Translate

14 Şubat 2012 Salı

190.bölüm..





mola saati gelmiş.. motorlar durunca.. tuna dışarı çıktı.. 
ben de, kolsuz elbisemi giyip.. 
yatağı düzelttim... havluyu astım... mayomu da.. yıkayıp... havlunun üstüne bıraktım... 
klima iyi ki, sıcağı hissettirmiyor... 
saat.. dört olmasına rağmen... çok sıcak hala.... 
perdeyi aralayıp... dışarı baktım...   sahilden ,epeyce açıkta durmuşuz...
 
deniz yeşil,mavi ve lacivert.... görüntü muhteşem....
mutfağa geçip... iki çikolatalı kurabiye yedim.. colamı içiyordum ki.. 
tunanın sesini duydum... 
 
tu---- ireemm... denize bak çabuk... 
ir----- (kapıdan başımı uzattım..) ne var ki.. 
 
yanıma geldi... eliyle gösterdiği yere baktım...  
ir----- aaa ,yunus mu onlar... 
tu---- evet.. giderken.. yukarı gelin dedi ,kaptan... eşlik ediyorlarmış... bize.. 
ir----- nasıl hopluyorlar... ay çok güzeell... 
 
dışarı çıkıp.. fotoğraflarını çektim hemen... 
ir---- yüzecekmiyiz... 
tu---- (kolunu omuzuma koydu... ) önce ,içeri girmemiz lazım... 
 birşey yemişsin, sanırım... ve  o benim... 
 
*************
 
 
mayolarımızı giyip... denize atladığımızda... durmamızdan itibaren, epeyce zaman geçmişti..
 kendimizi... yormadan, yüzdük... 
yanımızdan.. yunuslar geçiyor... çook güzeller,çok.. 
azıcık ürktüm.. ama.. 
tunanın yanından ayrılamıyorum.. 
 
tu---- (kolunun altına aldı, beni.. ) akrabaların,seni ziyarete gelmişler bak... balıksın ya.. 
ir---- hıı, şimdi bir köpek balığı gelse... böyle rahat olurmuydun.. o da ,balık sonuçta...
 
denizin içine bakıp..." bunun gibi mi.. "dedi... 
 
e ,o kadarı da ..bana yetti zaten... tunanın kolunu ,bir çekişim var ki.. 
bir yandan da ,çırpınıp.... yüzmeye çalışıyorum... 
 
tuna nasıl, gülüyor.. 
önce anlam veremedim... 
sonra.. şakasını anladım.. 
 
kızıp.. yakalamaya çalışsam da.. ne mümkün.. çok hızlı yüzüyor... 
tıkanıp kaldım,yarı yolda... 
 
 tekneye yakın bir yerde... suyun üstüne.. yatıp dinlendim...
biraz sonra.. sesini duydum.. 
 
tu--- pişşt.. korkma.. balık değilim.. 
ir----........................
tu---- (belime dokundu ,suyun altından... ) ya ,birden aklıma geldi... panik yapacağını ,düşünemedim... 
 
ir----.................. akrabam ,diye mi.. 
tu---- heh.. heh heh...  söz yukarıda ,kendimi affettiririm..
ir---- .............
 
tu---- ireemim... hadi biraz daha yüzelim... su nefis... tadını çıkaralım.. şuranın... 
ir---- (doğruldum.. ) haklısın,çıkaralım  da.. senin için.. endişeleniyorum... 
 
tu---- neden.. başım döner, diye mi... 
ir---- yok.. omuzuna çıkmak istiyorum... su da ,daha ağır olacağım için dedim... 
 
tu---- taşırım canım.. 
 
ay ne eğlendik... orada.. kahkahalarımız inletti .. ortalığı.. 
 beni kaldırıyor omuzunda... ama bırakmayıp.. 
boğulma taklidi yapıyor..
aynı yunuslar gibiydik... birbirimizin üstünden, atlıyoruz.. suyla dans ettik resmen... 
 
tuna mükemmel yüzüyor... ne hareketler yaptı, inanamadım... 
bir saatten fazla kalmışızdır... rekor kırdık yani.. bu molada... 
 
ir---- tunaa.. çok yoruldum... çıkalım hadiii... 
tu---- öyle yapma dudaklarını... öp beni diyor ,sanki..... 
ir----- hah haaayyy... öpemezsin nasılsa..  
tu---- (nasıl çekti beni anlamadım .. bile.. 
yapışıverdim, bir anda tunaya... ) bahse var mısın... 
 
etrafıma baktım... koy öyle sakin ki... kimsecikler yok.. yani ,tekne falan... 
 yine de, eminim ya..."varımm.. "dedim....
 
tu---- nefes al... 
 
*****
 
tekneye çıktığımız da... havlulara sarılıp.. koltuklara oturduk ... 
güneşte ısınıyoruz....
tu---- hiç mızıkçılık yapma.. bahsi,ben kazandım... 
ir---- suyun altına çekeceğini ,nereden bilebilirdim ki.. ben normal, sandım... 
tu---- anormal mi, öptüm... 
 
ir----- yokk da..  ilginçtiii..
tu---- hahaha.. 
 
*********
 
 
üstümüzü giyindik.. kaptan gelince de hareket ettik.. 
 
çay demledim,kurabiyelerle yukarı kaptanın yanına çıktık.. çay içip, sohbet ederek.. 
yunusları seyrettik.. harikalardı... 
 
hiç bitmesin dediğim ,bir öğlenden sonra geçirdik yani.. 
akşamın ilk  belirtisi serinlik oldu.. denizin üstünde ,daha fazla hissediliyor tabi..izin isteyip.. aşağıya indik... 
 
uzun pantolonlar ve hırkalar giyildi hemen....
 
koltukta ,yan yana oturup.. üstümüze aldığımız battaniyeyle .. gurubu seyrettik.. manzara muhteşemdi.. 
 
 
tu---- ıslak mayoları aldın mı.. irem.. 
ir----- hıı.. poşete koydum.. çanta da, hazır... yatağı yeniden düzelttim.. 
 
tu---- (içini çekerek...) iyi yapmışsın.. bu günüde bitirdik... üç günümüz daha var.. 
 
ir----- öyle.. bahsi kazandım,diyorsun ya ..  düşün ne isteyeceğini.. 
buradayken yapayım bari.. okul başlamadan...
 
tu---- bu hüzün,niye... bir hafta daha var ya,irem...
ir----- var da...yelizleri çağıracağım.. sende ilaçlama yapacaktın, unuttun mu... 
 
tu----( gülerek...)  izin vermiyorsun ki... 
ir----- ( doğrulup, baktım yüzüne ) pardon ya.. 
valla.. ağzımdan kaçtı.. hadi,iki şey isteme hakkı veriyorum sana.... 
 
 tu---- benim için.. şarkı söyle.. hemen şimdi.. aklına gelen, ilk şarkıyı istiyorum...
 
ir----- (gülümseyerek ) yine aleyhime olacak ,sanırım.. 
 
şarkılarr seni söylerr... 
dillerde name adııınnn... 
aşkk gibiii..sevdaa gibii.. 
huysuz ve tatlı kadıınnn.. 
 
engüzel günleriinniiii demeekk.. bensiizz yaşadıınnn.. 
aşkk gibiii sevdaa gibiii... huysuzz ve tatlı kadıınn.. 
huysuz ve tatlı kadıınnn... 
 
beni,yanağımdan .. öptü usulca... 
 
tu---- huysuz değilsin de.. tatlı olduğun ,kesin... çok güzel di... seni şarkıcı yapacağım.. 
ir---- hah hah hah... sen miiii.. olmam ki.. o hobim benim... 
tu---- (saçımın arasında.. fısıldadı... ) benim,şarkıcım... olacaksın.. sadece ,bana özel... konser verirsin.. dimi.. 
ir---- (başımı kaldırıp ) sana istediğin herşeyi veririm... 
 
tu---- (muzipçe ,güldü...) herşey dedin... 
ir---- hıı, demedim... unut... 
tu---- (dudaklarımı öptü...) aniden,unuttum...
ir----  tunaa... ayın kaçı bugün... 
 
tu---- (dudak büktü...) bilmemm... 12 si,herhalde...niye sordun... 
 
yaslandım tekrar... omuzuna...
ir----- hiiçç... öylesine...
tu---- iremm.. unuttuğum birşey mi var... 
ir---- yok yok... dört aylık evli olacağız ,buradan giderken...ne çabuk geçti değil mi... 
tu---- hımm.. 
ir---- evimi özledim.. 
 
tu---- .........
ir---- tunaa... sen özlemedin mi... 
 
tu---- hayır...  dört duvar ,işte.. bakıp duruyorsun.. yalnız olunca...
iki kişi olunca.. anlam kazanıyor.. duvarlar bile...
 odaları, belirliyor... yatak odası ,salon gibi... ...
yani,seninle ev oluyor... e sen de ,burada olduğuna göre.... boş evin nesini özleyeceğim...
 
ir---- hiç yalnız kalmadığım için, duvarları böyle değerlendirmemiştim doğrusu... 
 
tu---- hiç yalnız kalmayacaksın ,bir tanem..sana söz veriyorum... 
 

Hiç yorum yok: