Translate

12 Şubat 2012 Pazar

159. bölüm..

 http://www.youtube.com/watch?v=h16e16TCpR4

 dans ediyoruz.. neredeyse bir saattir... 
kollarının arasında.. kaybolmuş gibi hissediyorum..kendimi..
kah boynumda, kah dudağımda geziniyor nefesi.. 
 
elleri, gayet uslu..sırtımda dolanıyor... 
ir---- (başımı kaldırdım )...oturalım mı.. 
tu---- bıktım, yeter de.. öyle... 
ir---- şimdilik yeter.. 
tu---- nereye oturmak istersiniz... 
 
ir---- tunaaa.. 
tu---- ne dedim ki.. haaa.. yani ,hangi koltuğa demek istemiştim... ne fesatsın,gelin hanım.. 
ir---- öylemiyim, e olmuşumdur sayende.. 
 
duvağımı ,eteğimi kaldırıp.. oturdum, üçlü koltuğa... 
tu--- ışığı yakayım mı yada başka ne yapmamı istersin... 
ir---- yakma.. boğazım kurudu... içecek birşey ,verebilirsin.. 
 
tamam diyerek... bardakları ve şarabı çıkardı.. büfeden... 
alışık hareketlerle açtı... doldurup.. getirdi.. birisini bana verip.. sehpayı çekti yanıma... 
tıklatıp... içti koca bir yudum... bende içtikten sonra bıraktım bardağı.. hala ayakta duruyor... 
 
ir---- şeyy.. otursana.. üffff.. tunaa,şu duvağı çıkar sıkıldım.. 
tu--- (ışığı yakıp.. koltuğun arkasına geçti... tokaları çıkarıyor... ) hatırlıyormusun.. duvağını çıkarmamı... 
ir---- elbette.. kaç gün geçti ki, üstünden... 
tu---- sekiz gün ,10 saat.. 
 
duvağı ve tokaları... masanın üstüne koydu..saçlarımı da açıp.. eliyle dağıttı... 
omuzumdan, boynuma... geldi eli.. çenemi arkaya  kaldırıp... öptü dudaklarımı.. 
 
tu---- şimdi ne ..
ir---- gelll... (elini tutup... yanıma oturunca.. ona döndüm... ) hani, bana beni anlatacaktın.. 
 
tu---- itiraflar kısmına geç diyorsun, yani... iyi ki, o gece istemedin.. 
 
ir---- (gülerek.. ) hem bilmiyordum ... hem de, ben başka şeyler düşünüyordum... 
 
tu---- belliydi canım...bak, ben anlatacaksam... senden de isterim... 
çünkü, onlar benim hissettiklerim.. tamamen bana ait.. 
ir---- pekii.. bu gece olmasada.. anlatırım... başla hadi.. 
 
tu---- kucağınıza yatıp.. başımı göğsünüze dayayabilirmiyim... 
ir---- hah hah hah.. yok yaa.. 
 
bacak bacak üstüne atıp.. dizime yatırdım... 
saçlarını okşarken... 
 
tu---- bak, hiç kesme sözümü...  ben, seni yazmıştım.. 
yazdığım gibi.. anlatacağım..
 
ir---- nereye yazdın,okusaydım... 
tu---- olmaazz.. ben,bazı yerleri atlayacağım..çünkü.. nereye yazdığımı söylermiyim irem..diline
düşmek var işin ucunda...
 
ir---- öfff... tamam tamam... 
 
tu--- "yedi ay sonra.. nihayet kim olduğunu öğrendim.. ahmet abinin kızıymış... 
kahretsin... adama  da,neler anlattım neler... 
sarhoşken, ağzımdan başka neler kaçırdım ki, diye..
içim içimi yiyor .. dünden bu yana... 
o benim olacak ,abiiii ..kimselere yar etmem ...  dediğimi ,çok net hatırlıyorum mesela... 
 
şoktayım hala... dün, ata binmiş.. tarlaları gezerken... durduk yerde...tuna, senin aylardır bahsettiğin..
 o kız var ya.. işte o benim kızım irem.. 
dediğinde.. kulaklarıma inanamadım.. öyle çok şaşırdım ki.. 
benden ,sadece dokuz-on yaş büyük .. nasıl olur diyormuşum devamlı...takılmış plak gibi..
güldü halime.. erken evlenirsen oluyor dedi... 
hiç konuşamadım.. çiftliğe dönene kadar... aklım durdu adeta.. 
 
daha büyük gösteriyordu.. ama.. onaltı yaşındaymış.. 
 öğretmenim.. 
o daha öğrenci.. 
bekleyeceğim mecburen ama.. nereye kadar... benim yaşım artmayacak mı... 
aklım,mantığım... gönlüme laf anlatamıyorlar... "
 
 
( öyle yaşarmış gibi anlatıyor ki.. kesme de dedi.. aklımda sorular dolaşıyor.. ama mutlaka verecek,cevabı vardır.. sormayım bari.. çok da fark etmeyecek nasılsa.. ama onun hevesini kırabilirim.. hiç istemediğim birşey bu .. sustum,hayret benn sustum  ) 
 
"bu sabah ,onu tesadüfen ikinci kez gördüm.. tabi,o beni görmedi... okul servisine biniyordu... çünkü, 
hem görsede tanımaz ki..
nereden bilsin,kalbime girdiğini.. beni yakıp ,kül ettiğini... arkadaşlarıyla şakalaşıyordu.. 
inci gibi, dişlerini gördüm... nasılda içten gülüyor.. bana da,bakıp gülecek mi acaba birgün.. 
allahım, deliriyor muyum ne... 
 
şu, kapının kenarında bekleyen.. yeni yetmelerden, ne farkım kaldı..  
birisi, ona bakarsa..yaklaşırsa...  ne yaparım acaba..
akşam üstü  içim içime sığmadı.. duramadım okulda.. onu görmeliydim, başka birşey düşünemiyorum ki.. 
kız peşinde koşan delikanlılar gibi... arabanın içinde.. oturup.. 
okul kapısından çıkmasını bekledim... işe bak.. 
 
servisin peşinden gitmeyim diyorum ama belki, bir daha görürüm.. 
ahmet abinin evini mi, gözetleyeceğim bundan sonra...  olacak şey mi... 
dilim söylüyor ama.. hala da,gidiyorum.. 
işte,indi indi..  
iremiimmm... canıımmm... "
 
eli, elimde... gözlerim dolu dolu.. dinliyordum tunayı...  son iki kelime bitirdi beni... 
çenesini tutup..çevirdim kendime...
 
gözümden bir damla yaş yuvarlardı... 
ir---- tuna.. sus.. artık anlatma... lütfen... 
 
 
tu---- (sildi yanağımı... içini çekerek... ) niye.. kaptırmıştım kendimi... 
yazdıklarımı ezberlemişim baksana..susmamı istiyorsan.. bir daha hiç duyamayabilirsin..
kendimi tamamen açtığım ,ender bir an bu.. 
hem daha ne duydun ki...  benim ,sana olan tutkumu anla diye söylüyorum.. 
okul harici dışarı tek çıktığın 
her anı biliyorum desem, abartmış olmam herhalde... 
bir ara, dedektif gibi hissetmeye başlamıştım kendimi..
sana güvensizliğimden değildi bu.. 
bulvarda..yürürken... saçlarını savuran, rüzgarı bile kıskandım ben... sana dokunuyor diye.. 
 
elini dudaklarıma götürdüm... 
ir---- tunaa.. niye karşıma çıkmadın.. hiç görmedim seni..
 
tu---- babana söz vermiştim... okulun bitecekti.. aklını karıştırmayacaktım... son yıl müfredat çok ağırdı ya..
hani, sen bir ödev hazırlamak için... ingiliz konsolosluğuna gitmiştin, hatırlıyor musun.. 
 
ir---- eveett.. sen nereden biliyorsu........ saçma bir soru..oldu.. 
 
tu---- (içini çekti yine.)... ben ,senin her şeyini biliyordum... o tijenle..gezdiğiniz de, peşinize takılan iki delikanlı.. 
aniden, nereye kayboldular.. hiç merak etmedin mi...
 
ir---- aaa, sen miii...  kızın, her yeri .. ayrı oynuyor.. tabi takılırlar... 
bir pizza yiyip, sinemaya gidelim diye ,yalvardı..
bende tamam dedim... daha, pizzayı yerken.. kaşı gözüyle.. birisini masaya çağırdı... zaten..
o gün bacakları morardı sayemde... tekme atıp durdum.. 
hatta.. kalktım.. ne halin varsa gör diye... çağırdığı genci.. gönderdi hemen.. 
ama kız kuduruk...  iki kişi takıldı peşimize... bende, dualarım sayesinde vazgeçtiler diyorum.. demek sendin ha... tijeni de tanıyordun yani..
tu--- evet.. 
 
