Translate

14 Şubat 2012 Salı

185.bölüm..


otelden içeri girdik.. 
hediye için,mağazalara akşam bakalım dedim... yoruldum gerçekten..
 
odamıza çıkınca... çay istedi tuna... 
bende.. güneşlenmek üzere.. hazırlandım... ve uzandım,şezlonga... 
yattığımı biliyorum,sadece... uyumuşum... 
 
gözümü açtığımda... neredeyim diye ,etrafıma bakındım... 
 
yatakta yatıyorum... hava kararmış... saat... gece 1 :00 i,gösteriyor... 
doğruldum... ..seslendim tuna diye... tuna yok... 
kalkıp baktım...
balkona ,banyoya... yok yok yok... 
 
bir tişört aldım dolaptan.. geçirdim üstüme... 
nereye gitmiş olabilir.. beni uyurken bırakıp gitti diye sinirlenirken, bir yandan da...
 sen de uyumuşsun ama diyorum,kendi kendime... 
kaç saat tek başına oturdu, sıkıldı tabi.. derken..
 kapı açılıverdi.. 
 
tuna elinde.. paketlerle odaya girip.. 
kapıyı örttü...... 
tu---- ooo,  venüsüm uyanmış mı... 
ir----- evet de,sen neredesin... aşkolsun..
 
tu---- . yarım saat önce,uyandım bende.... sabah erken,gideceğiz diye indim..irem.. 
 
elindekileri..sehpaya bıraktı... 
ir---- ne aldın, bunlar da.. ne...  
tu----( gülerek... oturdu koltuğa... ) gel de.. bak.. 
 
saçımı gevşekçe örüp.. boynumun yanına bıraktım... 
 
dolaptan su alıp ,içerek.. yaklaştım.. .. sehpaya oturdum... 
 
ir---- açmayım, marufa aldığını... kapatamayız.. sen söyle... 
 
suyu bitirip... koydum,şişeyi.. içim yanmış.. ya.. 
 
tu---- iki vazo aldım ona...evine gönderecekler...
 ikimize de,şapka aldım..yarın için..  bak bakalım.. beğenecek misin... 
 
uzattı hasır şapkayı.. 
başıma geçirdim...... 
ir---- nasıl oldum.. 
tu---- çok güzel,yakıştı.. 
kendi başına da, beyaz kasketi taktı.. 
 
ir---- güzell... iyi düşünmüşsün bunları..içeri getirmişsin beni..sağol..
 nasıl uyuduysam,hiç haberim yok..
 
tu---- çay gelene kadar.. bekleyememişsin...yanında içtim..sonra.. baktım, güneşte..yanacaksın... 
içeri taşıdım.. uyuduk.. 
iyi oldu..işte, dinlendik...başım ağrıyordu... benimde... 
 
ir---- ... evet.iyi olmuş da..... niye başın ağrıdı ki.. 
şimdi nasılsın..masaj yapayım mı... 
 
tu---- gülerek... iyiyim... havadandır.. geçti, merak etme... 
 
ir----( elimi alnına, koydum..). ne bilim ,hiç başım ağrıdı demezdin de... düzenimizi bozduk.. ondan mı ki..
tu----( elimi ,avcunun içine aldı....)  iyiyim dedim ya.. irem... 
ir---- aman öyle ol... bak ,tekne gezisi de kalabilir.. hiç önemli değil, inan ki.. rüzgar dokunur..
gitmeyelim... 
tu----- .. olmazz..  gideceğiz.. koruruz kendimizi.... 
(ayağa kalkıp... beni de , kaldırdı... )
hadi  yatalım.
 
ir---- sen yat.. ben de.. çantayı hazırlayım da... duş alacağım..... 
 
üstünde ki, tişörtü çıkarıp.. 
tu---- traş olsam mı.. ki.. 
ir-----( elimi yüzüne ,dokundurdum...)  şimdi ol..  sonra, okul açılana kadar..dokunma bile..
olur mu...sakallı görmek istiyorum ,seni..  
tu----( gülümsedi..) peki, hayatım... banyodayım.. 
ir---- tamam..
(çantayı hazırlamaya koyuldum... işim,bittiğinde... )
tunaa.. traş olamadın mı daha... 
 
tu---- gel de, bak... 
girdim ,kırmızı rengin hakim olduğu banyoya.... 
tuna, yüzünü yıkıyor... 
 
kurularken... öptüm yanaklarını...
ir---- hımm.... çok güzel olmuş.. 
tu---- (kolunu belime doladı..) hazırladın mı..götüreceklerimizi.. 
 
banyodan ,odaya girdiğimizde.. elimle ,çantayı gösterdim... 
 
ir-----evet, işte burada... başın nasıl.. ağrıyor mu...
tu----  (elimi bırakmadan...yatağa oturdu.. ). hayırrr... 
ama illa da ,masaj yapmak istiyorum dersen... yok demem... 
 
ir----- (gülerek... ittim arkaya... doğru...) şımarık seni.. 
 
 yine de.. masaj yaptım... 
saçlarında ,şakaklarında .. ensesinde.. gezindi parmaklarım... 
hiç kıpırdamıyor, uyudu herhalde... dediğim sırada... yataktan kalkmaya çalışırken... 
 
tu---- gitmee.. 
ir---- peki....
 
yattım ...tunaya dönerek.. 
yanağına elimi koydum... 
 
ir---- nasılsın.. uyu hadi... 
tu---- iyiyim.. önce rüya görmek ,istiyorum... 
ir----hah hah hah.... 
 
 
******
 
sabah ... saat dörtte ,giyinip... elimizde,çantamız... aşağı indik... 
hiç uyumuyor ,bu insanlar .. nasıl kalabalık ,otelin içi... yemek salonu, bile doluydu.. 
kahvaltı edip..otelden,dışarı çıktık.. plaj tarafına doğru yürüdük.. el ele..
rüzgar,serin serin.. esiyor... 
 
ikimiz de giydik..hırkalarımızı..
teknelerin bulunduğu yere, yaklaşınca...bir görevli ,karşıladı bizi.. takip etmemizi  söyledi.. 
bineceğimiz tekneyi görünce.. 
 
ir---- tunaaa.. bu bu... tekne mi, yani...
tu----( gülerek.. ) öyleymiş... 
 
görevliye teşekkür ettik... merdiveni çıkıp..bizi bekleyen, kaptanla tanışınca...içim rahatladı.. 
tekne demeye dilim varmayan.. yatı, gezdirdi bize.. çantamı bıraktım... salona.. 
küçük bir ev büyüklüğünde... neredeyse..
beyaz hakim renk.. aydınlık, ışıl ışıl... 
 
her konforu var.. salon, yatak odası.. banyo... mutfak.. arka ve ön kısımda..koltuklar,masa.. bar... 
şezlonglar... aklınıza gelen herşey, işte... 
 
kaptan, 50 yaşlarında... güleryüzlü bir bey.. 
rotayı göstermek için. kaptan köşküne çıkardı bizi.. dikkat ettim.. aşağısı hiç görünmüyor.. 
 
demek bizim gibi düşünenler de.. varmış dedim,içimden..
tuna kaptanla konuşup.. duracağımız yerler hakkında bilgi alırken.. 
dürbünle,etrafa bakıyorum... bende... 
 
güneşin kızıllığı ,belli olmaya başlayınca... 
hevesle... tunaya döndüm... 
ir---- tunaaa... yine,güneşin doğuşunu izleyelim mi... 
 kaptanla tokalaşıp... yanıma geldi... 
 
tu---- izleyelim,aşkım.. aşağı inelim hadi...
 
merdivenlerden inerken... kaptan motoru çalıştırınca, hafifçe sarsıldık..
 
yatın arkasındaki.. ikili deri koltuğa oturalım dedim..... 
üstümüze de... battaniyeyi örttü tuna. otelin görüntüsü
hızla küçülürken... köpük köpük denize bakarak... tunaya sokuldum, iyice... 
kıpırdamadan... 
konuşmadan... sırtıma sarıldı... o da...
 
 ne kadar durduk öyle, bilmiyorum... 
müthiş bir duygu... birisinin kalp atışlarını dinlemek.. hele de ,sevdiğinin olursa.. 
başımı kaldırıp,yüzüne baktım... 
 
gözlerini de, kapayıp.. başını arkaya yaslamış... 
ir---- tunam, iyimisin... 
tu----( açtı gözünü... )hımm, sen.. 
ir----- iyiyim, uyudun sandım... 
tu-----  yok, meditasyon yapıyordum..rahatlamak için... 
ir---- peki, kalkayım istersen... dikkatini yoğunlaştıramazsın..
tu---- hayıırr... beş dakika, ver bana..
eliyle,başımı yasladı tekrar... göğsüne..
 
hava biraz daha aydınlandığında...gördüm ki.. manzara, nefes kesecek cinsten...
kıyı muhteşem .. oteller gözalıcı...görünüyor... birkaç martı ,çığlık çığlığa uçuyorlar yakınımızdan... 
 
güneşin doğuşunu çeşitli yerlerde gördüm ama... denizde ki, hali bir başka... nasıl, yansıyor... 
içim ısındı sanki... irili ufaklı,başka yatlarda.. var denizde.. 
iyice aydınlandı ortalık... 
 
tu---- canımm.. 
ir---- efendim... bitti mi.. 
tu---- evet... beynimdeki ,kötü kayıtları sildim... içeri  yada ön tarafa geçelim... güneş yakmaya başlamadan....
ir----(battaniyeyi kaldırıp... ayağa kalktım...) içeri geçelim.. çay istiyorum... 
tu---- oluur.. içelim... .. yine uyumazsın değil mi... 
ir---- (gülümsedim..). üstüm, müsait değil... uyumam... 
tu---- (sarıldı omuzuma.).. uyutmam ki..... 

Hiç yorum yok: