Translate

13 Şubat 2012 Pazartesi

171.bölüm..


ir---- anlaşıldı.. böreği babam istemiş.. 
ne---- alışılmış kızım.. seviyor adam.. yapıyorum bende.. sen tunaya istediği birşeyi ,yapmıyormusun..
ir---- şimdilik yapamıyorum... birde asistan oldum...fırsatım mı var ki... 
 
ben,kahveyi yaparken... 
ne--- nasılsın, nereden geliyorsunuz siz.. okulu mu kırdın.. 
 
ir---- ay annee.. ne alemsin.. dersimiz yoktu.. dörtte var.. ona yetişeceğim.. tunanın da, işleri varmış..
onun için geliyordu.. bende sizi görmek istedim.. anlat hadi.. çabuk çabuk.. siz nasılsınız.. 
 
ne---- akıl mı bıraktın.. hepimiz iyiyiz işte... 
ir---- hülya evlenmedi mi daha..
 
ne---- bir ay sonraymış.. saadet telaşta.. dökmüş çeyizleri ortaya.. sitem edip duruyordu.. 
hayal dikiş dikiyor, hülya sanki.. evlenecek olan kendisi değilmiş gibi.. hevessiz.. iğne ipliğe dönmüş yavrum... okula da gitmiyormuş.. 
abin, hala hülya sayıklıyor.. ne diyeceğimi şaşırıyorum sorduğunda.. allah sonumuzu hayır etsin.. 
 
ir---- amin.. annee.. kaçırsak mı , hülyayı.. teyzem saçını başını yolsun..
 nurinin yanında ,dedik mi iş biter.. ben yaparım bak,hemde büyük bir zevkle.. 
 
ne---- sen karışma.. ne yalan söyleyim ben de,düşünüyordum da.. hülya yanaşmıyor..
 babama bunu yapamam teyze dedi.. 
bende imzayı atana kadar düşün, teyze dediğin anda.. başımızın tacı olursun dedim.. 
daha ne diyim ,anam.. bekliyorum.. 
nuri ,duyup da.. bir delilik yapacak diye ,aklım çıkıyor.. 
 
kahveleri alıp.. salona geçtik.. 
ne--- pekiiiii,senin neyin var.. hiperaktifsin.. 
ir---- sevinçliyim.. okulum açılmış.. mutluyum.. içim içime sığmıyor.. annemi görmüşüm, daha ne olsun.. 
 
ne---- hadii hadiii.. ben bilmezmiyim senii.. başka birşey var.. yoksa hamile olduğundan mı ,şüphelendiniz..  ikinizin yüzü de, ışıl ışıldı .. 
ir---- aaa, nereden çıkarıyorsun.. değilim.. test yaptırdım.. 
 
ne---- hah hah hah....  belli olmaz ki..on günlük evlisin daha.. 
ir---- (yüzüm asıldı.. ) yaa... 
ne---- yaa.. ne sanmıştın ki.. hayal kırıklığına uğruyorsun.. 
ir----- negatif çıkınca.. sevinmiştim bende.. offff  yaaa.. olmamam lazım.. zaten.. 
 
ne---- hayırlısı olsun.. öyle,büyük  konuşma... hıh, baban geldi... 
ir---- anneee.. ikimizin arasında ha.. bak, başkası duymasın bile.. 
benim gitmem lazım.. gecikmemeliyim okula..
 
ne---- deli misin, kime söyliyeceğim ki..babana mı..  börek koyacağım, bekle beni.. 
 
ah---- ireemmm... 
ir---- (salondan,koridora çıkıverdim birden... ) babaamm.. 
ah---- (gülerek.. elindeki sepetleri yere koydu... ) aman aman.. kimler de ,gelmiş... 
 
ir---- (sarıldık... öptüm.. ) nasılsın baba.. 
ah---- iyiyim.. seni sormaya ,gerek var mı.. 
 
ir---- (gülümsedim.. ) yok da,gitmem lazım.. okula geç kalmayım... 
ah---- peki, kızım.. yine gel... 
ir---- tunanın da selamı var.. onunla gelmiştik... 
 
ah---- as.. sende selam götür.. dikkatli git.. götüreyim mi seni.. 
ir---- (ayakkabılarımı giydim...)  yok ,baba... sağol... 
 
annem koca tepsiyi ,saklama kabına doldurmuş galiba.. 
 
ne---- al bunu da... yersiniz... 
ir---- bu ne anne.. aç kaldığımı falan mı ,sanıyorsun sen... 
 
ne----çok konuşma da ,al hadi.. 
ah---- nermin bir poşet ver de, portakal vereyim... kızıma.. 
 
ir---- allahım ya.. şaşırdın mı baba.. portakal bahçesinin içindeyim.. 
ah---- bu başkaa.. 
ir---- dalga mı geçiyorsunuz, anlamadım ki.. 
 
annemle öpüştük..
babam elindeki ,poşeti arabaya koydu.. 
ben sokaktan çıkana kadar da, arkamdan baktı... telefon numarasını alamadım,iyi mi.. 
 
neyse.. 
kırtasiyede durup.. a 4 kağıt alırken.. tunaya da, çok şık bir çakmakla .. dolma kalem aldım... 
çakmak kapaklı.. orjinal birşey... 
içine yazdırdığımı ,görünce çok sevinecek diye düşünüyorum.. 
 
arabaya binip hareket ettim.. kırmızı ışıklarda durduğumda.. 
kornalar çalınıyor, yayalar dönüp dönüp ..bana bakıyorlar... 
üstüme baktım, acayip miyim diye.. 
yanımda duran arabanın içindeki bey.. öpücük atınca.. jeton düştü.. 
taciz etmekmiş amaçları, demek ki. terbiyesizler.. 
 
iyi ki ,tuna yanımda yok dedim.. kendi kendime.. 
yine de etrafıma baktım,olur ya  yine takip ediyordur..
 
başımı çevirdim... vitrinlere bakıyordum kiii... 
ayy.. çok güzel bir şey gördüm... şu filmde gördüğüme benzer.. bir korsaj... 
çektim kenara hemen.. mağazaya daldım resmen... 
pembe  mi,siyah mı ... karar veremedim... ikisini de aldım... askısız.. önden çapraz bağlamalı.. 
alt kısmı tülle..etek gibi yapılmış.. pembenin.. 
siyah ise felaket bişi... kıkırdayarak çıktım...
 poşeti.. çantama yerleştirdim güzelce... 
 
. ben bayıldığıma göre... tuna da bayılacak... 
hareket ettim.. acele ediyorum ama... 
 
okula gelene kadar, tunanın laboratuardaki.. hali ve dediklerini düşündüm.. 
ona bu mutluluğu yaşatayım desem.. benim halim nice olur.. 
evlenirken.. tuna tolore etti her tavrımı... hala da ediyor.. 
.. ama ben anneliğe hiç hazır değilim ki.. 
bu sefer kendimi bilinçli ve yeterli hissetmek istiyorum... anne olacaksam.. tam olmalıyım... 
 
hamile kalmamalıyım.. ya hamileysem...ne yaparım.. ben... 
aklımı koru allahım.. sanki, aldırmayı beni istermişim gibi.. tunanın yok demesi de ,canımı sıktı... 
 
kendimle konuşa konuşa.. okula geldim... 
 
derse girdim de ,kafamın içinde dönüyor sorular... 
eve gidince,numarasını isterim annemden..  yengemi arayıp ,en doğrusunu ondan öğrenirim... 
belki bir tavsiyesi olur ... 
 
****
 
saat beş buçuk gibi.. ... önümü göremeyecek kadar çok klasörle yürümeye çalışarak,
 arabanın yanına geldim.. burnumdan soluyorum... 
 
saliha hocaya.. cadı diye boşuna dememişim.. yapacağını yaptı işte... itiraz etsem de.. faydası olmadı.. 
zavallı esrayla.. banu da. benim yüzümden azar işittiler.. 
 
esra bu haksızlık dedi.. banu da.. evli olsanız anlardınız onu dedi.. ayy süperlerdi.. 
.. saliha hoca morardı azıcık.. sizi ilgilendirmeyen işlere burnunuzu sokmayın..
 yoksa bir daha hiç koku alamamanızı sağlarım...  dedi.. 
 
arabanın üstüne koydum elimdekileri.. 
 
bana da,yaptığı sözde özveriyi  ve sınıfa ,veda edebileceğimi hatırlattı hemen..
anladım ki.. saliha hoca.. beni süründürmeye kararlı ..  
 
çözüm bulur muşum..öyle merak ediyormuş.. ki.. nasıl yazacağımı... 
ben de, yedim.. tabi.. aklınca dalga geçiyor.. asıl amacı.. tunayla geçireceğim zamanımı almak... 
 
 tunayı mı çalıştırsam ki... 
sabaha kadar yazsam da, bitiremem bunları.. 
birde ,yarına hazır olacakmış hepsi.. 
sinir ..işte ,sinir sinir.. 
 
yanımdan geçen arkadaşlar da ,laf atıyorlar.. 
yeni evliye bu yapılır mı diye.. tepem atıverdi birden.. 
 
ellerimi de,belime dayadım... 
ir---- sesinizi kesin.. bugün banaysa.. yarın da size saracak.... (birden, aklıma gelen fikirle yüzüm güldü... )
size bir teklifim var.. 
 
ilgilendiler... 
 
 

4 yorum:

yusufum dedi ki...

Bu bölümde de İrem'in Tuna'ya kapaklı çakmak hediye etmesi ve içini yazdırması... Offf!... Meral Hanım yok bida gelmem sayfanıza:) Üni. de okurken eşim de bana Edirne'den doğum günüm nedeniyle güzel bir çakmak almış, üzerine yazdırmış ve bana göndermişti:(( Şimdi o anılar geldi. Hüzünlendim... Yüreğinize sağlık Saygılar.

UNUTULMAYANLAR dedi ki...

Benim suçum ne Yusuf bey,İrem alıp yazdırdı:)Eminim içerik farklıdır,yani umuyorum :)Sizi hüzünlendirdiyse,sileyim diyeceğim ama o çakmak ve kalemin daha çok işlevi var.. ileride de bahsedilecek :(
Olaya iyi tarafından bakarak, hatırlanmak güzeldir diyelim mi? Yorum için teşekkür ediyorum.Sizin de,yüreğinize sağlık :)

yusufum dedi ki...

Ben sadece o andaki duygularımı yansıttım Meral Hanım. Hepimizde olur bir romanın sayfalarında, bir filmin sahnesinde veya bir şarkının dizelerinde :) Peki çakmak neler yakacak,dolmakalem neler yazacak gelecek bölümleri takip edeyim:) Kaleminiz ve yüreğiniz var olsun.

UNUTULMAYANLAR dedi ki...

Çok haklısınız,çağrışım yapıyor böyle:)
Çakmak hala kullanılıyor; gördüm:)Dolma kalem ise çok önemli kararlara imza attı,okuyacaksınız.. Teşekkür ediyorum,Yusuf bey:))