ir--- İstanbulda görüşünceye kadar..hiç görmemiştim..o günden sonra.. ve hiç değişmemiş ne yazık ki.. 
yanımda sana asılmaya kalktı ... 
 
tu---- (yanağıma dokundu...) canıımm...bana kimse asılamaz... ben sana ,öyle bağlıyım ki.. 
(elimi kalbinin üstüne koyup )
taa buradan hemde...
hala anlayamadın mı.. mesela,alinin kuzenin olduğunu bilmiyordum... 
kolkola gittiğinizi görünce ,beynimden vurulmuşa döndüm... 
güya ..sinemada karşılaştık ya.... zuhal anlatmadı mı.. sorduğumu.. 
 
ir---- (gülümsedim... )dalga ,geçe geçe anlattı ama..  
 
tu---- iremmm.. sen, ulaşılmazımdın.. tüm imkanlarıma rağmen.. sana yaklaşamıyordum bile... baban duvar ördü aramıza.. söz vermiştim.. 
çaresizliği de, öğrendim sayende..
 onun için, beni anla.. yanımda olmana.. karım olmana ,hala inanamıyorum.. 
aşırılıklarımı hoş gör.. hiç kimseyi kıskanmamıştım..ömrümde.. kıskançlığı bilmezdim..
 ilkel bir duyguydu ,benim için... ama şimdi öyle değil... 
böyle, içim düğüm düğüm oluyor.. sen merkezli bir konuda.. 
senin, filmdeki gence 
yakışıklı demen bile.. içimi yaktı.. 
kendimi kontrol etmesem.. kalbini kıracağım... o derece yani.. 
sana birşey olacak diye ,aklım çıkıyor.. anlıyor musun beni.. 
 
ir---- anlamaya çalışıyorum.. . bu kadar sevileceğimi ,hiç tahmin edemezdim... 
çok şanslı hissediyorum kendimi..her kula nasip olmaz,diye düşünüyorum... 
ben de, seni çok seviyorum ama 
iki yıl geriden geliyorum..sanırım..
 kimbilir, ileride.. sevgilerimizin boyutları değişebilir..
 senin ruhumu 
besleyen sevginle.. dolup taşacağıma eminim... sende beni hoş gör.. kontrolünü kaybedip.. 
boğma beni.. tamam mı.. aşkım.. 
 
içimi titretiyor bakışı... öylesine samimi ki.. aşkın suretini görüyorum sanki..
saçlarımın arasına girdirdi elini... 
 
tu---- tamam... sevgilim dediğimde.. sevgimi adi birşeymiş gibi..nitelendirmiş, yanlış anlamıştın beni.. 
ben sevgilin olmayı  ve sadece beni sevmeni .... istiyorum.. 
tatmadığım,çeşitli sevgilerin hepsini senden bekliyorum.. bencilce belki .. ama.. tek beklentim bu..
sev beni, irem.. sadece sev.. 
 
duyduklarım başımı döndürüyor.. bu nasıl bir aşktır.. içim,kıpır kıpır oldu... 
başının altından hafifçe kaldırdım... 
dudaklarını öptüm coşkuyla... benim bu içten hareketimin.. 
tunanın ,üstündeki etkisini artık..tahmin ediyorsunuzdur.. itiraf ettiği üzere..sevgiye aç.. 
 
 bana bunu hissettirip... samimiyetle... neredeyse ,tapma noktasına geldiğini.. anlatıyorsa.. 
istediği de, sevildiğini hissetmekse.. zaten çok seviyorum.. sevgimi  tabi ki,gösteririm..
 hiç esirgemem..
o benim yüreğimi titreten ilk  ve tek erkek.. 
 
düşünüyorum da.. dokuz gün önce.. iyi ki.. büyük sözü dinlemişim... 
hakikaten, bu inanılmaz sevgi ... yaralansa.. heba olsa ,çookk üzülürdüm.. 
 
ama nereden bilecektim ki.. 
tuna böyle pamuk gibi, şevkatli sevecen... olur muydu.. anlatır mıydı..
yada nereye kadar dayanırdı... demek lazım... 
  cenneti yaşamak varken...ikimizde.. kendi içimizde ..ızdırabı yaşayacaktık sanırım..


Hiç yorum yok: