Translate

14 Şubat 2012 Salı

188.bölüm..


kalkıp.. içeri geldik... dışarısı çok sıcak oldu... 
mutfakta.. yemekleri hazırlıyoruz... 
 
tu---- bu fikri,sevdim... 
ir---- hangi fikri..... salata da.. orada.. çıkartır mısın... 
 
tu---- ada  fikrini.. çookk cazip... hah hah hah... 
ir---- (fırına koydum.. balıkları...  gülerek... ) aman tunaa.. bir daha, hiç bir şey söylemem sana... 
tu---- (arkamdan sarılıp.. ensemi öptü... ) orjinal fikirlerini ,duymak istiyorum ama.. 
 
ir---- iyi de, aleyhime oluyor... sonra... hii, durduk.. bırak beni.. kaptan... görmesin.. 
 
tu---- ...görmez canım.. daha yukarıda... demir atacak,botu indirecek... yirmi basamak inecek.. 
sonraa..
 
ir---- hah hah hah.... kaç dakikamız var, onu da biliyorsundur sen... 
tu---- on... 
 
ir----- (döndüm, kollarının arasında... boynuna sarılırken... ) 
on dakika ,bana yeter şimdilik... usulca ,öptüm dudaklarını... 
 
tu---- hımm..  bekle beni.. kaptanı denize atıp, geleyim... 
ir---- tunaaa.. dediklerim için... afedersin.. ben, 
 
tu---- (durgunlaşıp...içini çekti... ) bir daha, bu konuyu açmazsan.. ederim.. 
sana sunduğum,sunabildiğim her  fırsatı kullan.. 
başka birşey ,talep etme.. son sınıra gelmişim demektir,tavizim olamaz.. 
böyle, elin adamları dizilmiş.. sana bakıyorlar.. uuuuu... düşününce bile,kıskançlıktan çıldırıyorum...
 anlıyor musun.. 
 
ir---- (başımı salladım...)  aynı şey ,senin için de geçerli... 
sana bakabilirler, engel olamam ...sen,ortam yaratmayacaksın..... amaaa.. sen bakarsaan..
 
tu---- ireemm... niye olmayacak bir şey için ,konuşup kendini yoruyorsun ki... 
ben, sana yorma kendini demiyormuyum... zamanının, sevginin... %99 unu istiyorum.. 
sadece.. 
ir---- (gülerek...)  iyi ki, hepsi demedin.. 
tu---- yok canım, o kadar anlayışsızmıyım... ama anlayışsız olduğum bir konu var... o da sensin..
 
(.... demir zincirin sesini duyunca... gevşetti kollarını... ) geliyorum... fırını kapat... yanabilir...
ir---- hah hah hah.... 
 
*****
yemeğimizi yedikten sonra... soğuk birşeyler, içerken.... 
başımız gölgede olacak şekilde şezlongları çekip.. yerleştirdik... 
 
fotoğraf çektik.. poz poz... ben tunayı, habersiz çektim ..
harika çıktığına inanıyorum... onu büyüteceğim, niyetim o... 
böyle hafifçe tebessüm ediyordu... 
 
hiii, posteeerrr... tamamdır... o resim ,poster olacak... kıkırdadım kendi kendime... 
doğum gününde ,ben de onu şaşırtacağım..
 
hem de nasıl.. siyahları da giydim miiii... 
tuna bana dönüp bakınca... normal durmaya çalıştım ama...anladı tabi.. 
 
tu---- ne geçiyor,aklından...
ir---- benim mi, hiiççç.. 
 
tu---- yani irem, seni tanımasam bile,inanmam...yüzünden,anlaşılıyor... yalanın... 
ir----- olabilir ama söylemeyeceğim... ne düşündüğümü... 
tu---- gülmem, söz.. aleyhine de,çevirmem... söyle hadi.. 
 
ir-----( başımı salladım,sağa sola...) zamanı geldiğinde,ben güleceğim... kaptan gelsin artık.. 
güneşlenmek istiyorum... 
tu---- (doğruldu.).. iyi.. sen hazırlan.. bende,çağırayım... 
 
ikimizde kalktık... 
 
kaptan gelene kadar, ben mutfağı temizledim... 
hareket ettiğimizde... 
üstümü değişmek için... yatak odasına girdim... 
 
tuna yatağa oturup.. arkasını dönmüş... birşeyle uğraşıyor... 
sarıldım arkasından... 
ir---- yakaladım.. ne yapıyorsun... 
 
cüzdanını kapatıverdi... 
tu---- (gülerek döndü.. bana...) yakalandım sahiden de... gördün mü... 
 
oturdum,karşısına... 
ir---- (omuzlarımı kaldırarak...) yoo,bişi görmedim ki.. öylesine demiştim,ben...
ver bakim şunu..ne saklıyorsun.. öğrenelim... 
 
cüzdanı çekiştiriyorum... vermiyor... 
gülüyoruz ikimizde.. ama cüzdanı da bırakmıyoruz... 
bir o çekiyor, bir ben... 
 
ir---- yaa.. veerr..
tu---- vermeemm.. ısrar etme.. 
ir---- sır yoktuu... veeerrr.. resmimi de, görmüştüm..daha ne varrr.. hııı.. 
 
tu---- sır değill.. ooo... 
ir----  (bıraktım.. cüzdanı... ) göster öyleyse...
tu---- (bana bakarak... ) yapma irem.. lütfen..
ir----- tunaa.. o her neyse.. gösterilmeyecek birşey mi ki.. 
 
tu---- hah hah hah... yok artık... 
(açtı cüzdanı... )
 
ben ne çıkacak diye ,dikkatle bakıyorum... deri cüzdan da.. kat kat..nerelere de koymuş... 
ne sığabilir ki, diye  de... düşünüyorum... 
 
ir----- bana ait birşey mi... 
tu---- hımm... 
ir---- benim neyim ,oraya sığar ki.. hem yanındayım ya... çıkarıp çıkarıp ,ona mı bakıyorsun... 
şaşırdın mı.. sen... 
 
tu---- göstermem bak.. hem,almayacaksın..  sensiz günlerimde.. bakardım..
şimdi değil... kartlarıma bakarken..çıkıverdi birden... geri koyuyordum ki... basıldım... 
işte bu.... sır dediğin.. 
 
elinde...minicik bir kese tutuyor.. 
alıp açtım.. avcumun içine çevirdim.. 
 benim geçen sene,kaybettim dediğim .. küpemin teki..  
birkaç da saç telim var..uzun ya, kurdale gibi bağlamış...küpeye.... sonra,çekiştirerek kopardığım teller de,bağlanmış..üstüne..
 
hayretle bakıyorum... 
çok şaşırdım.. bu sahiden benim... böyle zincirden.. ucunda, minik mavi bir boncuk var..
severek aldığım ve taktığım.. bir küpeydi.. kaybettim diye de.. üzülmüştüm... 
 
ir---- bu bu... ne zamandır sende.. nasıl.. anlayamıyorum.. bizim eve mi girdin,sen... 
 
tu----aşkolsun.. bir hırsız demediğin kalmıştı.. onu da dedin ... başka birşey ,var mı.. 
 
ir---- yaa... şok geçiriyorum şu anda..  lisedeyken .. bir yere gideceğimde, takardım bunu.. hep evdeydi yani.. 
onun için sordum... 
 
tu---- hıh.. düşürebileceğin ,hiç aklına gelmiyor mu peki... 
bir yıl önceydi.. sanırım... çok rüzgarlı ,bir günde..
 okuldan,eve geldim...arabadan tam iniyordum ki... 
bir baktım, sen geliyorsun.. kaldırımdan...
inmedim.. sen önümden geçerken.. açılmasın diye... eteğini tutmaya çalışıyordun... 
saçlarına takılmış demek ki..
küpen düşüverdi.. inip,aldım.. seslendim sana..
 
ir---- ne diye... irem mi, dedin... 

Hiç yorum yok: