abin öğrenmiş ,hülyanın evleneceği günü.. 
basacağım, o nikahı demiş babana.. canımız
sıkıldı.. 
baban  ,komutanıyla konuştu.. 
özcanı aradı.. yıldızın selamı var.. bu arada .. 
sabahtan bu yana, şekerini yeni düşürebildik.. biraz git bahçeyle ,uğraş dedim.. 
tunaya da versene.. nasıl boğazından geçiyor kız.. anaamm..yutuyor ha bire.. 
 
ir---- (güldüm.. ) veririm de...o benim gibi ,pis boğaz değil.. ee.. sonra..
ne----üstü kapalı olarak, anlattı işte..onu göndermeyin ,gerekirse hapsedin.. dedi.. 
kimseye beddua etmem...saadete ettim, az önce.. çocuğumun başını yakacak.. 
 
ir---- hiiii.. ne dedin ,kız anne.. 
ne--- nuriye muhtaç olsun ,dedim.. 
 
ir---- nuri de ,ne bakar ya.. 
neyse, bak annem.. benim adağım vardı.. birisini sevindireceğim demiştim..
 tuna gölge gibi.. kendim yapamadım.. (cebimden bir miktar para çıkarıp,elbisesinin cebine koydum ) bu parayla ,namıma hayır yap.. sevindir bir garibi..
olur mu.. 
ne---- olur olur.. hayır,yapmanı mı istemiyor.. eğer öyleyse... olmaz ha.. 
 
ir----  yokk ya... haberi var.. ben tek yorulurmuşum,kendisine söyleyecekmişim.. 
o yapacakmış..
bende ,sen bilme dedim.. sana ,ondan söylüyorum.. ne zamanım var.. 
ne de onsuz ,bir yere gidebiliyorum.. tedirgin oluyor.. 
 
ne---- peki.. ne garibanlar var.. başınızın, gözünüzün sadakası olsun.. allah nazardan esirgesin.. 
hıı, ben hülyanın nikahına gitmeyeceğim...onu görmeye dayanamayacağım.. baban gidecek ama..
sen de ,gidersen göz kulak ol... 
abin ,bir yolunu bulup gelir diye düşünüyorum.. 
bilirsin, aklına koyduğunu yapar.. 
 
ir---- tamam.. annem.. sağol herşey için.. dolma nefis olmuş.. eline sağlık..
akşama, bülentle yelizi yemeğe çağırdık.. gitmemiz lazım.. 
ben şunu tunaya, yedireyim .. bir dakikada..
 
elimde tabakla çıktım ,kapının önüne..
ir---- tunaa.. gelsene.. 
 
başını çevirip.. 
tu--- yemesem.. 
ir---- valla anneme beğenmedi ,derim.. 
ah--- tu--- hah hah hah.. 
 
geldi yanıma.. 
tu--- (kısık sesle.. ) çok kötüsün...
ir---- biliyorum,aç ağzını.. 
 
minicik dolmayı yerken.. peçeteyi de ,verdim eline.. 
ir---- şimdi ..babama şikayet edeyim mi ,seni.. hani ,bana şımarık diyordun ya.. 
 
tu---- o da kabul ediyor,sende..hem dedim de.. ne oldu.. beni şikayet edersen..
sonuçlarına da ,katlanırsın canımm..
 
ir---- aaa, beni tehdit mi.. ediyorsun.. 
 
tu--- (gülerek.. ) iyi bildin.. dolma için ,teşekkür ettiğimi söyle annene.. gidelim hadi..
ir---- (gözlerimi kısarak...) görürsün sen.. 
tu---- çok korktuumm.. 
 
*****
dolmalar ve pişmemiş sarmaların olduğu  tencereyle.. evimize çıktık.. 
 
ir---- ayy.. saat kaç tunaa.. 
 
tu---- telaş etme,canım.. saat yedi.. herşeyimiz hazır.. masayı da,hazırlarız şimdi.. 
daha işten  ,çıkmamıştır onlar.. 
 
ben.. tencereyi ocağa koydum, hemen... 
 
ev elbisemi giyip.. elimi yüzümü yıkadım.. 
tuna da.. aldıklarımızı çıkarıyorken mutfağa girdim.. 
 
ir---- geldim.. sen de değiş..üstünü.. masayı aç.. çekmecedeki beyaz örtülerden, birisini ört.. 
masa sana ait.. burayı bana bırak.. (tunanın bakışını görünce.. gülerek.. ) lütfen hayatım...
 
tu----( gülümseyerek... yanaklarımı sıkıştırdı... ) tamam hayatım.. 
 
ben..salata malzemelerini ,yıkamaya başladım.. 
 
tu---- fırını açtım,değme.. 
ir---- tamaamm.. 
 
biz,yarım saat içinde... masayı donattık.. sanırsınız ki,gelenler çok kalabalık.. 
bülent çeşit istedi ya...
 
tunam da, porselen takımlarla.. kristal bardaklarla, bir masa hazırlamış ki..
 peçeteler bile.. süslü katlanmış.. mumları da koymuş.. 
 
tu---- iremm.. kapadım fırını.. kebabı,dışarı mı çıkarayım.. 
 
ir---- (girdim mutfağa.. ) çıkar tepsiyi..  üstüne ekmekleri koyalım.. kurur yoksa.. 
tavuk tepsisi de,sıcak dursun.. pilav da demlendi.. tamamm.. 
tunaa.. masayı çok beğendim.. eline sağlık.. 
 
tu---(gülümsedi.. ) senin de.. bülentin önce gözünü doyuralım.. dedim.. 
 
ir---- bişi yapacaktım ben..... ayyyy.. sarmalarrr..
tu---- dur dur.. kapattım.. otur biraz.. yoruldun. 
 
ir----  yandı sandım..sağol.. tabağa alayım da...
tu---- otuurr.. ben alırım.. 
 
ir---- iyi ,sen alırken bende.. üstümü değişeyim öyleyse..buraya.. ilk defa misafirimiz geliyor.. dimi.. 
ve şansa bak ki.. dertliler..
( bulaşıkları yıkıyorum ,bir yandan da...) 
tu---- ben yelize güveniyorum.. belki bülent bir densizlik yaptı.. düşünsün istemiştir.. 
ir---- inşallah.. 
 
kuruladım ellerimi.. 
öptüm yanağını ,sarmaları tabağa alırken... 
 
tu----(gülerek) ne oldu..
ir---- içimden geldi.. tehditkar, kocacığım.. 
tu---- ben şikayet edilecek ,adam mıyım .. hıı.. 
 
ir---- (sarıldım arkasından... sırtına başımı ,yasladım... ) değilsin.. öylesine söyledim.. 
sen, meleksin melek.. kanadın yok.. sadece... 
 
tu---- (tabağı tezgaha bırakıp.. kollarıma sarıldı... ) onu da ..alacaktım,yok dedin.. 
ir---- daha neler... tabi derim.. neyse.. giyineyim ben.. 
 
 

Hiç yorum yok: